Erdoğan'ın 1915 Ermeni taziyesinden cüret Almanya 11 Türk kökenli Vekil

Rıfat Paça

Erdoğan'ın 1915 Ermeni taziyesinden cüret Almanya ve 11 Türk kökenli Milletvekilleri!

Kaleme aldığım "Sözde(!) 1915 Ermeni soykırımı tanıyanların unut(a)madıkları Türk tarihi ve Türkler!" başlıklı köşe yazımda Türklere ve Türklüğe karşı savaş açmış yedi düvelin nasıl bozguna uğratıldığını özetle değindim. Biz Türkler elde ettiğimiz tarihi Zafer'leri kısaca özetleyerek farklı bir bakış açısı ortaya koydum. Ve dedim ki; "Dün bozguna uğramaktan kaçamayan küresel güçler, bugün farklı yöntemler ile Türkleri yıldırmayı hedeflemektedir. Neyle? Sözde(!) ermeni soykırım palavrası ile!"

 

Bugün ise konumuza kaldığımız yerden devam ederek konuyu farklı boyutta ele alacağız.

 

Ermenilerin Azerbaycan toprağı olan Karabağı işgal ettikleri ve Hocalı'daki soydaşlarımıza karşı yapıkları soykırımı görmezden gelerek, Türklerin Ermenilere karşı sözde(!) soykırım yapıldığı safsatası ortaya atılmaktadır. Ortaya atılmaklada yetinmeyip belirli ülkelerin meclislerinde yasalaşarak ''Ermeni soykırımı vardır'' demişlerdir.

 

Kimdir bu ülkeler hatırlayalım; Almanya, Arjantin, Avusturya, Belçika, Bolivya, Brezilya, Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti, Ermenistan, Fransa, Hollanda, İsveç, İsviçre, İtalya, Kanada, Kıbrıs Cumhuriyeti, Litvanya, Lübnan, Lüksemburg, Paraguay, Polonya, Rusya, Slovakya, SURİYE, Şili, Uruguay, Vatikan, Venezuela ve Yunanistan. ABD'nin 42 eyaleti'de sözde(!) Ermeni soykırım olduğunu kabul edilmektedir. Yine Birleşik Krallık katliamlar olarak tanımlarken, Galler, İskoçya ve Kuzey İrlanda soykırım olarak tanımlamaktadır.

 

Görüldüğü gibi yedi düvel birlik olmuş, asılsız ve gerçeği yansıtmayan bir olayı olmuş gibi lanse etmekteler. Yani Türklerin Ermenilere karşı sözde(!) soykırım yaptığı ortaya atılmaktadır. Küresel güçlerin amacı Türkiye'yi ve Türkleri yıldırmak, tazminat ödemeye mecbur bırakmak ve toprak parçası koparmaktır.

 

Ne gariptir ki, Türklerle geçmiş tarihimizde müttefikimiz olan Almanya Federal Parlamentosu sözde(!) Ermeni soykırımın yapıldığını kabul ederek tarihi hataya imza atmıştır.

 

Yeşiller Partisi'nin 2 Haziran 2016 tarihinde Almanya Federal Parlamentosuna sunduğu ''1915-1916 yıllarında Osmanlı İmparatorluğu'nda Ermenilere ve diğer Hıristiyan azınlıklara uygulanan soykırımın hatırlanması ve anılması'' yasa tasarası Hıristiyan Demokrat Birliği (CDU), Almanya Sosyal Demokrat Partisi (SPD) ve Sol partinin desteği ile ezici çoğunlukla kabul edilmiştir.

 

Yasa tarasında aynen şöyle denilmektedir; ''Alman Parlamentosu, Osmanlı İmparatorluğu’nda Ermeni ve öteki Hıristiyan azınlıklara karşı 100 yılı aşkın bir süre önce başlanan tehcir ve katliamın kurbanlarının anısı önünde saygıyla eğiliyor.'' Devamında ise ''Dönemin Jön Türkler rejiminin talimatıyla 24 Nisan 1915’te Osmanlı Konstantinopolis’inde 1 milyonu aşkın etnik Ermeni’nin sistematik tehcir ve kıyımı başladı. Onların kaderi 20’nci yüzyılda yaşanan korkunç kitlesel kıyımların, etnik temizliklerin, tehcirlerin ve hatta evet soykırımların bir örneği.''

