Olan oldu, listeler kesinleşti…
8 Haziran’a kadar susmayan, fitne çıkaran haindir!
Bundan sonrası sayın Bahçeli ve ekibinden sorulur.
MHP’de değişiklik görmeyen medya ve yüzde 18-20’lere razı olan partililer yanlış yoldadır.
MHP, evvela hedef koymalı, “Ülkücü” kelimesinin lugat anlamına uygun koşmalıdır.
İdealiniz yoksa boşa debelenmeyin!
Listelerde birkaç sıkıntının yaşandığı ortada… Bu işin ne için yapıldığını, sebeplerini seçimden sonra Devlet Beye sormak görevimiz…
Ancak şimdi susmak, birlik içinde çalışmak, proje üretmek, halkın ekonomik dertlerine deva olacak program ve vaatlerle meydanları inletmek zamanıdır.
Genel merkez, halkın önüne Padişah ve Sadrazamına vurarak elbet çıkacaktır ama milletin had safhada olan ekonomik sıkıntısına çare üretecek diri, göz alıcı ve hafızada kalıcı ekonomik tedbirler zorundadır.
MHP iktidarında bölücülüğün hesabının sorulacağı iyi vurgulanmalıdır.
Anayasa yeminine rağmen her şeyi çiğneyip tarafsızlığını yitiren, AKP Genel Başkanı gibi icraat yapan adamdan hesap sorulacağı tek tek anlatılmalıdır.
Bir husus var ki, Devlet beyin konuşmasını yazan ekip akademik dili terk etmeli, halkın anlayacağı yalın, kısa ve vurucu cümleleri kullanmalıdır.
Devlet bey meydanlarda milletin nabzını iyi tutarak konuşmalı, halkın sloganlarını, heyecanını kesmemeli, yarattığı heyecanı diri tutmalıdır.
Yoksulluğu yok edecek pratik paketler koymalıdır.
Üniversite gençliğini harçtan, kötü yönetimden, en önemlisi YÖK’ten kurtaracak, özgür üniversite yolunu açmalıdır.
Bayrak, broşür basımından ziyade göze ve kulağa hitap eden 13 yıllık AKP iktidarının yanlışlıklarını, RTE’nin git-gellerini, yalan dolanını, rüşvet ve torpil dosyalarını bir bir açan dijital materyaller kullanmalıdır.
MHP, ne pahasına olursa olsun bu dönem yazılı ve görüntülü basını çok iyi kullanmalıdır.
AKP’deki saray yandaşı adayları iyi değerlendirmek, partinin dağılma sürecine girdiğini iyi anlatmak lazımdır. Parti üç-beş başlı görünümdedir. Yumuşak karnı yolsuzluklara, saray debdebesine, hanedan saltanatına iyi vurulmalıdır.
Adalet, memleketin kanayan yarası olmuştur, bugüne kadarki hukuksuzluklara cesurca vurulmalı, darbe yiyen, hakkı elinden alınan her kesimin yanında davranışlar gösterilmelidir.
Soma’dan Ermenek’e kadar meydana gelen faciaların hesabı meydanlara yansıtılmalıdır.
Enerjide, iletişimde, medyada, sanayide, toplu konutta, gerek havalimanı ve gerekse yol inşaatlarında yapılan usulsüzlükler çarpıcı belgelerle işlenmelidir.
Her yıkımın karşısına MHP’nin ürettiği çözüm mutlaka kısa ve öz verilmelidir.
Seçim meydanları müzik ve görüntü ile canlı tutulmalıdır.
Mitinglerde gına getiren şu “halk ozanı müziği” anlayışı bırakılmalı, dillere dolanacak melodilerle çıkılmalıdır.
Atatürk ve miras bıraktığı eserlerin başına gelenler iyi vurgulanmalıdır. Atatürk ve Türk milliyetçiliğinin tek sesinin MHP olduğu sola, ulusalcılara kavratılmalıdır.
Eğitim sistemindeki dejenerasyon millete iyi anlatılmalı, MHP’nin velileri ve öğrencileri rahatlatacak reçetesi iyi sunulmalıdır.
Devlet bey, ne pahasına olursa olsun medyaya sık çıkmalı, samimi, sıcak ve espirili görüntü vermelidir.
Sivas’ın ötesinde mutlaka her ile gidilerek miting yapılmalıdır.
MHP, asla yüzde 18-20’lere razı olacak durumda değildir. Şu anda partinin yüzde 30’lar civarında potansiyeli bulunmaktadır. Bunu yüzde 35-40’lara çıkarmak elimizdedir.
Bizans hastalıklarından kurtulup kenetlenerek çok çalışmalıyız. Küsmek, ayrılmak, fitne yaratmak artık kimsensin haddi değil… Susmak ve çalışmak zorundayız.
Hesaplarınızı 8 Haziran sonrasına bırakın… Gazeteden, ekrandan bekara karı boşamak kolay…
Vazife başına!
Mustafa ÖNDER
[email protected]