1 Kasım 2015 seçimleri sonrası FETÖ’nün ana kumandada oturduğu, solun her türlü destek verdiği bir “MHP’yi ele geçirme operasyonuna” şahit olmuştuk. Bu operasyonda baş figüran, MHP’de tekrar milletvekili adayı yapılmayan Meral Akşener’di. Yardımcı oyuncular da aynı ona benzer durumda olan, tekrar MHP’de milletvekili yapılmayan ya da yapılıp tekrar seçilemeyen kişilerden oluşuyordu. Cihan Paçacı, Müsavat Dervişoğlu, Metin Ergün, Koray Aydın, Lütfü Türkkan vb. gibi isimlere bakın bakalım MHP’de bulamadığını Meral Akşener’in hangi siyasi omurgasında, ideolojisinde bulmuşlardır?
Bunlar şimdi Meral Akşener’in ana kadrosunu oluşturuyor, MHP’ye de en çok şimdi bunlar hakaret ediyor.
Oysa MHP, bunlara iyilikten başka hiçbir şey yapmamıştı.
Bunlara benzer makam, mevki, koltuk kaygısı taşıyan birçok kişi de 1 Kasım sonrası MHP üzerinde yaratılan rüzgâra kapılıp bunların peşine takılıp gitti. Kimi de son anda oynanan oyunları gördü ve gitmekten vazgeçti, kimi ise gidip yaşananları bizzat içlerinde gördükten sonra MHP’ye geri döndü.
CHP, HDP ve FETÖ tarafından kullanılan bunlar ya dağılma sürecini yaşayacaklar ya da üst aklın bunlara vereceği göreve göre ömürlerini biraz daha uzatacaklar. Zaten ihanet ilişkilerini görenler de bunları teker teker terk ediyor.
MHP’yi sözde idealist kavramlar üzerinden eleştirip, CHP’nin, PKK’nın, FETÖ’nün yancısı olmak da bunların kabiliyeti oldu. 16 Nisan referandumunda, 31 Mart ve 23 Haziran’da yenilenen İstanbul seçimlerinde PKK’nın siyasi uzantısı HDP ile ittifak yaptıkları halde utanmadan, yüzleri kızarmadan hâlâ MHP’ye laf yetiştirmeye çalışıyorlar. HDP ile ittifak yapma alçaklığı kadar başka bir alçaklık olmayacağına göre, bunlardaki yüzsüzlük boyutunu siz hesap edin…
Eşkıyalarla, haydutlarla, teröristlerle iş birliği yapıp, bir de utanmadan dün ekmeğini yedikleri, suyunu içtikleri ve geçmişte konakladıkları MHP’ye “Bir kişiye, beş kişi saldıran haydutlardan, ne milliyetçi olur ne de adam olur. Siyasetçi yetiştireceğine, haydut yetiştiren zihniyetten, ne milliyetçi olur ne de adam olur. “diyebiliyorlar.
İttifak yaptıkları terörist yetiştiren HDP’yi “Kürtlerin siyasal temsilcisi gören” Meral Akşener, MHP’yi haydut görüyor. Siyasi ahlaka ve vefaya bakar mısınız?
Konya’da Doğanhisar Belediye Başkanı MHP'li İhsan Öztoklu'yu senin partinin mensubu alçaklar öldürmedi mi?
Geride gözü yaşlı bir eş, iki tane yavruyu yetim bırakan, İP’li haydutlar değil miydi?
MHP camiasında sizin tarafınızdan öldürülen bir belediye başkanı varken, namussuz paylaşımlar, ahlaksız konuşmalar yüzünden kendi safınızda dayak yiyenlerin yediği yumruğu sayacak kadar mı küçüldünüz?
MHP’ye ahlaksızca sıfat takmayı bırakın!
Yahu siz kendi istişare toplantınızda Gençlik Kolları Genel Başkanı'nızın “burnunu kıran” haydutlar değil misiniz?
MHP’yi ele geçirmeye çalıştığınız tarla kongrelerinde size desteğe gelenlere yumruk atan haydutlar siz değil misiniz?
Kandırılıp, o tarla kurultaylarına getirilen ülkücülere “Bir sürü gerizekalı” diye hakaretler eden sen değil miydin Meral Akşener?
