Mersin İdmanyurdu - Trabzonspor Maçı Soyunma Odaları

SPOR Toto Süper Lig takımlarından Mersin İdmanyurdu, sahasında oynadığı maçta Trabzonspor'u 3-2 mağlup ederken, her iki takımın teknik direktörleri karşılaşma hakkında değerlendirmede bulundu.

Mersin İdmanyurdu Teknik Direktörü Bülent Korkmaz, "Uzun bir aradan sonra galibiyetle tanışmak beni, oyuncuları, taraftarı, şehri çok memnun etti. Gerçekten iyi oynadık, özellikle ilk yarı. Takım halinde savunmayı çok iyi yaptık. İkinci yarı 10 kişi kaldıktan sonra zorlandık. Trabzonspor'un uzun boylu oyuncuları vardı ve duran toplar bizim için tehlikeydi. 11-11 olsa böyle olmazdı. Kenardan yapılan ortalarda etkili oldular. Takımın gelişme kaydetmesi, çalıştığımız takım savunması, çalıştığımız her şeyi yapmaya çalıştılar. Eksik yönlerimiz var ve bunu geliştirmemiz lazım. Bazı oyuncuların o gelişim içinde olması gerekir. Bu maç fedakarlık ve özveri maçıydı. Oyuncuların hepsi o fedakarlık ve özveriyi gösterdi. Teşekkür ediyorum. Bu maça sevinilecek ve unutulacak çünkü önümüzde Gaziantep daplasmanı var. Lig uzun ve her maçtan kaç puan çıkartırsak bizim için avantaj olacak. Pedriel'i çıkaracaktım. Nurullah'ı sola alacaktım, çağırdık ama yetişemedim maalesef. Bu bazen benim başıma geliyor. Bazı takımlarda da geldi. 2 dakika daha olsa belki o olay olmayacaktı. Futbolda bunlar oluyor. 10 kişi kaldıktan sonra oyunu nasıl kurtarırıza bakıyorum. Oyuncular da o psikolojide oluyor. Eksik yanlarımız olacak ama önemli olan galip gelmek" dedi.

Trabzonspor Teknik Direktörü Şota Arveladze, "Nerden başlayacağım bilmiyorum. İyi başlangıç yaptık, derbi kazandık. Bizim elimizde olmayan gelişmeler oluyor. Kulübün içinde ve dışında. Başkalarını suçlamak istemiyorum. Benim için önemli olan kulüpte olmak ve savaşmak. Doğruyu zamanında yapmak. Bir saniye bile geç kalmamak önemli. Neden bu kadar şanssızız? Futbolculara soruyorum, 'Niye bu kadar kolay verebiliriz?' Hakemlere soruyorum, 'Nedir bu hal?' 11 santim ters görmek? Birini suçlamak yanlış olur ama geçmiş 3 haftada net şeyler var. 1 metre ofsayt olmayan, penaltı olmayan durumlar var. Bu kararlar bizi bu duruma düşürüyor. Buradan çıkmak kulüp olarak çok önemli. Ben her türlü savaşı veririm. Çünkü takım pozisyona giriyor, oynuyor, kafayı sokuyor, orta yapıyor, direğe çarpıyor. Bir pozisyon geliyor gol oluyor. Bu futbolun özelliğinde var ama bu savaşı vermeye hazırım. En önemlisi kulübün geleceği. Başkan ve yönetim hangi kararı verirse ona hazırım. Kolay bırakan birisi değilim. Zorla vermiyorlar, zorla almak istiyorum. Onları zorla alacağız. Ben her türlü savaş etmeye hazırım. Bu kulübün karar verenleri var. Ben çok zenginim. O kadar sevgiyi hiçbir yerde alamazsın. O yüzden, kayıp sadece o olmasın diye. Başkan ve yönetim ne karar alırsa ona hazırım. Bir hoca kulüpte otorite yaratmalı değil mi? Kaç hoca değişti. Kimsenin otoritesi yok muydu? Çok merak ediyorum. Birisi dünya kupasından gelen, birisi dünya kupasından üçüncü gelen, birisi beşinci gelen, birisi efsanesi. Trabzonspor'a bilinmeyen hoca gelmeyecek. Bir sürü yolları var. Moral bozan oyuncular var. Ben gelmiyorum, moralimiz bozuk. Ben oynamıyorum, moralimiz bozuk. Onun için çok zor. Hiç bir şey değişmedi. En kötüsü de bu. Birleşemiyoruz, istemiyoruz demek. 5 hafta içinde de değişmedi. Geçen sene de değişmedi. 3 sene önce de değişmedi. Verilmeyen ceza çok güzel bir kelime. Nedir verilmeyen ceza? Türkiye'de çalıştığım 6'ncı sene oluyor. 5 kişiyi kadro dışı mı bırakalım? Her kötü oynayan takım 5 kişiyi kadro dışı bırakıyor ama yine kötü oynuyor. Hangisi doğru? 'Yemeğe çıkalım' diyorlar. Takımın birleşmesi için yemeğe çıkıyoruz. Her gün 3 defa yemek yiyoruz kulüpte hiç birşey değişmiyor. Soyunma odasında bir şey oluyor. 20 sene yaşadım soyunma odasında. Benden fazla kim girmiş soyunma odasına? Birisini kesiyoruz sonuç yine aynı. Demek ki gerçek bir değişme lazım. Geldiğim günden beri bunu söylüyorum. Bu kulüp bir kişiye bağlı değil. Herkes Trabzonspor'a bağlı olacak. Ne demek kulüp bana bağlı? Bunu değiştirmeye çalışıyoruz. Biz birileriyle kavga etmeye gelmedik. Erkan kendisi gelmek istedi. Mehmet Ekici gelmek istedi de, 'Gelme' mi dedik? Herkes gelmek istiyorsa herkes gelsin. 1 aydır Mehmet Ekici sorunu yaşanıyormuş. Yalan. Yalan yaşamıyoruz. Mehmet Ekici'yle 8 defa konuştum. 'Oğlum ne istiyorsun?' dedim. 'Bu kulüpte kim ezildi' dedim. Benim konuştuğum herşey balon. Bakış değişik. Onur burada değil. Onur'un oynamadığı için morali bozuk. Bu kulübün kaptanı olan ve bu kulübü taşıyan Onur, 2'nci defa maçtan 1 gün önce antrenmanda sakatlanıyor. Trabzonspor'u taşıyan Onur, 'Oynamıyorum. Moralim bozuk' diyor. Birinci olabilir. Sakat olabilir. 2 hafta önce hazırlık maçı oynadığımızda hiçbir şeyi yoktu. 1 gün önce Esteban dönüyor, oynuyor. Onur, 'Ben sakatım' diyor. Bu, 'Moralim bozuk' demek. Onur'u mu suçlayacağım bugün. Mehmet'i mi suçlayacağım gelmedi diye. Erkan'ı mı suçlayacağım buraya geldi diye. Bunu değiştirmeye çalışıyoruz. Birisi, 'Şota sana mı kaldı?" diyebilir. Bir çizgileri var. Bu maça ve sonuca bağlı çizgi değil. Bu kulübe ve şehre bağlı. Ben ona daha fazla üzülüyorum. Kulübün içinde ve dışında gördüklerim beni üzüyor. Trabzonspor Allah korusun ama 5'nci ligde de Trabzonspor olur, Şampiyon olurken de Trabzonspor olur. Bunu her yerde gördük. En önemli kulüptür. Kulübün ayakta kalması önemlidir. Herkesi geldiğim günden bu yana bu görüşe davet ettim" diye konuştu.

FOTOĞRAF