GEMİ ÇARPMIŞ BİR YALININ BÜYÜK DRAMI

Uğur BAYRAM

Saatler akşamüstünü gösteriyordu. Fatih Sultan Mehmet köprüsü’nün altından geçen Malta Bayraklı 225 metre uzunluğundaki gemi, Beylerbeyi tarafında bulunan Hekimbaşı Salih Efendi Yalısı’na çarptı. O yalı ki birçok diziye ev sahipliği yapmıştı.

 

Kaza bir andan ülkede bir numaralı gündem oldu. Gemi çarpmış yalı fotoğrafı bir katliam manzarası gibi her yerde yer aldı. Tarihçiler, gezi yazarları açıklama üstüne açıklama yaptı. Medyada “İnsanın İçi Acıyor” manşetleri atıldı. 

 

Yalıda düğün ve konser organizasyonları düzenleniyordu. Ne yazık ki artık orada bir süre düğün yapılamayacaktı. Daha önce rezervasyon yaptıranlar üzgündü. Piyasa değerinin 90 milyon dolar olduğu söylenen yalı hasar almış ve değer kaybetmişti. 

 

Medya yalının bu mağrur görüntüsünü an be an sergiliyor, gecekonduda kirada oturan vatandaş üzülüyor, izledikçe daha da üzülüyordu. 

 

Aynı günlerde Esed rejimi ve Rusya DoğuGuta'nın Duma bölgesini kimyasal gaz içeren roketler ile hedef almıştı. Birçok masum çocuk gazın etkisinden acı bir şekilde can verdi. Ağızlarından ve burunlarında köpükler çıkmış halde bomboş bakan gözlerle bembeyaz tenli çocuk cesetleri kimsenin umurunda değildi. 

 

O sırada Afganistan’da kuran hafızlarının merasimine bomba atıldı, 100 den fazla çocuk öldü. 3 çocuğunun parçalanmış bedenleri önünde ağlayan Afgan anne, susarak herşeyi anlatmaya çalışıyordu. 

 

Ama ne olursa olsun İstanbul boğazında gemi çarpmış yalının verdiği acıyı hiçbir şey vermezdi. 

 

Ne Türk medyası, ne siyaset ne de Müslüman Türk toplumu bir yalıya üzüldüğü kadar çocuklara üzülmemişti. 

 

Yalı önemliydi, özellikle gemi çarpmış bir yalı herşeyden daha da önemliydi!.. 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.