PKK-HDP karşısında süt dökmüş kedi gibisiniz… Hatta onlarla ittifak yaptığınız yerlerde kazandık diye zafer naraları atıyorsunuz. Söz konusu MHP olunca da ne edebiniz kalıyor, ne ahlakınız…
HDP’li Fatma Kurtulan “İYİ Partililer, içinde bulunduğunuz ittifaka, HDP ve PKK'ya içinde gönül vermişlerin de olduğu insanlar oy verdi. Şu an koltuklarınızda HDP'nin oylarıyla oturuyorsunuz.” dediğinde ağzını açıp cevap dahi veremeyip, hatta o konuyu bile nasıl olduysa MHP lideri Devlet Bahçeli’ye “Bahçeli'nin yeni kurbanı Fatma Hanım.” cümlesiyle bağlayıp, PKK’lı Fatma’ya “Fatma Hanım”yumuşaklığı gösteren Meral Akşener, sen PKK’nın elinde mi yoksa FETÖ’nün elinde mi esirsin?
Söyle de muamelemiz ona göre olsun…
Gerçi FETÖ’cü deniliyorsun, PKK ile her türlü iş birliğini yapabildiğini de gösterdin… Bunun sebebi her iki terör örgütünü de ABD’nin yönlendirmesi olmasın?
Terörist yetiştiren HDP ile ittifak yapıp, şehit ve gazileri olan milliyetçi-ülkücü harekete “Haydut” demek, şerefsizliği de aşan bir söylemdir.
Meral Akşener, 7 Haziran 2015 seçimlerinde milletvekili adayı gösterilirken, seçimlerden önce MHP lideri Devlet Bahçeli'yi "Devlet Bey tam bir Adanalıdır. Adanalıların sohbetleri muhteşemdir. Devlet Bey de çok hoşsohbettir. Fevkalade mizahi bir tarafı vardır. Gençleri çok sever. Samimi ve inanmış bir demokrattır. Son derece yardımseverdir ama yardımlarını gizli yapar. Çok iyi de bir stratejik akla sahiptir. Satranç oyuncusudur, hep 5 hamle sonrasını görür. Bazı şeyleri göze alır, ama demokrasinin yanında durur. Partiye zarar getirecek bir şey Türkiye'ye faydalıysa, onu yapar. Rastgele konuşmaz. Çok edeplidir. Çocuğu yaşında birini de ceketini ilikleyerek karşılar. Devlet Bey'i kamuoyuna doğru düzgün anlatamamamız bizim eksikliğimizdir. Devlet Bey ile daha rahat ve sükûnet içinde çalışılıyor. Fikirlerimizi çok rahat ifade edebildiğimiz biri. " (3 May 2015/Haber Türk) şeklinde övüyordun. Ama 1 Kasım 2015 seçimlerinde seni aday yapmadı diye nasıl bir nefret dolduysan ya da seni nasıl bir projede figüran yaptılarsa PKK ile iş birliğine kadar sürüklendin…
MHP’de milletvekili, TBMM Başkanvekili iken PKK’lı Demirtaş’a “Ey gafiller, Abdullah Öcalan'ın heykelini yapacakmışsınız. Yapın da görelim. Heykeli yapan o elleri kırarız. Bu irade o elleri kırar " diye bağırırken, CHP ve HDP yancısı olarak kurduğun partinde de defalarca PKK’lı Demirtaş’ın serbest bırakılmasını istedin. Aranızda o kadar sevgi bağı oluşmuş ki, terörist Demirtaş 31 Mart seçimleri öncesi cezaevinden yaptığı açıklama ile HDP seçmenine “CHP ve İYİ Partiye oyunuzu verin” çağrısında bulunmuştu.
Bu ilişkilere bakarak tekrar tekrar söylüyorum Meral Akşener; ekmeğini yediğin, suyunu içtiğin MHP’ye “Haydut” deme edepsizliğini bırak da, teröristlerle bu derece sıcak ilişkiyi nasıl kurdun, onu Türk milletine anlat…
Sana ve genel başkan yardımcılarına, bölücülükte HDP ile yarışma görevini kim verdi?