13 yıllık AKP iktidarında “şeref”, “namus”, “edep” kavramları dibe vurdu...
Serok Ahmet de kalkmış, boyundan büyük “Bahçeli’nin de Kılıçdaroğlu’nun da şerefi bana emanet” lafları ediyor!
Yani diyor ki, ciğeri kediye teslim edin!
Bre BOP’çular, bre sahte Osmanlıcılar, bre saray görgüsüzleri, bre din tüccarları, bre Arap seviciler, bre milliyet düşmanı münafıklar!
Adlarını desturla anmanız gereken Ülkücüler ve Sayın Bahçeli’nin şerefi size mi kaldı?
Allah’a şükürler olsun ki, Milliyetçi Hareket’in alnında ufacık leke, ufacık şaibe yoktur!
Bu camianın hırsızı, arsızı, Yahudi madalyalısı, papaz kıyafetlisi, 750 binlik saat takanı, yatak odasında para sayma makinası bulunduranı hiç olmamıştır!
Ülkücülük bir şereftir ve “şeref”in de tavizi olmaz!
“Şeref”, “namus”, “ahlâk” kavramları, bunları en çok istismar eden AKP’nin dilinde pelesenk!
Yolsuzluk bataklığında bize namus ve şeref dersi vermeye kalkan yüzsüz bunlar!
Onlar ki, Kuzey Irak’ta askerimizin başına çuval geçirttiklerinde “gurur”larını kaybetmişti.
Onlar ki, Irak’ta Müslüman kadınların ırzına geçen Conilere dua ederken “hayâ”larını kaybetmişti!
Onlar ki, “şeref”i Oslo’da terk etmişlerdi!
Onlar ki, ikballeri için İmralı-Kandil postacılığına soyununca “itibar”larını yerle bir etmişti!
Musul ve konsolosunu IŞİD’e rehin aldırdıklarında “haysiyet”leri bitmişti!
Onlar ki, askerî karargâhtaki gönderden al bayrağı indirttiklerinde “namus”larını kaybetmişti!
Onlar ki halkına 5 liralık kara lâstiği reva görüp saraylarında bin liralık altın varaklı kadehlerden su içerek çoktaaan “vicdan”larını silmişti!
Katrilyonluk saraylarında dandik ülke yöneticilerini ağırlayarak T.C.’ye “itibar” kazandırdıklarını sananlar, Libya’da, Mısır’da, Irak’ta, Suriye’de, KKTC’de boka battıklarında 600 yıllık Osmanlı “hatırı”nı da kaybetmişti...
Milleti kaç lira olduğunu bilmedikleri asgari ücrete mahkûm edip trilyonluk uçak ve arabalara binerken “izzzeti nefis”lerini terk etmişlerdi!
Onlar ki dağlardan taşlardan Türk’ü silerken “fazilet”lerini de silmişti!
Onlar ki Andımız’ı kaldırarak Türk çocuklarının “iftihar” vesilesini de yasaklamıştı!
Şimdi kalkmış “şeref”ten bahsediyor Kolkoparanoğlu Serok Ahmet!
“Biz herkese izzet, şeref dersi veririz!” diye de höykürüyor!
Bre “stratejik çukur”un mucidi, bre vesayetin örneği, bre batıda milliyetçi doğuda çözülümcü, bre sahte Cumhuriyetçi...
Siz kim, “namus” kim; siz kim, “şeref” kim; siz kim, “haysiyet” kim; siz kim “izzet” kim?
Davos’ta “one minute” çekip gemicikleri İsrail limanlarında cirit atan Devlet Bahçeli miydi?
Kaset kaset şantajla muhalefete kahpelik yapan Ülkücüler miydi?
Kapıları, odaları, telefonları dinleyen ben miydim?
Süleymanşah türbesini korkakça nakliye kamyonuna yükleyip kaçan Mehmet Aslan mıydı?
Habur’da teröristi davul zurnayla karşılayan Meral Akşener miydi?
Dolmabahçe’de katillerle müzakere eden Oktay Vural mıydı?
“Oslo’da görüşen ‘şerefsiz’dir, alçaktır” diyen Yusuf Halaçoğlu muydu?
Ak trollere merkez açıp halkın iletişimine dinamit koyan Zuhal Topçu muydu?
Televizyonlardan Bahçeli adını sildiren Koray Aydın mıydı?
Havuz medyasında Ülkücü Müslüman bir anneye çamur atan Sinan Oğan mıydı?
Hiç utanmıyor musunuz Allah aşkına, onca türbe ziyaretinden sonra?
Gölgeniz boyunuzu aştı, siz önce “kaybettiklerinizi” elde edin de bizim onurumuz bize kalsın!
Siz “şeref”i araba markası sandınız galiba...
Yolunuz üzerindeki bir Ülkü Ocağı’na uğrayın da “şeref”i anlatsın size Bozkurtlar!
Hem az kaldı...
Yakında MHP iktidarında Sayın Bahçeli ile nasılsa “şeref-yâb” olacaksınız!
Mustafa ÖNDER
[email protected]
facebook.com/mustafaonder15
twitter.com/mustafaonder07