DEYYUSLARIN CENNETİ…

Mustafa ÖNDER

Belli ki ahir zamana kaldık…

“Araf”tayız…

Günah çok… Herhalde Tanrı ve sevgili Peygamberi şaşkındır…

“Son hak din”in minberlerden yasaklandığından beri iflah etmiyoruz!

Mızrak artık çuvallara sığmıyor….

Sapıkların, homoseksüellerin demokrasi adına hak aradığı devir…

Ecdadın adalet ve sadaka müesseselerinin “tecavüz” kaynağı olduğu devir…

“Vakıf”ların “iktidar” mücadelesine kaynaklık ettiği devir…

Meczupların, delilerin Peygamber’in dini adına ahkâm kestiği devir!

Deyyusların, psikopatların, sapıkların, İblislerin, din simsarlarının, millet düşmanlarının, mazlum ve mahsun İslamı bedevilerin eşkâline sokmaya çalıştığı devir…

Şeytan işbirlikçilerinin Muhammed S.V.’in muştuladığı İstanbul fethiyle şereflenmiş Türklüğü faşist ve esir Müslümana hürriyet aşkı şırıngalayan Mustafa Kemal’i deccal ilan ettiği devirdeyiz…

Belli ki iyilerin yağız atlara binip gittiği, topal ve kötülerin kaldığı zamandayız…

Arın, namusun, ahlak ve faziletin yerlerde süründüğü, adalet ve insaf ve merhametin başka dünyalara iltica ettiği zamandayız…

Ahlak çukurunda devşirme ve dönmelerin, iz’an ve edep fukarası zavallıların, soyunu sopunu paraya endekslemiş milliyetsizlerin, kesesini milletin şahdamarlarına hortumlamış insafsızların, Müslüman ve hür devleti “darül harp”te ilan edip her türlü soygunu mübah kılan örümcekli beyinlerin itibar gördüğü zamandayız…

Yunan serpuşu fesle Osmanlıcılık oynayan zavallı adamların zehir saçtığı, binbir uydurma hadis ile dangalak adamların Abdülhamit’in bile yasakladığı kara çarşafla “cennetin ayaklarının altında olduğu” anneleri zindana kapatan deyyusların zamanındayız…

Devlet bütçesiyle ahkam kesen sırmalı cüppeli ruhban sınıfından ademlerin milyarlık arabalara binip millete “yolsuzluk hırsızlık” değildir fetvası veren bedevi alimlerinin Müslüman Türk’ü zehirlediği çağ…

İblis yuvası paçavra gazetelerde fitne saçan bedevi taklitçisi muharrirlerin, Mustafa Kemal Atatürk’e “İlkokul seviyesinde bira dağıtıldığı, vatandaşa eroin satıldığı ve bira anne sütü kadar değerliydi” çamuru attığı çağ…

Belli ki ahir zamana kaldık…

Fırat’ın kenarındaki koyundan sorumluların memleketin bir parçası işgale, hendeğe, bombaya, fitneye suistimal edilmişken “aldatılmış” rolüne soyunduğu çağdayız…

İdama, müeebbete mahkum insanlık katillerinin demokrasi maskesiyle kahraman yapıldığı, istişare topluluklarında çingenenin, devşirmenin, sapıkların özgürlük sembolü seçildiği çağdayız…

600 yıl Müslümana hükümdarlık yapan Türk’ün dağlardan taşlardan silindiği, dili Türkçenin hakir görüldüğü, askerinin şehidinin kelle sayıldığı çağdayız…

“Araf”tayız…

Tanrı ve sevgili Peygamberi şaşkındır…

Altmışlık kadınlarının televizyon ekranlarında koca pazarına çıkarıldığı, yırtık pırtık kot pantolunu kıçına çekip “türban” ile genç kızların gezdiği, bedenini “dövme müzesi”ne çevirmiş pazulu delikanlıların “Rabia” işaretleri ile gövde gösterisi yaptığı asırdayız…

“Dindar nesil fabrikası” imam-hatiplerin mantar gibi çoğalıp annelerinin sokakta bıçaklandığı asır…

Deyyusların sanatkâr, sapıkların sanatçı, zalimlerin yargıç, cehaletin âlim olduğu asır…

Kandillerin Hicri, doğum günlerinin Miladi kutlandığı asır…

Ateistin makbul, Hristiyanın demokrat, Müslümanın terörist sayıldığı asır…

Sünnetsiz dürzülerin Müslümanı “Allah ü ekber” nidasıyla kestiği asırdayız!

“Esselamü aleyküm” diyerek gelen fitnenin içimize yılan gibi çöreklendiği, devlet kılığında Peygamber toprağında mezarlarımızı talan eden sahte inananların, “şahdamarımıza yakın” İsevi âdemlerin revaçta olduğu asırdayız!

İslamın kılıcı Türklerin sakala ve hırkaya, görkemli mescid ve sırmalı cüppeye, dünyalığa taptırıldığı asırdayız!

“Araf”ta bile değiliz…

Deyyusların cennetindeyiz…

Dünyayı iyilerin cehennemi yaptığımız asırdayız…

Tanrı Türk’ü korusun!

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.