 

Sadece bununlada yetinilmemiş, sözde(!) Ermeni soykırım iddalarının Almanya'daki okullarda da ders olarak verilmesi istenirken, Almanya'da yaşamakta olan Türk ve Ermeni kökenli gelecek kuşaklarada aktarılacağı belirtilmektedir. Ayrıca Alman hükumeti sözde Türkiye ve Ermenistan arasında uzlaşma sağlanması amacı ile desteklenilmeside belirtilmektedir.

 

Bu yasa tasarısı teklifini Almanya Federal Parlamentosuna sunarak tarihi hataya imza atan Yeşiller Partisi eş başkanı ve Türk kökenli Milletvekili Cem Özdemir olmuştur.

 

Almanya Federal Parlamentosunda 12 Türk kökenli Milletvekili bulunmaktadır. Bunlardan 11'i EVET oyu vererek yasanın Almanya Federal Parlamentosunda kabul görmesi için destek vermişlerdir. Birisi ise oylamaya katılmayarak tepkisini ortaya koymuştur.

 

EVET oyu vererek sözde(!) Ermeni soykırım yasasına destek veren 11 Türk kökenli Milletvekilleri kimlerdir?

Yeşiller Partisinden Cem Özdemir, Ekin Deligöz, Özcan Mutlu.

Almanya Sosyal Demokrat Partisinden (SPD) Mahmut Özdemir, Aydan Özoğuz, Metin Hakverdi, Cansel Kızıltepe, Gülistan Yüksel.

Hıristiyan Demokrat Birliğinden (CDU) Cemile Yusuf.

Sol Partiden ise Sevim Dağdelen ve Azize Tank.

Oylamaya katılmayan Hıristiyan Demokrat Birliğinden (CDU) Türk kökenli Milletvekili Deniz Karabacak olmuştur.

 

Almanya Federal Parlamentosunda sözde(!) Ermeni soykırım oylamasında 11 Türk kökenli Milletvekillerinin yapamadığını TEK RET OYU KULLANAN Hıristiyan Demokrat Birliği Milletvekili Bettina Kutla yapmıştır.

 

Almanya Türk Federasyon Genel Başkanı Sayın Şentürk Doğruyol bey 2 Haziran 2016 tarihli yazılı basın açıklamasında, ''Öyle ki; bugün onaylanan kararı meclis gündemine taşıyan Yeşiller Partisi eşbaşkanı Cem Özdemir 2001 yılında yayınlanan makalesinde, „1915’te yaşanan olaylar ile ilgili Federal Meclis’in karar alması büyük bir hata olacaktır“ düşüncesini savunmuştur. Bu zata soruyoruz, şimdi ne değişti de Türk Milleti’ne düşmanca bir tavır ile geçmişte hata olarak gördüğünüz meseleyi bugün meclise taşıdınız?'' diyerek önemli bir noktaya değinmiş ve devamında ise ''Meclisteki oylamada Türk Toplumunun beklentilerini dikkate almayarak sözde soykırım iddiasına onay veren Türk kökenli milletvekilleri Türk Toplumunu hayal kırıklığına uğratmıştır. Hatırlatırız ki; her seçim öncesi Türk seçmenin oyunu alabilmek için vurguladığınız „sizin sesiniz olacağız“ ifadeleri bu tutumunuzla boşa çıkmış ve yalan olduğu anlaşılmıştır.'' açıklaması ile Türk kökenli Milletvekillerine haklı ve yerinde bir tepki ortaya koymuştur.

 

Almanya Federal Parlamentosu'nun ve Türk kökenli milletvekillerinin gözden kaçırdığı bir kaç önemli bilgileri Siz kıymetli okurlarımın dikkatine sunmak istiyorum.

 

Almanya Federal İstatistik Dairesi kaynaklarına göre;

Almanya'da yaklaşık 3 milyon Türk nüfusu yaşamaktadır. Yine Almanya'da yaşamakta olan yaklaşık 3 milyon Türk'ün aldığı konut sayısı yaklaşık 2 milyondur.

