SADECE SANDIKLI’NIN YÜZDE 54’ÜNÜN BELEDİYE BAŞKANI!

Mustafa ÖNDER

  Bu fotoğrafa iyi bakın! Fotoğraftakilerden ikisi de ceketsiz. Biri Sandıklı Millî Eğitim Müdürü, diğeri Sandıklı Belediye Başkanı! İkisi de AKP’nin yandaş, kural tanımaz, AKP’liden başkasına hayat hakkı tanımaz gerçek yüzü... Türkiye’de Anayasa, kanun, gelenek, görenek ve görgü kuralı tanımayan AKP’nin gerçek yüzünü görün! Bu fotoğraf tam bir skandal! AKP’den aday olup Sandıklı Belediye Başkanı olmuş bir adamın makam odası... Duvar taş kaplama! Bir yanı tuğla! Siyah deri koltuklar, şatafatlı makam masası, bilgisayar ve telefonlar, elbise askısı... İki yanda Türk bayrağı ve Sandıklı Belediye Flaması... Ortada 3 fotoğraf... AKP’nin padişahı Tayyip, Cumhuriyet’in kurucusu Atatürk ve sadrazam yetim Ahmet! Bir kamu kurumu olan belediyede AKP reklamı! Seçim bitmiş ama başkan efendi tarafsız olarak AKP rozetini söküp atamamış! Malûm olacağı üzere o da bir İmam-Hatip öğrencisiymiş. Özel bir dershane sahibi ve eğitimciymiş... 2002’den beri AKP’de... Eski başkandan görevi devralırken, “Şu andan itibaren parti rozetini çıkardım” demişti, ağabeylerinin dediği gibi o da yalan söyledi Sandıklı halkına... AKP rozetini asla çıkarmadı. Odasının resmine bakın, Tayyip ve Davutoğlu... Yani Başkan Çöl diyor ki,”Ben bana oy veren AKP’li yüzde 54’ün başkanıyım!” Halbuki Sandıklı Belediyesi tüzel kişiliğinin, yani Sandıklı halkının temsilcisi, AKP’nin değil! “AKP iktidarı”nın belediye başkanı ya, İçişleri Bakanlığı Başkontrolörü ile başka bir belediyeyi ziyarete gidecek kadar güç gösterisinde... Aynen KKTC’de Vakıflar İdaresi’ne yeni müdür olan birinin, göreve başlar başlamaz makam odasındaki KKTC'nin özgürlük mücadelesi lideri Dr. Fazıl Küçük'ün resmini kaldırıp bu resmin yerine Kıbrıs'ı fetheden II. Selim'in resmini koydurması gibi... Makam odasına AKP’nin genel başkanı ve sadrazam yetim Ahmet’in resmini asması ne demek oluyor? Acaba kendisine oy vermeyen yüzde 46’lık Sandıklı halkı o odaya girince ne hissediyor? Türk milliyetçiliğini ayakları altına alan, Andımız’ı kaldıran, “Ne mutlu Türküm diyene”yi faşist bulan, Türk bayrağını indirten, Atatürk büstlerini yaktıran gafiller, yetim Ahmet’i makam odasına asarak neyin hıncını alıyorlar? Dağlardan taşlardan “Türk”ü silmeye çalışan saçılımcı ve çözülümcü kafa, sadrazam Ahmet’in resmini kamu kurumuna asarak egosunu mu tatmin ediyor? Acaba bay başkanın resmî makam ve odalarda hangi fotoğrafların asılacağını, hangi bayrakların hangi makamlarda bulunacağını biliyor mu? Yoksa o da mı, kendilerine oy verenleri “millî irade” sayan, “yüzde elliyi evde zor tutuyoruz” diyenlerden? Hiç utanmaları, demokratlıkları, adaletleri, muhafazakârlıkları kalmamış artık! İkiyüzlüler, bir de Hz. Ömer adaletinden bahsederler!   Mustafa ÖNDER mustafaonder35@gmail.com  

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.