Bir taraftan "FETÖ'nün siyasi ayağı kimler?" merakımız devam ederken, diğer taraftan AKP hükümetine "FETÖ'nün siyasi ayağını ortaya çıkar" çağrımız devam ediyor. Merakımız ve çağrımız ne zaman karşılık bulacak sabırsızlıkla bekliyoruz.
FETÖ'nün siyasi ayağı ısrarla ortaya çıkarılmıyor. Bu durumdan cesaret alan FETÖ'nün diğer alanlarında olanlar ise darbe girişimindeki somut her suçunu inkâr ediyor.
Mahkemelerdeki duruşmaları takip ediyoruz "Yurtta Sulh Konseyi" içinde yer alıp, suçunu kabul eden kimse yok…
Yakalandıkları ilk zaman FETÖ ile bağını her yönüyle anlatanlar, şimdi inkâr yoluna gidiyor.
"Yurtta Sulh Konseyi" listesi içinde görevlendirilme yapılmış ne kadar asker varsa, "Bizim haberimiz olmadan yazılmış" yalanına sığınıyor. FETÖ'nün karakter özelliği olan "inkâr" şu an yargılanan tüm FETÖ'cülerin silahı durumundadır.
Ortada kanlı darbe girişimi var, fakat sahip çıkanı yok…
Ortada yüzlerce şehit var, millete suikastı kabul eden katil yok…
Milleti bombalayan, millete kurşun yağdıran uçaklar, tanklar, silahlar kimin emriyle harekete geçti muhatabı yok…
Böyle bir şeyin olması mümkün mü? Elbette değil…
FETÖ terör örgütü mensupları kendilerine gelen "inkâr et" talimatını yerine getiriyor.
FETÖ mensupları aylardır "Bu AKP'nin kontrollü darbe girişimi" propagandası yaparak 15 Temmuz'u sulandırıp, işin içinden sıyrılma çabası verirken, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'da FETÖ'nün bu tezgâhına düşerek aynı propagandayı yapmaktadır.
15 Temmuz darbe girişim tarihini aylar ve günler öncesinden kamuoyuna duyurmuş olan FETÖ'cülerin bu mantığına bakarsak, AKP-FETÖ beraber "Kontrollü Darbe Girişimi" yapmıştır.
Emre Uslu, 1 yıl öncesinden Türkiye'ye geliş tarihini belirtmek için "Temmuz 2016'ya biletimi ayırın" derken, Prof. Dr. Osman Özsoy 1 ay önce televizyon ekranlarından "Keşke Prof. Olacağıma, şu süreçte albay olsaydım" derken, Bülent Keneş 8 gün önce "İyi bir çıkış yok artık! 'Kötü', 'daha kötü', 'en kötü' çıkış var! Kötü olan darbe diyeyim gerisini siz tahmin edin" twitini atarken, Tuncay Opçin 1 gün önce "Yatakta basıp şafakta asacaklar" twitini atarken, bu mantığa göre "Kontrollü Darbe Girişimi" denilen iddialarda bu FETÖ'cüler AKP ile beraber oluyorlar. Bu isimlerin hepsi FETÖ'nün medyadaki en etkili isimleridir.
"Kontrollü Darbe Girişimi" ifadesini ilk ortaya atan FETÖ, sahiplenen ise CHP'dir. Eğer gerçekten "Kontrollü Darbe Girişimi" varsa da "AKP-CHP-FETÖ beraber hareket ediyor" dememiz gerekmektedir. Böyle bir mantıktan başka sonuç çıkmamaktadır.
15 Temmuz'un siyasi ayağı ortaya çıkarılmazsa, bu boşlukta at izi it izine karışacaktır.
15 Temmuz darbe girişimini sulandırmak için her yol denenmektedir.
Buna fırsat vermeden suçluların tamamı net bir şekilde ortaya çıkarılmalıdır. Şu an ki manzara, maalesef eksik bir mücadele yapıldığını göstermektedir.
Yakalanan inkâr ediyor, yakalanmayan da kendini hala iyi gizliyor. Atılan adımlarda maalesef her iki tarafı da tatmin ediyor. 20 yıl önce Fethullah Gülen'le pozu olan futbolcu hapise giderken, 3-4 yıl önce Pensilvanya'da poz veren adamlar, AKP'nin yeni yönetiminde yeniden görev alabiliyor. İşte bu manzara "Kontrollü Darbe Girişimi" denilen sakızı CHP ve FETÖ ağzına veriyor.
15 Temmuz'un yıldönümü gelirken, 15 Temmuz şehitlerinin kemiklerinin sızladığını hissediyorum. Sızlamıyor diyen var mıdır?