Anıtkabir’deki Atatürk’ü anma törenindeki kortejde Bahçeli ve diğer MHP yetkilileri yer almışken, “Yine yoktu” diye iftira manşeti atan tasmalı medya vazifesini yapıyor.
Bir “sakallı yavşak”, Hürriyet’te MHP ve Bahçeli’ye birilerini kullanarak saldırmaya devam ediyor.
Ülkücü Hareket, sözde MHP’li veya Ülkücüleri konuşturarak fitne tohumu saçan bu gazeteye ve devşirme yazarına dikkat etmelidir.
CNN Türk’te “Tarafsızlık” perdesiyle Kürtçülük yapan bu İmam-Hatipli müsveddesi ve Müftü çocuğu bugün Hürriyet’te yeni bir komployu tezgâhlamış...
TGRT’den Kanal 7’ye, Yeni Şafak’tan Sabah’a ve oradan Hürriyet’e taşınıp sinsi takkeli-sakallı viskicilere katılan Hakan, RTE’ye asla ihanet etmez.
Onun başkanlık yoluna döşenecek taşlarda emeği vardır.
Şimdi muhtemel bir başkanlık referandumunda tek engel olan MHP’yi ve Bahçeli’yi saf dışı etmenin yollarını arıyorlar.
1 Kasım’dan beri Bahçeli’ye ve MHP’ye vuruyor, kışkırtıcılık yapıyor, Ülkücülere “Buyrun hayrını görün Bahçeli’nin” diyecek kadar küstahlaşıyor.
“MHP, Bahçeli’yi artık taşıyamaz” diye ahkâm kesiyor.
MHP’ye Akşener’i, Oğan’ı, hatta Mansur Yavaş’ı yakıştırıyor bu sakallı yavşak!
Sarayın başkanlık yolundaki “kaya”yı, MHP’yi parçalamak İblisliğinde...
Şimdi oturup MHP’nin eski Osmaniye Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu’nu konuşturmuş Hürriyet’te...
“Vefasızlığın anıtı” olacak Türkoğlu’nun “Bahçeli’nin neden MHP’yi bırakması gerektiğini” anlatacağını önceden duyurdu. Reklâmı iyiydi, Ülkücüleri kandıracaktı.
Röportajın amacı belli...
Bulmuş bir ikbal düşkünü, istediği gibi konuşturacak!
Ülkücü Hareket, bugünkü yazıyı ibretle ve dikkatle okumalıdır.
Hasan Hüseyin Türkoğlu, bugün vefasızlık gösterdiği Bahçeli’nin deyim yerindeyse şereflendirdiği bürokratlardan biriydi.
İhtirasına hep yenilen bu zat, AKP’ye gidip aday adayı olmuş, kabul görmeyince salya sümük Bahçeli’ye ağlamış, MHP’ye tekrar kapılanmıştı.
Osmaniyeli bu zat, İçişleri’nde bürokrattı. Kaymakamlık, Personel Genel Müdürlüğü, Hukuk Müşavirliği yaptı. 2011’de Osmaniye MHP Milletvekili oldu.
Çizik yediği halde “7 Haziran’da aday değilim, davanın emrindeyim” demişti, “dava sadakat” demekti, unuttu, birilerinin emrine girdiği ortaya çıktı.
Elbette herkes görüş belirtebilir, partide değişim fikrinde olabilir.
Ama Türkoğlu gibi bürokrasinin çarklarında kapı arayan birilerinin, kendine ağalık yapan, hatalarını affeden, memleketinden milletvekili yapan liderine vefasızlık göstermesi hoş görülemez.
Ülkücü, ahde vefasızlık edemez, fikirlerini de Hürriyet gibi bir gazetede hele hele Ahmet Hakan gibi bir dangalağın sayfasında deşifre edemez.
Liderler gün gelir giderler. Dava bakidir.
Ahmet Hakan denen Nişantaşı viskicisi devşirme, Ülkücü Hareket’i, MHP’yi, birilerinin üfürüğü ile devrilecek, birilerinin höykürmesi ile çark edecek Holding sanıyor...
Bugün Türkoğlu, yarın da başka bir vefasızı daha bulup konuşturacaklardır.
Cukkası için yaptığı tetikçilik, AKP’nin maymuna bak taktiği ile MHP ve CHP'nin iç işleri ile meşgul ederek Anayasa değişikliği, başkanlık siteminin getirilmesine odaklanmayı engellemek istiyor.
Yoksa ne MHP umurlarındadır, ne Bahçeli ve hatta ne de Kılıçdaroğlu...
Zavallı dinden imandan vazgeçmiş şöhret budalası, Hürriyet’teki sinsi yobaz temsilci, zavallı devşirme AKP yoldaşı, MHP’den elini çekmelidir...
Yediği baskının, yediği dayağın meyvelerini AKP’nin ekmeğine yağ sürerek toplayacağını sanıyorlarsa yanılıyorlar. Attıkları bumerang mutlaka geri dönecek sakallı!
Ülkücü Hareket, bu sinsi basına karşı uyanık ve tetikte olmalı; içindeki Bizans hastalığına ve TT virüsüne yakalanmış koltuk müptelalarını temizlemelidir.
Ülkücü iradenin tecelligâhı ve iç hesapların döküleceği yer sakallı viskicilerin sayfaları değil, kongredir.
Bu “dava” için şimdilik TBMM’de “40 Bozkurt” da yeter!
Mustafa ÖNDER
mustafaonder35@gmail.com