KADİR İNANIR SEN YİNE ETEĞİ GİY İMRALI'DAN HABER BEKLE !

Yıldıray ÇİÇEK

PKK'lı Sırrı Süreyya Önder katıldığı bir televizyon programında (AB)(D)ullah Öcalan'a 5 kişilik bir sekreteryanın oluşturulacağını, bunun da 3 kişisinin belli olduğunu duyurmuştu. Başbakan yardımcısı Bülent Arınç bu açıklamaya anında cevap vererek "Öcalan'a sekretarya konusu doğru bir konu değil." demişti. Bülent Arınç bu açıklamayı Ekim ayının son haftasında yapmıştı.   Aynı Bülent Arınç geçtiğimiz günlerde de "14 seneden beri cezaevinde tek başına yaşayan, vereceği mesajların önemli hale gelmiş bir insanın ne zaman neyi söylediğini tespit etmek için bir kayda, bir sekreteryaya ihtiyacı olabilir." şeklinde açıklama yaptı. Pervane bile Bülent Arınç kadar dönmüyordur. Sadece bu konuda değil ki, adam her konuda böyle. Yaşından, başından da utanmıyor. Şöyle "özüm, sözüm bir olsun" diye bir niyet göstergesi de yok. Herhalde karakteri de buna müsait değil. Bir insan kendini bu kadar küçük düşürür mü? Öcalan alçağından öyle bir bahsediyor ki, sanırsınız iftiraya uğramış bir kader mahkûmu…   Bülent Arınç "14 seneden beri tek başına yaşayan" ifadesiyle Öcalan'a duygusallık oluşturmaya çalışıyor ve "mesajlarıyla önemli bir insan"  diyerek de Öcalan'ı yüceltiyor. Bülent Arınç, karakteri ve meziyetleriyle tam Recep Tayyip Erdoğan'a uygun bir isim. Çünkü özellikle bu ikilinin 'U' dönüşlerini takip etmekten insanın kafası dönüyor. Gerçi hiçbirinin birbirinden farkı yoktur. AKP zihniyeti içinde özü ve sözü bir adam bulmak mümkün değildir. Recep Tayyip Erdoğan AKP'yi kurduğunda ilk yaptığı açıklama 'İdamın kaldırılması" yönünde olmuştu. Recep Tayyip Erdoğan "İdamdan yana olmayız" dedi ve sözünde de gerçekten durdu.  "Türkiye'de idam cezası, ilk önce 2001'de savaş tehdidi ve terör suçları halleri dışındaki suçlar için kaldırıldı. 3 Ağustos 2002 de Savaş ve çok yakın savaş tehdidi hâllerinde işlenmiş suçlar hariç'' şartı ile kaldırıldı.. 2004'te ise tüm suçlar için kaldırılmıştır. 5218 sayılı kanunla tamamen kaldırılmıştır."  İdamın kaldırılması ile ilgili bu bilgiyi verirsek, AKP idamın kaldırılması konusunda 57.Hükümet zamanı muhalefet partisi olarak ve kendi iktidarında büyük rol alarak aktif olmuştur. Her adımında"Öcalan'ı nasıl kurtarırız" çabası vardı. Siz bakmayın ara sıra ahmak ve aptal idare etmek ve MHP hakkında kara propaganda yapmak için "Ben olsam APO'yu asardım!" cümleleri kurduğuna… Adam yüzyılın espiri ustası gibi… "Ben olsam APO'yu asardım!" demişti ve devamında "Ben sağ oldukça Öcalan'ın cezasında iyileştirme olmaz" demişti. Daha sonra "Öcalan'ın kaldığı oda standartların üzerinde. Başkalarının odaları 7.5 metrekareyken onunki 11 metrekare, ayrıca 40 metrekare de açık alanı var. Avrupa'dan gelenler bile kendilerine bu standartlar anlatılınca itiraz etmiyorlar. Öcalan'ın odasındaki televizyonu biz verdik. Yine yanına adam da verdik. Ama şimdi, kendi istediği isimler olmasına rağmen yanındakilerden rahatsız, gitmelerini istiyor. Ama sorun giderildi." açıklamalarıyla (AB)(D)ullah Öcalan'a nasıl sahip çıktığını söyleyende Recep Tayyip Erdoğan olmuştu. "Ben olsam APO'yu asardım!" esprisi yapan Recep Tayyip Erdoğan'ın yönetimindeki  AKP şimdi Öcalan'a sekreterya oluşturuyor. Yakında KaçAK Saray'da bir makam odası verirlerse de kimse şaşırmayacaktır. Öcalan Recep Tayyip Erdoğan'la yetki paylaşımdadır. Türkiye'yi yönetmede AKP kadar söz sahibidir. Eli kanlı teröristi bu noktaya getiren tek kişi Recep Tayyip Erdoğan'dır. Onbinlerce şehidimizin katili, gazilerimizin sorumlusu, Türk milletinin yaşadığı acılarda alçaklığın merkezi olan Öcalan'a İmralı'da resmen makam kurulmaktadır. Bu talep Murat Karayılan'dan "Eğer bu süreç ilerleyecekse Önder Apo'nun koşulları iyileşmeli ve dışarıdan gelen heyetlerle görüşebilmeli. Dışarısıyla irtibatı olmalı. Diğer taraftan yardımcıları ve sekreterleri olmalıdır. Ancak bu şekilde müzakere sürecini yürütebilir" şeklinde gelmişti. Bir kez daha  görüldüğü gibi PKK emrediyor,  AKP yerine getiriyor. AKP saflarından Öcalan'ın sekreteri olacak birçok isim vardır. Eylem ve söylemleriyle Öcalan'ın sekreteri olmayı hak eden o kadar kişi var ki, ama Kadir İnanır isimli şarlatanın bu manada çok istekli olduğu görülmektedir. Kürtlere ettiği zulümlerle de bilinen Öcalan için "Öcalan'ın bu süreçteki önemini kabul etmek zorundayız. O gerçekten kendi halkının önderi, lideri."diyen Kadir İnanır'ı Komser Şekspir filmdeki etekli haliyle düşünün çok yakışmaz mı bu sekreterliğe? Kadir İnanır, Cumhurbaşkanı görünümlü Recep Tayyip Erdoğan'a biraz kırgınmış... Kadir İnanır Öcalan'ın sekreterliğe atanırsa bu kırgınlıkta bitecektir. Kadir İnanır sen eteğini giy bekle, her an İmralı'ya yolculuk olabilir. Bu duruma sen ne dersin Bülent Arınç? Gerçi senin bir dediğin diğerini tutmuyor ki, bir şey desen ne önemi olacak? Yazar: Yıldıray ÇİÇEK

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.