Yazıma, Yazar Ufuk Sarıoğlu'nun şu sözleri ile başlamak istiyorum: "Taş yerinde ağırdır, sen ağır ol ki değerin kıymetin olsun. Onurunu iki kuruşa feda etme, kula minnet etme, istenmediğin yerlerde görünme. Beş paralık adamların ardından gidip davana ihanet etme."
Ülkemizdeki ve bölgemizdeki vahim gelişmeler, MHP'nin varlık ve varoluş sebebini daha da önemli kılmaktadır. İşte bu nedenlerdendir ki MHP, gerek siyasette var olma, gerekse parti siyaseti ve Milliyetçi-Ülkücü ruhu ile sadece Türkiye'nin değil, Türk Dünyasının da, İslam aleminin de son şansıdır.
Aynı odaklar, şimdi de MHP de bir kaos istiyorsa, sebebi ne olabilir? Hilal'i mahcup etmemek gibi bir misyonu asla reddetmeyen bilakis bundan onur duyan Milliyetçi-Ülkücülerin, böyle bir ortamda dağınık olmak, ayrı gayrı baş çekmek, dostu üzüp düşmanı sevindirmek gibi lüksleri olabilir mi? Ne dersiniz?
Milliyetçi olduğunu söyleyen bazı kesimlerin MHP ve Ülkücü düşmanı CHP, HDP ve İYİ Parti ile işbirliği yapması, Türk milletini derinden yaralıyor.
MHP ülkenin normalleşmesi, huzura kavuşması ve etrafımızı saran hain kuşatmayı biran önce aşabilmesi için, Cumhur İttifakı ülke ve millet düşmanlarını çok rahatsız etti.
MHP ve Ülkücülere düşmanlığı varlık sebebi sayan kesimlerin, yalan, iftira, hakaret ve fitne üretme çabaları ibret veren boyutlara ulaştı. Özellikle sosyal medyadan kin ve nefret kusuyorlar.
CHP, İpi-İpsizi, PKK'nın siyasi uzantısı HDP ve ömrünü Ülkücü düşmanlığı ve Milliyetçileri hedef göstermekle geçirmekle geçirmiş olanlar ile tam bir işbirliği halinde MHP'ye, Bilge lider Devlet Bahçeli'ye ve Ülkücü kardeşlerimize karşı amansız bir fitne kampanyası başlattılar...
Kendini Ülkücü ve Milliyetçi olarak tanıtan bazı kesimlerin de bu zillet ittifak cephesiyle tam ve kesintisiz bir işbirliği içine girmesi, nasıl bir ihanet kumpası kurulduğunu ibret verecek biçimde belgeliyor.
Bilge Lider Devlet Bahçeli düşmanları, gösterecekleri bir hüneri olmadığı için ülkücüleri aşağılayarak ve ülkücüler üzerinde fitne, dedikodu yaratarak ve yayarak yükselmeye çalışıyorlar. Bu bozguncuların çırpınışı son çırpınışlardır. Hak ettikleri yerde yerlerini alacaklardır.
Düne kadar, Bilge Lider Devlet Bahçeli'nin önünde eğilenler, ceketini ilikleyenler, kapısında bekleyenler, fotoğraf çektirmek için sırada bekleyenler, elini öpmek için birbiriyle yarışanlar.. Ne acı tecellidir ki, hepsi birden düşman kesildiler.
Bunların alayı Bilge Lider Devlet Bahçeli düşmanlık alanında buluşmuşlar, şefleri nezaretinde çok güzel nağmeler, şarkılar, türküler söylüyorlar.. Ama söyledikleri de bir çekirdek kabuğunu doldurmuyor. Çünkü bunların derdi MHP ve Dava değil. Bunların deri Devlet Bahçeli...
Yatıyorlar-kalkıyorlar Devlet Bahçeli.. Sonra da bir bakıyorlar ki, Bilge Lider Devlet Bahçeli ne dediyse hep haklı çıkıyor. Ne yazık ki, bunlar koro halinde, kırık plak gibi hep o şarkıyı söylüyorlar! Devlet Bahçeli Düşmanlığı! Devlet Bahçeli kadar Başınıza taş düşsün.
Evet dün Başbuğ Alparslan Türkeş'e ne yapıldıysa, ne söylendiyse aynısı bugün MHP Lideri Devlet Bahçeli'ye bu kişiler tarafından söylenmektedir. Ama unutmasınlar ki; bu çirkin, arsız, vefasız ve nankörlerin siyasette iki yakaları bir araya gelmeyecektir. Çünkü bunlar beddualıdırlar.
Bunlarda ne inanç, ne dava vardır. Yeter ki, MHP tökezlesin, yeter ki, Bilge Lider Devlet Bahçeli yıpransın. Tek dert ve hedefleri budur...
Liderimizin başımızın üstünde yeri var! Ne yaparsanız yapın.. Allah size nasip etmez.. Çünkü niyetiniz halis değil, düşünceniz doğru değil, bakışınız yanlış, yürüyüşünüz hep hedefsiz. Siz ve sizin gibiler hep nefisiniz için bağırıyorsunuz ve nefsiniz için yürüyorsunuz!..
Oklarınız diğerlerinin okları gibi, oklarınız diğerlerinin hedefi gibi.. Sizin onlardan ne farkınız var ki? O attığınız oklar MHP'ye ve Bilge lider Devlet Bahçeli'ye yetişmez, çünkü liderimizin sahibi, koruyucusu Yüce Rabbimizdir... Attığınız oklar, size döner ve de dönüyor.
Zakir TERCAN