Eskiden “banka, İslam, faiz, haram” falan der, banka reklâmı almazlardı.
Şimdi almak için yarış halindeler!
Medyanın yüzde 80’i ellerinde, yani hortum ve dolacak havuz büyük…
TMSF’ye düşürdüklerine para koymadan kamu bankaları kredisi ile sahip olmanın yollarını da öğrendiler, olmadı yallah kayyuma!
Tüyü bitmemiş yetimin bile hakkı olan TRT’yi de hem fil gibi emiyor, hem de AKP ve RTE’nin propaganda aracı olarak kullanıyorlar.
Triyonluk zenginliklerine ilişmeyelim diye de Perşembe geceleri asgari ücrete şükür etmemiz için milyon maaşlı hocalara saatlerce vaaz programı yaptırıyorlar.
Öyle bir kaos var ki, İP’çi Perinçek’in Ulusal Kanalı bile RTÜK’e ateş püskürüyor, cemaat düşmanlığı uğruna RTE çanakçılığına soyunuyor.
Seçimler boyunca ne kanun, ne yasak dinleyen havuz gülleri, Anayasayı, kanunu ve YSK’nin yasaklarını çiğnedikleri için ceza yedikçe büyük bir ikiyüzlülükle RTÜK’e saldırıyorlar, ekranlarına siyah kurdela koyuyorlar.
Bütün yalakalıklarına rağmen yalan dolu gazeteleri satmıyor, trajları yerlerde sürünüyor.
Ama kamu bankaları var, gam yok! Yandaş vakıf ve derneklerin sayfa sayfa ilanları var!
Televizyonlarını neredeyse RTE ve Davutoğlu’nun Cuma namazını bile naklen yayınlayacak hale getiren dalkavuklar, kamu bankalarından besleniyor.
Ar damarları zaten kalmadı da bir de oturup ağlaşmasalar…
Star’ın Küçük adamı, RTÜK’ün lağvedilmesini emir buyuracak hale geldi.
Kendilerine ceza yağdıran YSK ve RTÜK üyelerini hemen “paralel” dahi ilan ettiler.
Milletin haber alma özgürlüğüymüş, basın hürriyetiymiş, fikir hürriyetiymiş, basın dördüncü kuvvetmiş, gazeteciymiş, hiç önemli değil!
Saray ve iktidara dalkavukluğun cukkası iyi…
Hepsinin patronu devletle al takke ver külah ilişkileri içinde, havuz bile oluşturdular, birileri manşet yazıyor hepsi birden aynı manşeti atıyorlar.
İki-üç muhalif gazete ve televizyona hiç tahammülleri yok, onların o kadar ceza almalarına rağmen hiç ağlaşmamasına dayanamıyorlar.
Artık onlar için her şey mübah… Faiz, banka, reklam hiç önemli değil…
Bakın 5 yılda faiz kurumu(!) kamu bankalarından, reklam parası olarak tam 1 milyar 32 milyon lira götürmüşler!
Bunca zamandır Bengütürk TV’de, Ortadoğu Gazetesi’nde bir kamu bankası reklamı görmedik, hatta resmi ilanlarını bile kesmenin yolunu arıyorlar.
“Çalıyorlar ama çalışıyorlar” münafıklığı içindeler…
“Güç”ü, zenginliği, lüksü, yemeyi içmeyi, modayı, pahalı arabalara binmeyi öğrendiler, aldıkça daha çok istiyorlar. İstedikçe de harama daha çok batıyorlar.
“3 Y”yi kaldırmak için gelenler, yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklara zirve yaptırdı.
Seçim zamanı mütedeyyinleri bu ‘günahkar’ AKP’ye oy vermeye çağırmaktan geri durmayan Arap sevicisi dinci yazar, daha dün “tepedekiler”e dedi ki:
“Ankara’da, İstanbul’daki ve diğer illerdeki günah evlerinizi, otellerde, yatlarda yediğiniz haltları ve inlerinizi biliyorlar. Girenler-çıkanlar kayıt altında!”
“Yurt dışına giden bazı politikacıların işret âlemlerinin kasetleri de gün gelir, söz dinlemedikleri bir gün birileri üzerinden deşifre edilir…. Siyonist fonlar, Avrupa üzerinden, Amerika’dan ya da İslam ülkelerinin birinin üzerinden kapınızı çalabilirler….Çünkü onların yediği haltlar bütün topluma sirayet ediyor ve bu işin faturasını bütün bir toplum ödüyor.”
Bir ikiyüzlülük itirafı daha:
“Kimi zenginler işret uğruna, gizli nikahlar, kayıtdışı çocuklar uğruna, kimi uyuşturucu belasına, kimi kumar uğruna saadetini, sağlığını, itibarını kaybediyor…..Bu iş artık istihbarat ajanlarının, örgütlerin, mafyanın iş tuttuğu alanlar..”
Ve zurnanın zırt dediği nokta:
“İşadamı yolunacak kaz değildir. Siz ondan zorla alırsanız o da çalar, hile yapar…. Bizimkiler kazanmayı öğrendi ama harcamayı tam öğrenemedi. Hayır yapacaksanız, bunu rüşvete döndürmeyin. Şeytan sizi cami, vakıf, dernekle aldatmasın.”
Onun anlattığı tatlı hayatın kaynağı para… Paranın kaynağı dalkavukluk, havuz…
Kamunun o 1 milyar 32 milyonluk reklam pastası, en fazla Sabah, Star, Yeni Şafak, Akşam, Güneş, Takvim, Yeni Akit ve Türkiye gazeteleri ile Ülke Tv, TVNet, 360 TV, 24 TV, aHaber, Beyaz TV gibi yandaş kanallarca paylaşılmış.
Sayıştay, 2014’te iktidara kamu bankalarının hortumlanmasını raporlamış, Halk Bankası, Vakıflar Bankası ve Ziraat Bankası’nın yandaş holdinglere verdiği kredi zararlarını, yandaş medyaya reklam desteğine dikkat çekmişti.
İşte bu sözde dinci-muhafazakâr dalkavukların elindeki, kamudan hortumlanan haram para olunca işrette, âlemde, kumarda yemeyi de öğrendi haramzadeler!
RTÜK cezalarına ağlaşmalarının sebebi de galiba zevk ü safada yenecek paranın azalması!
Eee, “haydan gelen huya gider” diye boşa dememiş atalarımız!