DEVLETİN ÇİVİSİ ÇIKTI, GAYRİ HAYRETMEZ!

Mustafa ÖNDER

  Devlet dediğin millettir, vatandır, bayraktır, resmî dildir, laikliktir, başkenttir, millî marştır. Devlet dediğin başkentinde bayrağını indirenleri affetmeyendir. Devlet dediğin adalettir, hürriyettir, egemenliktir, demokrasidir. Devlet dediğin eğitimdir, sağlıktır, güvenliktir. Devlet dediğin nesillerini en modern “ücretsiz eğitim”le yetiştirir. Devlet dediğin çocuklarını millet, vatan, bayrak, Türkçe ve Atatürk sevgisiyle eğitir. Devlet dediğin millî bayramları yasaklamaz. Devlet dediğin insanını sağlıklı yetiştirir, en iyi imkânlarla “ücretsiz tedavi” eder. Devlet dediğin yaşlısını namerde muhtaç etmez. Devlet dediğin milletin can, mal, ırz ve namusudur. Devlet dediğin iş, aş, yuva, huzur ve mutluluktur. Devlet dediğin mahkemede adil, karakolda şefkatlidir. Devlet dediğin kültürdür, sanattır, türküdür, tarihtir, şehitler ve gazilerdir. Devlet dediğin okullarında bilim, dil, teknoloji, tarih, Cumhuriyet eğitimi verir. Devlet dediğin hukuktur, anayasadır, kanundur, gelenek ve teamüllerdir. Devlet dediğin eşitliktir, insan haklarıdır, din ve vicdan hürriyetidir. Devlet dediğin eşkiyanın korkusu, namuslu ve dürüstün kalkanıdır. Devlet dediğin kapısı herkese açıktır. Devlet dediğin bünyesinde “derin”, “paralel” ve “bölücü” mikrobu taşıtmaz. Devlet dediğin millî ordusunu darbeci, güvenlik güçlerini casus diye suçlamaz. Devlet dediğin memurunu “para”nın ve “güç”ün kölesi yapmaz, çıkarları uğruna üç-beş sendikaya böldürmez. Devlet dediğin çiftçisini, esnafını, işçisini, sanayicisini destekler. Devlet dediğin sanayi ve teknolojiyi insanının ayağına getirir. Devlet dediğin memleketin dört yanına kara, hava ve deniz ulaşımının en iyisini sunar. Devlet dediğin hırsızla, katille, hainle pazarlık masasına oturmaz. Devlet dediğin kader mahkûmuna uyguladığı şartları, teröriste de, politikacıya da, ağaya da uygular. Devlet dediğin simit çalan aç çocuğu hapsederken devleti soyanı tahliye ettirmez. Devlet dediğin seçilmişlerin azgınlığına fırsat vermez. Devlet dediğin vatandaşına verdiği resmî kimliğin bile parasını almaz. Devlet dediğin milletin gazetesine, televizyonuna, internetine sansür uygulamaz. Devlet dediğin Türklüğe, Atatürk’e düşman gaflete izin vermez. Devlet dediğin fakir fukarasını bir torba kömür ve bir paket makarnayla aşağılamaz. Devlet dediğin millet parasıyla inşa edilen adalet saraylarına “güç ve paranın nüfuzu”nu sokmaz. Devlet dediğin kişi ve zümreye mahsus kanunlar çıkartmaz. Devlet dediğin seçen ve seçilenin hak ve hukukunu, sandığın namusunu korur. Devlet dediğin yönetenlerin yönetilenlere hesap vermesini sağlar. Devlet dediğin ağacına, çiçeğine, böceğine, denizine, suyuna, dağına ovasına sahip çıkar, talan ettirmez. Devlet dediğin halkın imkânsızlıktan memleketinden göç etmesine fırsat vermez. Devlet dediğin namusu olan parasını korur, vatandaşı tasarrufa yönlendirir. Devlet dediğin vergiyi adil alır, millet adına yüzsüzlere af çıkarmaz. Devlet dediğin bankalara vatandaşını sömürtmez. Devlet dediğin gâvurun eti, sütü, şekeri için vatanında pancara, pamuğa, haşhaşa, tütüne kota koydurmaz. Devlet dediğin asgari ücreti vatandaşına rağmen milyarlık uçaklara, milyarlık saraylara, hesapsız örtülü ödeneklere müsaade etmez. Devlet dediğin dev bütçeli ruhban sınıfı yaratmaz. Devlet dediğin gericilikle, yobazlıkla, din tacirliği ile mücadele eder. Devlet dediğin siyasî ikballer uğruna çağdaş temellerin üzerine yobaz tuğlaları oturtmaz. Devlet dediğin vatandaşları ile Tanrı arasında aracılara fırsat vermez. Devlet dediğin milletini 36 etnik parçaya böldürtmez. Devlet dediğin vatanın bir bölümünde teröriste taviz vermez. Devlet dediğin iktidar olanın çoğunluğa dayatmasını engeller. Devlet dediğin her sene ceza kanunu, mahkeme değiştirmez. Devlet dediğin yargıçların vicdanlarının satın alınmasına izin vermez. Devlet dediğin fertlerin refah ve huzurunu sağlar. Devlet dediğin komşularıyla dost ve huzur içindedir. Eeee, söyleyin bakalım ey millet... Cumhurbaşkanının “halife”, “padişah”, “peygamber” ve hatta “tanrı” diye nitelendiği, 17-25 Aralık hırsızlığının “atanan” yargıda takipsizliğe uğradığı, Atatürk’ün heykelinin yakıldığı, Güneydoğumuzun PKK itlerince talan edildiği, milletinin Taksim’de yürüyemediği, polisinin vatandaşını copladığı, din simsarlarının inanç üzerinden semirdiği bir “devlet”, hangi devlet? Başbakanın “benim bakanım, benim polisim, benim memurum” dediği devlet kimin devleti? Söyleyin Allah aşkına, 12 yılda çivisi çıkmış bu devlet, gayri hayreder mi?   Mustafa ÖNDER [email protected]  

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.