MHP'nin 12'nci Büyük Kurultayı'nda sayın Genel Başkan Devlet Bahçeli'nin yaptığı konuşma Türk siyasetinde söz ve yetki sahibi olan veya olmak isteyen herkes için, ama özellikle ülkücü ve milliyetçiler için bulunmaz bir yol haritasıdır. Konuşmanın tamamı önemli mesajlar içeriyor. Biz özellikle altı çizilen ve "yakın, orta ve uzak geleceğe ilişkin dokuz stratejik görüş ve hedeflerimiz" başlığı ile kurultay ve Türk milletinin takdirine sunulan bölümü değerlendireceğiz.
TEHDİTLERLE MÜCADELE
1- Türkiye'nin birlik ve beraberliğe her zamankinden çok ihtiyacı vardır. Demokrasi yüksek bir standarda taşınmalı, bireysel hak ve özgürlük alanlarıyla güvenlik dengesi hassas bir şekilde kurulmalıdır. Milli beka üzerindeki sis perdesi kalkmış değildir. Ülkemiz olağanüstü risk ve tehditlerle boğuşmaktadır. Türk milleti terörizmle mücadelenin sonuna kadar destek ve duasıyla arkasında durmaktadır. Güney sınırlarımız boyunca tedavülde tutulan iğrenç bir hesap ortadadır. ABD, Afganistan'da, Irak'ta yıllardır güvenlik endişeleriyle nasıl duruyorsa, Türkiye de meşru savunma refleksi gereğince güney sınırlarımız boyunca oluşturacağı güvenlik kuşağını terör tehdidi geçesiye kadar derinlemesine tesis ve temin etmelidir. Ankara'nın savunması, sınır il ve ilçelerden değil, hali hazırda Afrin, Ayn El Arap, Cizire, Kandil, Kerkük'ten başlayacaktır. Afrin, burada yaşayanlarındır. Türkiye'nin işgal emeli yoktur. Afrin'de, Menbiç'te, mücavir topraklarda, Fırat'ın doğusuna kadar terör bitesiye kadar durup dinlenmek, vazgeçip geri dönmek Anadolu'yu hedef yapacaktır ki, bu izmihlali, bu imhayı getirecektir.
DAVA ARKADAŞLIĞI VE MİLLİ BİRLİK
2- 2019 yılı üç siyasi olaya sahne olacaktır. Bunlardan ilki Mahalli İdareler Seçimleridir. Mevcut belediyelerimizi muhafaza ederek üstüne maksimum ilaveler yapacağız. Meclis'te kabul edilen, ardından Sayın Cumhurbaşkanı tarafından onaylanan İttifak Yasası'nın ruh ve doğasına muvafık şekilde hareket edeceğiz. Tabanda ittifak yok sözlerini elimizin tersiyle iteceğiz. Çünkü bizde taban yoktur, dava arkadaşlarımız vardır. İkinci ve üçüncü siyasi olaylar ise sırasıyla Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Genel Seçimleridir. Her seçim bizim için bir hilaldir, hilalin başarısının müjdesidir. 2019 yılındaki üç siyasi olayın üç ayrı hilal başarısıyla süsleyerek Milliyetçi Hareket Partisi'nin 50'inci yılını Allah'ın izniyle taçlandıracağız.
CUMHUR İTTİFAKI VE HÜKÜMET SİSTEMİ
3- Milliyetçi Hareket Partisi 3 Kasım 2019'da çarpık tahmin, çürük tuzak, çorak tertipleri yıkarak TBMM'de çok güçlü bir şekilde temsil edilecektir. Tüm hazırlıklarımız ittifakın ilke ve esaslarına göre planlanıp uygulanacaktır.Cumhurbaşkanı Seçiminde adayımız aksi ve arızi bir gelişme olmadıktan sonra Sayın Recep Tayyip Erdoğan'dır. Cumhur İttifakı, Türkiye Cumhuriyeti'ni kuruluş felsefesine müzahir biçimde geleceğe taşıyacaktır. Hiçbir odak, hiçbir mahfil, hiçbir güruh, hiçbir siyasi düşük Cumhur İttifakını çatlatamayacaktır.
4- 2019 yılını takip eden beş yıl süresince Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin kurum ve kurallarıyla yerleşip kökleşmesi için verdiğimiz destek, üstlendiğimiz sorumluluk, gösterdiğimiz açık tavır samimiyet ve sürekliliğini koruyacaktır. Milliyetçi Hareket Partisi, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin başından sonuna içindedir, Türkiye'nin sistemsel yapılanmasında üzerine düşeni demokratik ölçülerde yerine getirecektir.
