MHP, yapılan yanlışlara ne kadar sert ve taviz vermez şekilde karşı çıktıysa, doğru ve haklı olana da aynı kararlılıkla destek veriyor.
Ülkemiz bir beka sorunu yaşarken, siyasi hesaplar yapılamaz. Yeni bir İstiklal harbi veriyoruz. Belli bir kesim planlı ve kasıtlı biçimde MHP'ye saldırılarını kesintisiz biçimde sürdürdüğünü hayretle izliyoruz.
Özellikle CHP sözcüleri ve ipi kopuklar yalan, iftira ve karalamada tam bir yarış içindeler. Cumhur ittifakı karşısında taca çıkmış olmanın da kızgınlığı ile kendilerini kaybetmiş durumdalar.
Bu güruha bir defa daha hatırlatalım: MHP için ülkenin varlığı, birliği, güvenliği ve geleceği her şeyden önce gelir. Bunu da çok veciz biçimde, "önce ülkem" diyerek ifade etmiş, programına yazmış ve bütün dünyaya ilan etmiştir.
MHP'nin duruşu bu kadar net, siyaseti bu kadar berrak, yaptıkları bu kadar açık ve kesin olmasına rağmen, hâlâ neyin peşindesiniz?
MHP doğru bildiğinden hiç şaşmadı. Dün ne söylediyse bugünde onu söylüyor. Muhalefet yapmak başka bir şeydir, ülkenin felaketine seyirci kalmak başka bir durumdur.
MHP'nin basit siyasi hesaplar, küçük menfaatler için ülkenin bölünmez bütünlüğünü feda edebileceğini zannedenler gaflet içindedir.
Konu vatan olunca, konu millet olunca, konu devlet olunca irademiz katı ve kesindir. Bu uğurda taviz yoktur, teslimiyetin esamisi okunmayacaktır.
Milliyetçi Hareket Partisi menfi, kötü ve uğursuz niyetlere karşı devletiyle, milletiyle yan yana, omuz omuzadır. Milli uzlaşma ve ortak akılla biriken meselelerin üzerine gitmek zorunluluktur. Onun için diyorum ki: Ne mutlu MHP'li olanlara...
Zakir TERCAN