Terör Öğütüyle Güvenlik Sağlıyormuş!

Yıldıray ÇİÇEK

Dört-beş gün önce tüm haber kanallarının alt yazı olarak duyurduğu haberde “Türk ordusu ve ABD’den ortak devriye” cümlesi yazıyordu. Bu haberi görünce acı acı güldüm.

Bu haberin içeriğinde de Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın “Bizim ABD ile beraber Münbiç’te yapmayı planladığımız, eğitimini tamamladığımız ve başlayacak dediğimiz ABD ve TSK unsurlarının müşterek devriyesi bugün saat 15.53’te başlamış bulunuyor.”  şeklinde verdiği bilgiler yer alıyordu.

Bu haberden dört-beş gün sonra çıkan başka bir haber ise niçin acı acı güldüğümün haklılığı oldu.

O haber başlığı ise “ABD-YPG ile paralel devriyede!” şeklindeydi.

Pentagon sözcülerinden Binbaşı Sean Robertson ise “ABD-YPG devriyesi” konusunda, adeta Türkiye ile dalga geçen şu açıklamayı yapmıştır: “Bu spesifik devriyeler için düzenlemiş bir takvim veya düzenlilik söz konusu değil. Bu devriyeler bize SDG’ye ve Türkiye’ye bölgenin güvenliğini sağlama imkânı tanıyacaktır.”

ABD, bölücü terör örgütü pkk’nın Suriye kolu ypg’ye tonlarca silah yardımı yapan bir ülkedir.

Hal böyleyken “Türk ordusu ve ABD’den ortak devriye” haberleri nedir?

“ABD hatasından döndü, terör örgütleriyle mücadeleye başladı” diyorsanız “ABD-YPG ile paralel devriyede!” haberleri neyin nesidir?

Türkiye terörle mücadelede büyük kararlılık gösterirken, şimdi ABD’nin tiyatrosunda niçin çelişkilere muhatap edilmektedir?

Biz zaten Suriye bataklığına Ahmet Davutoğlu’nun ABD politikalarına katkı sağlamak adına “stratejik derinlik” saçmalıkları yüzünden bulaşmadık mı?

Bugün ödediğimiz bedel ve yaptığımız mücadele ABD’nin bize bulaştırdığı pisliği temizlemek adınadır.

ABD’nin bölge hesapları için Suriye’ye el atmıştık, bugün ise Suriye odaklı birçok mesele Türkiye’nin başını ağrıtmaktadır.

Suriye’den bilinen 4-5 milyon insanın Türkiye’ye kaçarak gelmesi, Türkiye üzerindeki terör eylemlerinin oradan yönetilmesi ve görüldüğü gibi Suriye bataklığında ABD’nin Türkiye ve bölücü örgüt pkk’yı eşit görmesi içinde bulunduğumuz karmaşanın fotoğrafıdır.

ABD, terör örgütleriyle mücadele için Türkiye’ye silah yardımı yapmıyor. Silah yardımını dört parçalı sözde kürdistan’ı kurmak için Türkiye, İran, Irak ve Suriye’de terör eylemi yapan pkk’ya yapıyor.

Böyle bir kalleş ABD ile “müşterek devriye” açıklaması gerçekten izaha muhtaçtır. Suriye’de ABD yüzünden almadığımız külfet kalmamışken, ABD bize yine hangi külfetleri yaşatmak için sırtımızı sıvazlıyor?

Türkiye ile devriye pozu veren ABD, az ötede de pkk’lı teröristlere silah yardımı yapıp, onlarla beraber hendek kazıyor. Biz de bu manzarayı “Türk ordusu ve ABD’den ortak devriye” diye sevinç pozlarıyla karşılıyoruz.

MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli de bu duruma “Ne var ki, Türkiye’nin Menbiç’e obüs atışlarından sonra ABD ile YPG’nin Türkiye sınırında ortak devriyeye başladıkları da ortaya çıkmıştır. Görünüşe bakılırsa, ABD aynı anda hem Türkiye’yi idare etmekte, hem de PKK/YPG’yi kullanmakta, daha doğru bir ifadeyle korumaktadır. Bu yanlıştır, çifte standarttır, ikirciklidir, samimiyetsizliktir.” şeklinde tepkisini göstermiştir.

ABD’nin bu samimiyetsizliği karşısında Türkiye dikkatli olmalıdır. Türkiye özellikle son iki yılda, elinde ABD silahı olan binlerce teröristi hendeklere gömmüştür. Gömmeye de devam etmektedir. Bunun yanında askerlerimiz ABD’nin teröristlerin eline tutuşturduğu ABD üretimi silahlarla şehit yahut gazi olmuştur.

Türkiye bu yüzden ABD’nin sahte gülümsemelerine kanmamalı ve ABD ile ortak devriye terörle mücadele adına katkı sağlıyorsa kabul edilmelidir.

Dünyada terör örgütü pkk’ya bu kadar silah yardımı yapan ABD dışında başka bir ülke yoktur. Bu şartlarda Türk askerinin ABD ile devriye gezmesi demek, nerede pusuya düşürüleceğini bilmemek demektir. ABD, Türkiye’nin sırtına saplanan bir hançerdir.

Terör örgütleri pkk ve fetö’ye hizmet eden ajan Papaz’ın serbest bırakılmasından sonra ABD ile AKP arasındaki yumuşama belirtileri umarım bizi yine yanlış yollara sürüklemez. Çünkü ABD ile yol yürüyenin ayağına pislik bulaşmaması mümkün değildir.

Bölgenin güvenliğini terör örgütüyle sağladığını iddia eden bir ABD’nin akli dengesi ve karakterine ne derecede güven olur?

ABD başındaki bir deliyle dünyayla dalga geçiyor, olan da dünyanın huzuruna ve can güvenliğine oluyor.

Sanırım Amerika kıtasının Kristof Kolomb tarafından keşfi, yüce Allah’ın kötülükler karşısında doğrular için bir imtihanıdır.

Türkiye bu sınav karşısında geçmişte çok başarılı sayılmaz. Ama bu saatten sonra ABD kötülüklerine karşı bu sınavı başarıyla geçmenin tam zamanıdır.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.