KIBRIS TÜRK KÜLTÜR DERNEĞİ: "TSK'ne BAŞARILAR DİLERİZ"

TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİNE BAŞARILAR DİLERİZ

Türkiye'nin güney sınırında, Doğu Akdeniz’e kadar uzanacak bir terör koridoru oluşturma planı yıllardır adım adım ileriye taşınmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti devleti ve Türk milleti bu planın oluşturulmasına ve Türkiye’nin güney sınırında bir PKK/PYD terör devleti kurulmasına ne pahasına olursa olsun asla izin vermeyeceğini her platformda dile getirmiş, gerekli uyarıları her gelişme aşamasında yapmış ve bunu bir güvenlik, bir beka sorunu olduğunu bütün dünyaya duyurmuştur.

Türkiye’nin bütün barış yollarını denediği, gerekli görüşme süreçleriyle diplomasi yöntemini kullandığı aşamalarda hep oylama taktiklerine başvurulmuştur. Türkiye Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı harekâtlarında Güney sınırında bir terör koridoruna asla izin vermeyeceğini ortaya koymasına rağmen, oyalama taktikleriyle zaman kazanılarak PKK/PYD terör örgütüne on binlerce TIR dolusu en modern gelişmiş ağır silah ve lojistik destek sağlanarak terör koridoru için zemini yaratılmaya çalışılmıştır. Diplomasi, müttefiklik ilişkileri ile sonuç alınamayacağı gün gibi ortaya çıkınca artık zorunlu ve gerekli hale gelmiş olan Barış Pınarı Harekâtı başlatılmış ve başarıyla sürdürülmektedir.

Türkiye’nin başlattığı Barış Pınarı Harekâtı, HAKLI, MEŞRU, GEREKLİ olan ve Birleşmiş Milletler (BM) Sözleşmesi’nin 51. madde hükümlerine tam anlamıyla uygun meşru bir harekâttır. Hukuk açısından meşruiyeti tartışılamaz harekâta karşı Türkiye üzerine siyasi hesapları ve ulusal çıkarları olan devletlerin karşı çıkışları, eleştirileri ve tepkileri açısından bir haklılık ve meşruiyet kesinlikle söz konusu değildir.

BM anlaşmanın hiçbir hükmü BM üyelerinden birinin silahlı bir saldırıya, teröre, müdahaleye maruz kalması durumunda meşru müdafaa hakkını kullanmayı yasaklamamaktadır. Bugün Barış Pınarı Harekâtı’na karşı çıkan devletler “Türkiye’nin haklı güvenlik endişelerini anlıyoruz” derken samimi olmadıklarını ve gerçeği ifade etmediklerini ortaya koymaktadırlar.

Barış Pınarı Harekâtı sivilleri koruyan, evlerinden, yurtlarından edilen ve vahşet yaşatılan Suriyelilere huzur, güvenlik ve barış getirme yolunda ilerlerken, oluşturulmaya çalışılan terör koridorunu yok etmek, bölgeye barış ve huzuru getirmek amacıyla başlatılmıştır. Barış Pınarı Harekâtı, terör örgütü YPG/PKK'nın baskısı sonucu yerlerinden edilen ve bir daha evlerine dönemeyen Suriyelilere hiçbir ayırım gözetmeden umutlu yarınları inşa edecek bir süreci başlatmıştır. Bu süreç terör örgütünü çökertme, sivil halkı yüceltme, geleceğini güvence altına almayı sağlayacak bir süreçtir.

2 Barış Pınarı Harekâtı’nı hiçbir haklı gerekçe olmadan suçlamaya, eleştirmeye kalkanlar, Kıbrıs Türk Halkını Rum-Yunan soykırımından kurtaran, vahşet/katliam yerine, huzur, güven ve barış sağlayan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devletinin siyasi coğrafyasını oluşturan, Türk halkını bugünlere ulaştıran Kıbrıs Barış Harekâtı’nı eleştirme gafletine düşenleri en ağır şekilde kınıyoruz.

Kıbrıs Barış Harekâtı’nı eleştiren kişi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı sıfatını taşıyorsa Halkımıza ve Türkiye’ye karşı çok daha ağır ve asla affedilemez bir töhmet altına girmiştir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni ve Kıbrıs Türk Halkını temsil etme niteliğini kaybetmiştir.

Türkiye için sınır güvenliğini sağlamak, terör koridorunu önlemek ve bir BARIŞ KORİDORU oluşturmak, Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin ulusal çıkarlarını korumak ve Kıbrıs uyuşmazlığında ve Kıbrıs Türk Halkının hakları açısından belirleyici etkileri olacak yaşamsal önemi olan bir harekâta karşı çıkmak ve Suriye’nin toprak bütünlüğünü korumak amacıyla yapılan harekâtı eleştirmek sağlıklı ve ulusal çıkarlarımızı savunan bir davranış değildir.

Böylesi önemli nitelikleri olan Barış Pınarı Harekâtı’nın başarıyla devam etmesini, hedeflerine başarıyla ulaşmasını temenni eder, Türk Silahlı Kuvvetlerinin sürdürdüğü harekâtı önemsiyor ve destekliyoruz.

 KIBRIS TÜRK KÜLTÜR DERNEĞİ YÖNETİM KURULU