FETÖ İLE MÜCADELE VE DIŞ POLİTİKA
5- Önümüzdeki en temel konu başlıklarından birisi FETÖ'yle mücadele olmalıdır. Bu terör örgütünün kripto damarı kesilmeli, iyi organize edilmiş devlet aklıyla, etkili planlanmış mücadele stratejisiyle bu musibet gündemden çıkarılmalıdır. Suçluyla suçsuz ayırt edilmelidir. Hukukun üstünlüğüne, adalet ilkelerine riayet gösterilmelidir. Yanlış taktiklerle doğru stratejiye ulaşılamaz. Doğru stratejiyle, isabetli bir siyasi eylem planı çerçevesinde, millet altı yapılanmalarının devlete nüfuz etmeleri kesinlikle engellenmeli, işsizliği, yoksulluğu istismar etmelerinin önüne geçilmelidir.
6- Dış politikada merkez Ankara jeopolitiğidir. Ticaret savaşlarının ortaya çıktığı, ekonomik operasyonların kur, faiz, sıcak para üzerinden tetiklendiği bugünkü karanlık dönemde, dış politika ekonomik güvenliği de önceliğine almalıdır. Ege ve Akdeniz'deki haklarımızdan taviz verilmemelidir. Türkiye her alanda üretim şuurunu teşvik etmeli, bağımlılığın tutsaklığı getireceği akıldan çıkarılmamalıdır. Küresel ittifakların çatırdadığı, müttefik gördüğümüz ülkelerin terörle işbirliği yaptığı bir süreçte iç siyasetteki tutarlı birliği, ekonomide yeşermesini ümit ettiğimiz bereket iklimini devamlı ilerletmek hepimiz için bir vatan görevidir. Türkiye hiçbir sanal ve sahte oluşuma mecbur değildir. Önümüzdeki dönemde, AB üyelik sürecinin, ABD'yle devam eden sancılı seyrin, yaralı NATO ittifakının milli hassasiyetler kapsamında yeniden değerlendirilmesi kaçınılmaz olabilecektir.
2023 VİZYONU VE MİLLİ BİRLİK
7- 2023, Cumhuriyet'in yüzüncü yıldönümüdür. Büyükşehirleri kapsayacak şekilde yüz il, bin ilçeden oluşan bir idari sistemle, ekonomide yerli ve milli diriliş sayesinde, siyasette birlik ve dayanışma ruhunun ayağa kalkışıyla Türkiye bölgesinde süper güç, küresel düzeyde de nazı geçen, sözü dinlenen bir ülke seviyesine çıkmalıdır, inanıyorum ki mutlaka çıkacaktır.
8-Türkler ve Kürtler arasına nifak sokmak şerefsizliktir, hıyanettir, büyük bir kötülüktür. Kürt kökenli kardeşlerimi dışlayan bir millet gerçeği olamayacaktır. Türklük ise Türkiye ve Türk milletinin ana omurgası, ana iskeletidir. Bozkurt işareti, doğudan batıya, kuzeyden güneye büyük bir aile olan aziz Türk milletinin tarihi sembolüdür. Bu sembolü yapan askerlerimizin cezalandırılmasını isteyenler ya hain ya da müstevlilerin geride kalan tortuları, bugünkü torunlarıdır. PKK'lı hainler, aslında en büyük kötülüğü Kürt kökenli kardeşlerimize yapmışlardır. Vatan birdir, millet birdir, devlet birdir, bayrak birdir, dil birdir; hepsi Türk milletinin eseri, hepsi milli namusa emanettir. Başkentimiz Ankara'dır, bağımsızlığımızın manzum eseri İstiklal Marşı'mızdır. Bizim için herkes eşittir Türkiye'dir.
DÜNYADA HÜKMÜ GEÇEN ÜLKE
9- 2123'de, Türkiye Cumhuriyeti, uzay araştırmaları yapan, genetik ve teknolojik kalkınmayı başarmış, her vatandaşını insanca yaşatan, dünyada hükmü geçen ilk üç devletten birisi olmalıdır, bizler göremesek de imanla söylüyorum ki bu uzak hedef gerçekleşecektir. Gelecek Türk asrı, geleceğin gücü Türkiye'dir. Gelecek Türk-İslam toplumlarının küflü prangalarını söküp atmasına sahne olacaktır. Din tacirlerinden kurtulup, hainleri yok edip, taassup bekçilerini ayıklarsak Türk-İslam ülküsü Türkiye'nin ve komşu coğrafyaların bayraktarlığı göreviyle İlay-ı Kelimetullah mührünü cihana vuracaktır. İşte Kızılelma o zaman cevabını bulacak, o halde amacına ulaşacaktır.