MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli 2018 yılının Temmuz ayında, fırıncıların ekmek fiyatlarına yüksek zam yapması üzerine, “Askıda Ekmek” kampanyası başlatmış ve şu açıklamayı yapmıştı: “Ekmek fiyatlarındaki artış dikkatle takip edilmeli. Ankara’da özellikle de Çankaya’dan başlamak üzere ‘Askıda ekmek’ projesini başlatıyorum. Hali vakti yerinde her vatan evladı kendisine en yakın ekmek fırınına gitmeli. Eğer iki ekmek alacaksa üç ekmek parası ödemeli. Bir ekmeğin askıya alınmasını fırıncı ile paylaşmalı. Fakir fukara kardeşlerim, durumu yerinde olmayan insanlarımız fırına veya ekmek satılan yerlere gittiğinde, ‘Bana askıdan bir ekmek verebilir misin’ diyebilmeli. Böylelikle kültürümüzün dayanışma ve yardımlaşma dinamikleri harekete geçirebilmeli. Unutmayalım ki, inancımız ‘komşusu açken tok yatan bizden değildir’ esasına dayanmaktadır.”
2 YILDIR ARALIKSIZ DEVAM EDİYOR
Başlatıldığı günden itibaren hiç kesilmeyen bu kampanyaya bazı fırın veya ekmek satan bakkallarda bizzat katıldım. MHP İstanbul İl Başkanlığı geçtiğimiz günlerde bu güzel ve anlamlı projeyi, “komşusu açken tok yatan bizden değildir” sloganı ile tekrar gündeme getirdi ve Gazetemiz TÜRKGÜN’de bu haber oldu. Doğal olarak Sayın Bahçeli’nin 2 yıl önce yaptığı açıklama ve paylaşımları hatırlatıldı. Birden bire kıyamet koptu. Akla ziyan açıklama ve yorumlar gördük ve duyduk. Kemal Kılıçdaroğlu’dan Muhrrem İnce’ye, Meral Akşener’den, Ali Babacan’a ve medyadaki uzantılarına kadar zillet güruhunun biri bırakıyor diğeri başlıyor ve hepsi aynı şeyi söylüyor: Askıda ekmek kampanyası başlatmak, Türkiye’nin yoksullaştığının kabulüymüş. MHP iktidar ortağı olarak bu kampanya ile bunu itiraf ediyormuş.
SİZE KİM EMİR VERDİ?
Be hey densizler, bu kampanya başlatılalı 2 yıl oldu. Bunun üzerinden Cumhur ittifakına saldırmak yeni mi aklınıza geldi? Daha doğrusu, sizi kim dürttü, kim emir verdi, kim yol gösterdi de, koro halinde aynı nakaratı tekrarlıyorsunuz. Maksat belli, bir algı peşindesiniz. Pandemi bütün dünyada ekonomileri gibi Türk ekonomisini de bir miktar olumsuz etkiledi. Başta gelişmiş ülkeler olmak üzere dünyanın diğer kısmı ile kıyasladığımızda bizdeki olumsuz etkinin çok daha az ve çok daha hızlı biçimde telafi edilecek miktarda olduğu da net olarak ortaya çıktı. Buna rağmen, yalan, iftira ve karalamalarla buradan bir algı oluşturmak, surda bir gedik açmak için aldığınız talimat üzerine topluca harekete geçtiniz. Bu millet bunu görmüyor ve anlamıyor mu zannediyorsunuz?
PİŞKİNLİĞİN BU KADARI
Hele bir de Ali Babacan var ki, evlere şenlik. Böyle bir kampanya başlatılması bu iktidarın bir ortağının vatandaşının ekmek parasına muhtaç kaldığını açıkça ilan etmesi demekmiş. Milliyetçilik askıya ekmek koymak değilmiş. Pişkinliğin, hatta zırvanın ancak bu kadarı olur. MHP bu iktidarın bir ortağı değil, hiçbir zaman da olmadı.
Eğer ortada bir sorun varsa ve bu soruna bir ortak arıyorsan, ekonominin başında 13 yıl bulunan birisi olarak önce dönüp aynaya bakacaksın. Eğer iddia ettiğin gibi vatandaş ekmeğe muhtaç hale gelmişse, bunun hesabını herkesten önce bizzat senin vermen gerekiyor. Milliyetçilik Türk milletin aşıyla, ekmeğiyle ilgilenmeyi elbette gerektirir. Ancak, FETÖ’nün talimatlarını yerine getirenler, PKK’nın sözcülüğüne soyunanlar bunu anlayamazlar. Onun içindir ki, milliyetçiliği ağzına alacak en son isim başta bizzat şansınız, sonra da zilletin diğer unsurlarıdır. Milletin sofrasına bir ekmek fazla koyması niye bu kadar zorunuza gidiyor?
EKMEK BEREKETTİR
Askıda ekmek kampanyası Türk milletinden büyük bir ilgi ve destek görmesi üzerine Sayın Bahçeli, bunun üzerine bir paylaşım daha yapmıştı. Birkaç cümlesini, bu milletin ekmeğinden bir yalan siyaseti çıkaramaya uğraşan zavallılara bir defa daha ve altını çizerek hatırlatmak istiyorum: “Ekmek; nimettir, berekettir, değerdir, aç karınların azığı, tok gönüllerin aşıdır.
Ekmek aynı zamanda milli ve manevi hayatımızın mihveridir. ‘Askıda Ekmek Projesi’ geniş bir yankı bulmuş, vatandaşlarımızın desteğiyle buluşmuştur. Askıda Ekmek Projesi’nin iki ana kaynağı vardır.
Birincisi inanç ve iman ölçülerimiz, ikincisi Türk kültürünün asırlar ötesinden süzülüp gelen kurumsallaşmış sosyal övüncüdür. Bir elin verdiğini diğer elin görmemesi, komşusu aç iken tok yatanın bizden sayılmaması asıldır, esastır. Askıya koyulan ekmek Türk toplumculuk anlayışının kutlu bir tezahürüdür.”
TÜRK DÜŞMANLARI İLE YARIŞ HALİNDELER
Bu zilletin tek bildiği yalan, kalama ve bozgunculuktur. Bu konuda, dünyanın neresinde Türk devleti ve Türk milletiyle sorunu olan varsa, onlarla tam bir yarış halindeler. Milletin sofrasına bir fazla ekmek koymasından bile rahatsız olanlar, doğal olarak S-400’lerin alınmasından da rahatsız olmuşlardı. Şimdi de test edilmesini bir türlü sindiremiyorlar. İP’in başına göre, S-400’lerin Türkiye’ye getirilmesinin rasyonel gerekçesi yokmuş, zaten külliyenin korunmasına yönelik bir tedbirmiş.
Her zaman söylüyorum, Macron’un, Miçsotakis’in, Paşinyan’ın söylediklerini alın, bunların söylediklerinin yanına koyun zerre kadar bir fark bulamazsınız. İşte ispatı. Hatta, karalamakta, yanıltmakta, yıkmakta onlar bu kadar ileri gidemiyor.