 

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) kaynaklarına baktığımızda;

Türkiye'nin en fazla ihracat yaptığı ülke 1 milyar 200 milyon dolar ile Almanyadır. İthalatın yapıldığı en fazla ikinci ülke ise 1 milyar 820 milyon dolar ile yine Almanyadır.

 

Almanya Seyahat Birliği kaynaklarına baktığımızda;

Almanların tatile gittiği en çok üçüncü ülke %7 oranı ile Türkiye'dir.

 

Kültür ve Turizm Bakanlığı kaynaklarına baktığımızda;

Türkiye'ye gelen Alman turist sayısı 2010 yılında 4 milyon 390 bin kişi iken, 2015 yılında bu rakam yaklaşık 5 milyon 500 bin kişiye çıkmıştır.

 

Kıymetli okurlarım, sözde(!) Ermeni soykırım meselesinde Türkiye'nin tek başına mücadele etmesinde ki en büyük etkenlerden biriside dönemin Başbakanı olan AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Ermenilere yaptığı özür dilemeye varan taziye mesajıdır!

 

Hala Başbakanlık arşivinde bulunan 1915 olaylarına ilişkin taziye mesajında R.T. Erdoğan aynen şöyle demişti; "Kadim ve eşsiz bir coğrafyanın benzer gelenek ve göreneklere sahip halklarının, geçmişlerini olgunlukla konuşabileceklerine, kayıplarını kendilerine yakışır yöntemlerle ve birlikte anacaklarına dair umut ve inançla, 20. yüzyılın başındaki koşullarda hayatlarını kaybeden Ermenilerin huzur içinde yatmalarını diliyor, torunlarına taziyelerimizi iletiyoruz."

 

Aynı taziye mesajında, "1915 olaylarına ilişkin farklı görüş ve düşüncelerin serbestçe ifade edilmesi; çoğulcu bir bakış açısının, demokrasi kültürünün ve çağdaşlığın gereğidir."  ifadeleride yer almaktadır.

 

Lafta efelenip popülist söylemler ile bu gibi gerçeklerin gizlenebileceğini sananlar büyük bir yanılgı içerisindedir. Kaldı ki, Cem Özdemir'e kan tahlili konusunda göndermede bulunan Zat-ı muhteremin bu açıklamasını nereye koyacağız? Cem Özdemir'e kan tahlili yaptırması yönünde göndermede bulunan Zat-ı muhterem ırkçılık mı yapmaktadır? Öyle ya, biz Türk milliyetçileri ve ülkücüler olarak bu sözleri sarf etmiş olsaydım ne ırkçılığımız, nede kafatasçılığımız kalırdı.

 

Hazır soykırım ve ırkçılık demişken Almanya Federal Parlamentosu'nun sözde(!) 1915 Ermeni soykırım ile ilgileneceği yerde kendi tarihlerine göz atmalarında fayda var.

 

Mesela Führer'leri Adolf Hitler'in 1944 yılında Auschwitz toplama kampında gaz odalarında insanlara yaptıkları soykırım ile başlasınlar. Milyonlarca hatta yaklaşık 12 milyona varan insanları nasıl katlettiklerini incelemeleri kendileri açısından daha faydalı olacağı kanaatindeyim.

 

Dosyası ile biz büyük Türk milletinin şanlı ve şerefli Türk tarihini kimsenin kirletmeye, olmamış bir meseleyi olmuş gibi göstermeye hakkı yoktur ve haddide değildir.

 

MHP lideri Sayın Devlet Bahçeli beyin 2 Haziran 2016 tarihli yazılı basın açıklamasında dediği gibi; "Utanacak bir geçmişimiz, boynumuzu bükecek bir yanlışımız, insanlığa karşı mahcup olacak eylem veya emelimiz hiç olmamış, bundan sonra da olmayacaktır.Türk milletinin özgüvenini kırmayı, tarihine yabancılaştırmayı, dününden koparmayı planlayan yerli ve yabancı çevreler amaçlarına ulaşamayacaklar, kazdıkları kuyuya eninde sonunda düşmekten de kurtulamayacaklardır."

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.