ORTADOĞU'DA YAŞANAN NÜFUS HAREKETLİLİĞİ

IŞİD PYD derken asıl konuyu gözden kaçırıyoruz. Ortadoğu'da büyük bir nüfus hareketliliği yaşanıyor. IŞİD'in katliam arzusu toplulukları göçe zorluyor. Katliam fotoğraflarına baktığınızda ortalama aynı kişileri görürsünüz. Örgütün çok azı infaz timindedir, geri kalanlar silahlı çatışmalarda kullanılır. İnfaz görüntülerinin yayınlanması ise insanları bu vahşet görüntüsüyle korkutup silahlı çatışma yaşanmadan teslim olmalarını sağlamaktır. İşte tam burada örgütün insanları nasıl göçe zorladığını ve bu göçün nasıl bir nüfus hareketliliği yaşattığını vurgulamak istiyorum. Türkmenler bulundukları coğrafyadan kesinlikle çıkarılmıyor. Hiçbir komşu devlet (ki buna Türkiye de dahil) kapılarını açmıyor. Asıl insanlık dramının ve vahşetinin yaşandığı Türkmen bölgeleri görmezden geliniyor. Türkmenlerin göçüne ne kadar izin verilmiyorsa Peşmerge nüfusunun göçüne o kadar izin veriliyor. Zulüm gören Peşmerge, Ezidi ve Kürt topluluklarına sahip çıkılıyor da Türkmenler neden sahipsiz bırakılıyor? İşte bu soru tüm yaşananları özetleyen cevap niteliğindedir. Ortadoğu'da kurulmak istenen Büyük İsrail projesinin ilk ayağı olan Büyük Kürdistan projesinin gerçekleştirilmesi için Büyük Kürdistan sınırları içerisinde Kürt vatandaşlarının yaşaması gerekmesi diye bir gerçek var. Yani önce bu bölgenin etnik köken olarak Kürtleşmesi gerekiyor. ABD'nin Irak savaşında Peşmerge, Musul ve Kerkük'te ilk olarak nüfus ve tapu dairelerini yakıp Türkmenlerin resmi sahipliklerini yok etmiştir. Irakta oynan oyun şimdilerde Suriye'de çıkarılan iç savaş sayesinde yapılıyor. Suriyenin kuzeyinde tüm resmi daireler öncelikle bombalanıyor. Türkiye'nin de yardımıyla PEŞMERGE orduları ve nüfusları bu bölgelere yerleştiriliyor. Sözde göç sayesinde bölgelerin gerçek sahipleri topraklarından sürülüyor, yerlerine coğrafyanın planlanmış yeni sahipleri yerleştiriliyor. İşin özeti, Büyük Kürdistan Projesinin sınırları bir şekilde Kürt nüfusuyla dolduruluyor. En acı verici olanı ise Ortadoğu'nun ve Türk dünyasında "abi" konumunda yeralan Türkiye'nin, bu projenin taşeronluğunu üstlenmesidir. Bir sonraki yazım: Unutturulan Türkmenler