Akdeniz’i gösterip Karadeniz'den vurmak bu olsa gerek sanırım, yani sağı gösterip solu vurmak?
*
Önce bölgeyi tanıyalım bakalım, Karadeniz'in soğuk ve sert sularında, Romanya ve Bulgaristan'ın Karasularına yakın, Karadeniz Ereğli’nin, yaklaşık “150” Km açıklarında, Rusya Türk akımına da yakın bir bölgede!
**
Biraz gerilere gidelim, doksanlı yıllarda, Kahta, Beşiri, Kurtalan, Batman, Cizre’de nice kuyuların açılıp kapandığına şahit olmuş biri olarak.
Mesela “7-8”yıl önce, Pet Rom and Exxon şirketi, tarafından bulunan ve Romanya'nın neredeyse tamamının ihtiyacını karşılayan, Karadeniz'in, en büyük doğalgaz havzasına yakın bir bölgede.
***
Türkiye Rusya Türk akımı bölgesinde yakın bir bölge, konum olarak ihracata elverişli, Yunanistan, Ukrayna, Bulgaristan en yakın olan ticari ülkeler.
Türk akımı boru hattı üzerinden, doğu Avrupa ülkelerine ticarete açık bir bölge.
“320” milyar, metreküp doğalgaz rezervi, diğer bir dille Türkiye’nin “6-7”yıllık gaz ihtiyacını karşılayacak durumda!
****
Tabii olarak da Türkiye yeni arayışlar içine girdi, mesela NATO limanında bulunan Türkiye’nin üçüncü büyük sondaj gemisi Kanuni de yola çıktı.
“12 bin” metre derinliğe, ”3 bin” metre sondaj yapma özelliğine sahip.
Yeni kuyular bekliyoruz inşallah.
Tabii bu gazın kullanılması da uzun ve meşakkatli bir yatırım ve zaman ister, normal şartlarda beş ila sekiz yıl zaman ve yaklaşık sondaj masrafı kadar da bir yatırım ister.
Sondaj maliyeti yaklaşık dört milyar tl rafine yatırımı da yaklaşık bir o kadar yatırım gerektirir.
Ama büyük bir yatırım gözükse de değil, çünkü %92 petrol %99 gazı ithal eden bir ülkeyiz .
Bütçe dengelerimizi cari açıklarımızı zaten hep petrol ve gaz yüzünden değil mi.
Para parayı getirir derler ya inşallah gaz gazı getirir, “2000” kilometrekare bir alan taranınca, daha kaliteli, üç, dört, katında daha gaz çıkar inşallah.
*****
Baksana daha şimdiden, Avrupa üç dört gündür panik atak oldu özellikle Fransa beyin spazmı geçirdi tabii bizim muhalefet de, hükümetin bu başarısını küçümsemeye başladılar hatta ismi Prof. olup küçümseyenler bile var ne yazık ki .
Halbuki bu gaz “83” milyonu bırak, üç yüz milyon Türk dünyasının umudu. Kimsenin babasının malı değil, tebrik etmek zor bir şey mi?
Aslında son on beş yıldır bu hep yapılıyor, Türkiye’nin çeşitli yerlerinde “303” kara sondajı yapıldı bunlardan “157”si petrol “17”sinde gaz bulundu.
Tabii ezanda gözü olmayanın namazda yüzü olmaz derler, tabii bizim zavallı muhalefet, Atlantik ötesi iş birliğinden devletle iş birliğini unutmuş.
Dünyanın jandarması olan, ABD'nin başkan adayı bile T.C. hükümetini yıkmak üzere seçim sloganı atıyor ve Türkiye muhalefetiyle işbirliği yaptığını dünyaya deklare ediyor.
Ben şahsen bahsi konu olan muhalefet liderleri olsam, derhâl istifa ederdim.
******
Ne acıdır ki “90” yıldır, bu ülkede arama yapıp petrol ve gaz yok diye kapatıp Türkiye Cumhuriyeti hükümetine gaz ve petrol yok diye rapor edildi ve bu devletin başkan adayı bizim muhalefetle işbirliği yaptığını saklamadan söylüyor.
Bu arada merhum Erbakan ve Unakıtan'ın da hakkını teslim etmek lazım proje onların, ABD, FRANSA, İNGİLTERE şirketlerinin kapattığı tüm kuyuları ve haritaları güncelleyip gündeme alan Unakıtan.
Aslında milletimiz, Karadeniz'i pek fazla tanımaz Ak eniz kadar, oysaki boğazlar aracılığıyla, Asya Avrupa ve Akdeniz'i bir birine bağlaya bilen bölge askeri, siyasi, ekonomik hatta kültürel gıpta ile bakılan bir coğrafya.
*******
Avrupa ülkelerinin sanayileşmesi, akabinde sömürü düzeni, ve bu düzeni korumak için, Karadeniz limanlarını göz ardı etmemişlerdir
İran transit ticareti, Anadolu, Kafkasya, Batum ve Trabzon limanlarında göz ardı etmemişlerdir.
Akdeniz önemli Karadeniz önemsiz değil, devletler her karış toprağı gözetip kolladığı gibi kullanmayı da bilmeli Karadeniz’i İstanbul ve Çanakkale boğazıyla düşünmeli.
Türkiye tam bağımsız olmalı, ikinci bir mütareke yaşamamalı, emperyalist güçler Türkiye’nin, Asya, Avrupa, Ortadoğu, Akdeniz, boğazlar, Karadeniz ve Kafkaslarda hep avantaj etmemesi için mütareke dönemi anlaşmaları ile boğazları serbest kıldılar kendilerine.
Yer altı ve yer üstü kaynakları, hep kendileri istediği zaman kendileri aracılığıyla kullandılar.
“1918”mütareke anlaşmasıyla hala kendilerini, hala bölge jandarması sanıyorlar.
Artık Türkiye makus talihini değiştirdi, dönüşü de yok, dışarıdaki sömürücülerde içerideki otel odalarında yasak aşk yaşadıkları da iyi bilmelidirler.
Türkiye'ye de Türk dünyasına da hayırlı uğurlu olsun.
SELAM VE DUA İLE...