Anlayışları arızalı, hedefleri vahim

Orhan KARATAŞ

İletişim çağındayız, bilgi ve habere çok çabuk ulaşılıyor. Bu aynı zamanda büyük bir kirlilik ve belirsizlik de getiriyor. Teknolojinin gelişim süratine paralel olarak, sosyal ve ahlaki gerileme katlanarak gidiyor ve durum insanlığı bunalımlara ve sosyal kargaşaya sürüklüyor. Bu hazin durum, küresel güçlerin dünyaya yaptıkları en büyük kötülüktür. Yaşanan ticaret savaşları, hiçbir ölçü ve kural tanımıyor. İnsanı değerlerle birlikte dünyanın dengesi de bozuluyor. Küresel ısınmanın doğurduğu sonuçlar bütün dünyayı ağır şekilde tehdit eder boyutlara ulaşmıştır ve bedeli masumlar ödemektedir. Uluslararası kurum ve kuruluşların gücü, etkisi neredeyse sıfırlanmış ve varlıkları tartışmalı hale gelmiştir. Ekonomik çıkarlar her şeyin önündedir. Buna bağlı olarak gelir adaletsizlikleri katlanmakta, dünya gittikçe yaşanmaz bir sona doğru evrilmektedir. Ekonomik sıkıntılar siyasi sonuçlar da doğurmakta ve arkası arkasına yönetim değişiklikleri ortaya çıkmaktadır.

ALENİ DÜŞMANLIK

ABD’nin Trump’lı dönemi ile birlikte bu dengesizlik ve çöküş çok daha hızlanmıştır. Hiçbir ölçüye uymayan, dilinin ayarını bir türlü tutturamayan, bir söylediği ile öncekini yalanlayan bu adam, dünya için çok ciddi ve yakın bir güvenlik tehdidine dönüşmüştür. Her gittiği ülkede büyük sorunlar çıkıyor, her katıldığı toplantıdan bir kriz doğuyor. Bu dengesiz adamın müdahalelerine bağlı olarak Ortadoğu’nun geleceği belirsizlik çok daha artmıştır. Bu durum en çok bizi ilgilendiriyor, en derin etkisini bizde gösteriyor. Kaldı ki, ülke olarak emperyal hedeflerin, işgalci hedeflerin dışında değiliz. 15 Temmuz gibi dünyada eşiemsali görülmemiş bir ihaneti yaşadık. Bunu yapan FETÖ’nün kimlerin maşası olduğu, bütün ayrıntıları ile açığa çıkmıştır. Bu kahpelikten alamadıkları sonuca başka yöntemlerle ulaşmak istediklerini kendileri dahi gizleme gereği duymuyorlar. Türkiye ekonomisine yönelik alçak saldırılar, S-400 bahanesiyle yöneltilen açık tehditler, kur ve faiz üzerinden milletimizin sırtına bindirilen yükler çok tehlikeli bir boyuta ulaşmıştır. Sözde derecelendirme kuruluşları ekonomimiz üzerinde bir aparat olarak kullanılmakta ve bir kriz havası oluşturmak için yoğun bir gayret gösterilmektedir. Net ve aleni bir düşmanlıkla karşı karşıyayız.

DÖVİZİN ARTMASINA SEVİNİYORLAR!

Böyle bir dünyada küçük siyasi menfaatlere göre hareket edemeyiz. Birlik olmak, milli bir duruş ortaya koymak ve bu fırtınayı elbirliği ile atlatmak zorundayız. Ancak ne yazık ki, CHP ve yancılarında ne böyle bir anlayış, ne böyle bir davranış, ne de böyle bir ümit görebiliyoruz.Tam tersine bu durumu bir fırsat sayıyor, hükümeti zor durumda bırakma, siyasi sonuç alma uğruna ülkenin felaketine rıza gösteriyorlar. Ne başlatılan sistem tartışmalarının, ne ekonomik değerlendirmelerin, ne siyasi duruşun ülke gerçekleriyle, milli ihtiyaçlarla uyuşan, benzeşen, kesişen hiçbir yanı yoktur. Dövizin artmasına seviniyor, işsizliğin yükselmesine sevinç çığlıkları atıyor, enflasyonu ayakta alkışlıyorlar. Esnafın durumu, sanayicinin sorunları, emekli ve memurun sıkıntıları bu güruh için mutluluk kaynağıdır. Sayın Bahçeli, bu zillet cephesinin marifetlerini anlatırken, “varsın Türkiye kaybetsin, yeter ki bunlar siyaseten kazansınlar; nitekim basit anlayışları bu kadar arızalı, izansızlıkları ve gayri millikleri bu kadar vahim düzeydedir” demişti. Söz ve davranışları ile geliştirdikleri siyaset ve izledikleri yöntemle bu tespitin ne kadar doğru ve haklı olduğunu ispat etmişlerdir.

BUNU DA ATLATIRIZ

Birkaç belediyeyi eli geçirmiş olmaları kendilerini çok coşturmuş ve şımartmış olsa da, bu güdük zihniyetin, bu çarpık bakışın, bu sorunlu siyasetin Türk milletinden onay alması mümkün değildir. Türkiye bu süreci atlatacaktır. Teminat Cumhur ittifakıdır. Nitekim, seçimlerin tamamlanması ile birlikte yeni bir döneme girdik. Milli bir duruş ve sağlam bir irade ortaya koyuyoruz. S-400’lerin gelmesi ile birlikte çok daha iddialı ve etkili bir konum kazanacağımız muhakkaktır. Doğu Akdeniz’deki haklarımızı savunmakla kalmıyor, gereğini de yapıyoruz. Terörle mücadelede kelimenin tan anlamıyla destan yazılıyor. Ekonomide alınan tedbirlerin de kısa süre içinde netice vereceği ve piyasaların hareketlenip, çarkların döneceği beklentisi ve ümidi içerisindeyiz.

SEVDAMIZ TÜRKİYE’DİR

Yine sayın Bahçeli’nin veciz ifadesi ile, nereye gideceğini bilmeyenler için rüzgarın nereden estiğinin, gemi dümenin nasıl döndüğünün, pusulanın nereyi gösterdiğinin bir anlam ve değeri olamayacaktır. Hamd olsun nereye gideceğimizi biliyoruz, mücadelemizi buna göre yapıyoruz. Sevdamız Türkiye’dir. Milli birliğimizi koruyup vatan ve bayrak sevgisiyle meselelere baktığımız sürece hiçbir muhasım unsurun tehdidi ülkemize sökmeyecektir. Bu itibarla biriz, beraberiz, hep birlikte Türk milletiyiz. Doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine tek bilek, tek yürek, tek sesiz.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.