Halka “hayır” dedirtmek için korkakça ve riyakâr davranıyorlar.
Dağıttıkları broşürlere CHP damgasını vuramıyorlar.
Üzerlerindeki PKK yandaşlığı, saray işbirliği, halkı hor gören kibirlerinin millette karşılaştığı tepkiyi göze alamıyorlar.
Bugünlere gelişimizin müsebbibi olduklarını millet biliyor çünkü!
Anayasanın da Türklüğün geleceğinin de Y-CHP’nin umurunda olmadığını, tek dertlerinin Cumhurbaşkanı düşmanlığı olduğunu Türk milleti biliyor çünkü…
Dağıttıkları yalan dolu broşürlere CHP damgasını vuramıyorlar.
Bu kampanyayı kimlerle kirli işbirliği yaparak yürüttüklerinin ortaya çıkmaması için, müzmin MHP muhalifleriyle, PKK/HDP’liler ve Perinçekgillerle, kripto FETÖ’cülerle, Alman dostlarıyla çevirdikleri dolapların ortalığa saçılmaması için afişlerine, seçim araçlarına, broşürlerine CHP damgasını vuramıyorlar.
CHP adına “hayır” diyemiyorlar.
Televizyon ve gazetelerinde artık başköşede ya Erdoğan düşmanı ya da müzmin Bahçeli düşmanı sahte kahramanları var. İşleri bitince fırlatıp atacaklardır!
Halka baştan sona yalan yanlış açıklamalar yapıyor, uyduruk maddelerle dolu broşürlerle halkı aldatıyorlar.
*
Koskoca Y-CHP Genel Başkanı, milleti adeta salak yerine koyarak, “Cumhurbaşkanı, isterse ilkokul mezunu birini ‘müsteşar’ olarak atayabilir” demekten de utanmıyor!
Halkı kandırmak için her sıkıştıklarında sarıldıkları “Atatürk”e bile hakaret etmekten çekinmeyecek kadar arsızlaşmışlar!
Dağıttıkları “hayır” broşüründeki şu cümleye bakın:
“Başkan, padişahlarda dahi olmayan, ‘Atatürk’e bile verilmeyen’ yetkilere sahip olacak”.
Bu kocaman bir iftira, kocaman bir hakarettir.
Hiçbir Atatürkçü, hiçbir Türk milliyetçisi bu lafı hazmedemez!
Bre densizler, Bozkurt bakışlı Gazi Mustafa Kemal Atatürk, o Meclis’ten ne zaman olağanüstü yetkiler istemiş?
Ne zaman istemiş de o meclis ona o yetkileri vermemiş?
Atatürk’ün kurduğu CHP, kirli hesapları için bunu Atatürk’e nasıl yapar?
*
Arsızca diyorlar ki, “Başkan olan kişi aynı zamanda bir partinin genel başkanı olacak. O parti belki de senin hiç oy vermediğin/hiç sevmediğin bir parti olacak.”
Bu nasıl bir demokrasi anlayışı, nasıl bir özgürlük kafası?
Yalanın en katmerlisine, gerçeği saptırmanın en alası şu:
“O partinin genel başkanı hâkimleri atayacak. Kararname adı altında kanun yapabilecek. Seçtiğin Millet Meclisini fesih edebilecek. Orduya emir verecek.”
Hiç mi siyasi namusunuz kalmadı?
Hiç mi utanmıyorsunuz, “Başkan kendini ve bakanlarını mahkemeye çıkarma girişiminde bulunan meclisi fesih edebilecek” demekten? Açık açık “Meclisi fesih ederse kendisini de fesih etmiş olacağını ve ikisi birlikte hemen seçime gidilmesi şartı” olduğunu neden dürüstçe anlatmıyorsunuz?
Dürüstseniz, hakkı ve doğruyu, gerçeği anlatıyorsanız, neden her dediğinizin altına CHP damgası vurmaktan korkuyorsunuz ey Y-CHP’liler?
Ey Türk milleti!
Sakın Y-CHP’nin bu yalan furyasına asla inanmayın!
Açık açık yazıyorum:
16 Nisan’da bu anayasa halkın iradesiyle yürürlüğe girerse, ülke ne eyaletlere bölünebilir, ne de Cumhurbaşkanı kanun çıkarabilir.
Türk milletinin ve Türkiye Cumhuriyeti’nin iradesi MHP ve anayasa teminatı altındadır!
03.11.2019’a kadar da mevcut hükümet ve uygulamalar aynen yürürlükte olacaktır! 6 ay içinde de mevcut TBMM gerekli kanuni değişiklikleri yapacaktır. Mangalda kül bırakmayan CHP, milletin meclisinde üzerine düşeni yapsın da görelim!
Şunu iyi bilin ki, Y-CHP milletin lehine olan ne varsa hep karşı çıkmakla, krizlerle ayakta kalmakla ünlüdür!
Asil milletim, sakın aldanma, aldatılma!