Çanakkale Ruhu ve Türk Milliyetçiliği!

Rıfat Paça

Türklerin dünya tarihine damga vurduğu destanlardan birisi hiç şüphesiz 18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi. Birinci dünya savaşında elde ettiğimiz 18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi ile birlikte, dünya bir kez daha Türklerin yenilmez büyük güç olduğunu anlamış ve görmüştür. İtilaf devletlerine karşı verdiğimiz mücadele sonucu elde ettiğimiz büyük zafer, iman ve azimden kaynaklanmıştır.

İslam dini inancımız ve Türk milli şuurumuz Çanakkale Zaferini getirmiştir.

İngiltere, Fransa, Yeni Zelanda ve Avustralyadan oluşan itilaf devletlerine karşı verdiğimiz savaşa Osmanlı İmparatorluğu topraklarının dört bir yanında bulunan soydaşlarımız ve kardeşlerimiz katılmıştır. Çocuk, genç ve yaşlı demeden Vatan savunmasına katılan Aziz ecdadımız şeref, onur ve haysiyet meselesi görerek, Ezanlar susmasın, bayrağımız inmesin ve devletimiz düşmanın eline geçmesin diyerek itilaf devletlerine Çanakkale'de geçit vermemiştir.

Bugün hala ''çok şükür müslüman Türküz'' diyebiliyor, dini inancımızı yaşayabiliyor ve milli kimliğimizi taşıyabiliyorsak bunu şanlı ecdadımıza borçluyuz.

Üzülürek ve hayretle görüyoruz ki, bugün ecdadımızın emanetleri unutulmuş, ötekileştirilmiş ve sırt dönülmüştür. Gaflet ve hıyanet içinde olan siyasi iktidar AKP, emanetlere sahip çıkamamakta ve göz boyama amaçlı söylemlerinden ileri gidememektedir.

Milliyetçiliği ayaklar altına alan zihniyetin emanetlere sahip çıkma gibi bir derdi olmadığı gibi soydaşlarımızı ve kardeşlerimizi kaderlerine terk etmekteler.

Türkmeneli'nden ve Türkistan'dan gelen yardım çığlıklarına kulak tıkayan siyasi iktidar AKP, BOP'a ne kadar sadık olduğunuda ayrıca ispatlamaktadır. Büyük Ortadoğu Projesi, Ortadoğuda bulunan 22 devletin sınırlarını tekrar çizilmesi projesidir ve buna Türkiye dahildir.

BOP'un kölesi olmuş siyasi iktidar AKP, Aziz ecdadımıza dolayısıyla Çanakkale Zaferi'nde mücadele etmiş gazilerimizin ve şehitlerimizin emanetlerine sahip çıkmayarak ihanet içerisindeler.

Emanete ihanet süreci ABD askerinin BOP kapsamında Türkmenelini işgal etmesiyle hızlanmıştır. Daha sonra Türkmeneli şehirlerinden olan Süleymaniye'de Türk Askerlerimizin başına ABD'li askerleri tarafından başına çuval geçirilmesiyle devam etmiş, dönemin Osmanlı İmparatorluğu toprakları olan Irak, Suriye, Filistin, Libya ve Mısır'da iç karışıklıklar meydana getirilmiştir.
Kuzey Kıbrıs yunanlılara, Karabağ Ermenilere peşkeş çekilmiştir. Sorunlar büyümüş, siyasi iktidar AKP söylemden ileri gitmeyerek sorunlara ve ihanetlere sessiz kalmıştır. Yani görevini layıkıyla yerine getirmiştir.


Türk Milliyetçiliği'nin önemi bir kez daha ortaya çıkmaktadır!

Türk Milliyetçiliği fikrinin en büyük özelliği ve farkı, başta kendi devleti ve milleti olmak üzere tüm Türk dünyasına ve İslam alemine, bütün insanlığa ''Allah'ın rızasını gözeterek'' hizmet ediyor olmasıdır. BOP gibi şer odaklarının projelerine Türk Milliyetçiliği fikri karşı durmakta ve asla müsaade etmemektedir. Bu sebeple Türk Milliyetçiliğini fikir edinmiş Milliyetçi Hareket Partisi ve Ülkü Ocakları'na herzamankinden daha fazla sahip çıkarak desteklemeliyiz.

Dönemin Osmanlı İmparatorluğu toprakları bir emanettir. Dini ve milli değerlerimiz kıymetlerimizi bir emanettir. Kardeşlerimiz, soydaşlarımız bir emanettir. Devletimiz ve milletimiz bir emanettir. Emanet olmasıyla birlikte ayrıca bir mirastır.

Bu vesile ile Devletimizin ve Milletimizin Çanakkale zaferini kutluyor, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Enver Paşa olmak üzere Çanakkale destanında yer alan tüm Aziz şehidlerimizi rahmet ve minnetle anıyorum.


Ayrıca yazıma son vermeden önce Başbuğ Alparslan Türkeş'in 26 Mart 1997 tarihinde ki şu önemli sözünü hatırlatmak istiyorum. Başbuğ Alparslan Türkeş diyor ki; "Nevruz, dostluk ve kardeşlik bayramıdır. Milletler, dilleriyle, gelenek ve görenekleriyle ve destanlarıyla yaşarlar. Bildiginiz gibi, ana dilimiz, Türkçemiz yeryüzünün sayısız dilleri arasında yeralmaktadır. Türk - İslam kültürüde, dünyanın hayranlık duyduğu zenginliklerle doludur ve herkesin bildiği gibi, en önemli destanlarımızdan biriside Ergenekon'dan çıkış destanıdır."

Bu vesile ile Ergenekon'dan çıkışımızın 4653. yılı ve Nevruz Bayram'ımız kutlu olsun. Türk dünyasına ve İslam alemine hayırlar getirsin.

MHP lideri Devlet Bahçeli'ninde dediği gibi; "Nevruz; Türk kültür coğrafyasının birlik, dirlik ve dostluk sembolü, bolluk ve bereket simgesidir."

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.