Orta Doğu’da yeni bir oyunun daha ayak seslerini duyar gibiyiz. Her ne kadar bu oyun daha önce başladı ise de, kamuoyunda Suudi Arabistan’da aralarında prens ve bakanların olduğu onlarca kişi yolsuzluk suçlamasıyla gözaltına alınmasıyla anlaşılmaya başlandı. 5 Kasım itibariyle 11 prens ve dördü bakan 38 kişinin gözaltına alındığını bildirdi. Görülmemiş bir olay!
Kimden rüşvet aldıkları açıklanmayan ve lüks bir Amerikan otelinde tutuldukları ileri sürülen önemli mevki/makam sahibi Suudi yöneticiler ilk belirlemelere göre şöyledir:
- Ekonomi ve Planlama Bakanı Mühendis Adil bin Muhammed Fakih
- Deniz Kuvvetleri Komutanı Amiral Abdullah bin Sultan bin Muhammed
- Kaliyet Divanı eski Başkanı Halid Tuveyciri
- Eski Kraliyet Merasimleri Başkanı Muhammed et-Tubeyşi
- Yatırım Fonu eski Başkanı Amr Dabbağ
- Suudi Arabistan eski İletişim Şirketleri Başkanı Suud ed-Deviş
- Meteoroloji ve Çevre Koruma eski Genel Başkanı Turki bin Nasır
- Eski Savunma Bakanı Yardımcısı Prens Fahd bin Abdullah bin Muhammed
- Eski Maliye Bakanı İbrahim el Assaf
- Eski Riyad Valisi Prens Türki bin Abdullah
- Suudi Ulusal Muhafızları Bakanı Prens Miteb bin Abdullah ve Donanma Komutanı Amiral Abdullah bin Sultan bin Muhammed el Sultan da görevlerinden alındı.
- El Kaide lideri Ladin’in ağabeyi Bin Ladin inşaat şirketi başkanı Bakr bin Ladin.
Gözaltına alınanlar içerisinde 17 milyar dolarlık servetiyle dünyanın en zengin insanları arasında yer alan, ülkenin en büyük yatırım şirketlerinden Kingdom Holding’in sahibi ve Türkiye’de Bodrum’ta tatil yapmasıyla da bilinen Prens El Velid bin Tallal da var.
Tallal Twitter, Apple, Citigroup, Four Seasons otelleri zinciri, Rupert Murdoch'ın sahibi olduğu News Corp’ta da hisseleri bulunan Tallal, ABD’deki başkanlık yarışı sırasında Donald Trump için “Amerika’nın yüz karası” demiş, ikisi arasında Twitter üzerinden sataşma yaşanmıştı. Ancak Tallal, Trump seçimi kazanınca “geçmiş ayrılıkları” bir yana koyduğunu belirterek, Trump’ı tebrik etmiş ve ona iyi dileklerini sunmuştu.
Bu geniş çaplı ve çok üst düzey gözaltı olayları öncesinde 81 yaşındaki Suudi Arabistan Kralı Salman bin Abdulaziz, “Rüşvet ve Yolsuzluklara Karşı Mücadele Komisyonu”nu oluşturdu. Komisyonun başına ise 32 yaşındaki oğlu Veliaht Prens Muhammed bin Salman’ı atadı. Haberlere göre gözaltı listesini de Veliaht Prens bin Salman belirledi.
Tüm bu gelişmelerin arkasındaki kişinin ise Veliaht Prens bin Salman olduğu ileri sürülüyor. Adı sanı duyulmaz iken, 2015 yılında babası, Salman bin Abdülaziz el Suud kral olduktan sonra, neredeyse her taşın altından bu veliahtın çıktığı görüldü.
Geçen yıl, ülkenin ekonomik ve sosyal yapısını değiştirecek yen programda parmağı vardı. Haziran 2017’de Veliaht Prens Muhammed bin Nayif’in yerine veliaht tayin edildi. Geçen hafta ise ülkesinin çizgisinin ‘ılımlı İslam’a döneceğini açıklamasıyla dikkat çekmişti.
S. Arabistan’daki gelişmeler petrol fiyatlarına ilaveten Katar krizi, Yemen’deki “vekalet savaşı”, Lübnan Başbakanı Hariri’nin istifası, IKBY referandumu, Prens Salman’ın “Ilımlı İslam” çıkışı ve ABD-İran ilişkilerinin gerilmesi de dikkate alınarak izlenmelidir. Tabii ki IŞİD’in sonunun yaklaşması ve S. Arabistan’ın Rusya’dan S-400 füzesavar sistemi isteği de…
Son Söz: Herkes bu gelişmeyi Veliaht Prens’in iktidar pekiştirme isteğine bağlıyor. Yalnız başına mı? Bizce Orta Doğu’da yeni bir oyun daha sahneye sürüldü. Gene gerilecek bölgede sonuçtan en büyük zararı görecek ülkeler içerisinde ne yazık ki Türkiye de bulunacaktır. Çünkü gerilim petrol fiyatlarını arttıracak, petrolde dışa bağımlı ülkeler zarar görecektir. Türkiye’nin bölgede taraf tutmaksızın, sadece istikrarın sağlanması yönünde İslam İşbirliği Teşkilatı, Arap Birliği ve ikili ilişkilerle durumu yatıştırmaya çalışmasında yarar görüyoruz!