Olcay Kılavuz'dan sert tepki: Hesap Sorulacak!

Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Genel Başkanı Olcay Kılavuz'un Bildirisi :

DOĞRU SARSILSA DA ASLA YIKILMAZ

Yurt genelinde uzun bir süredir devam etmekte olan öğrenci konsey seçimleri, üniversite öğrencilerinin temsili noktasında önemli bir işlev görmektedir. Üniversite öğrencilerinin, eğitim ve sosyal ihtiyaçlarını savunmayı gaye edinen öğrenci konseyleri, yeni ihtiyaçların ortaya koyulması çerçevesinde aktif rol üstlenmektedir.

Türkiye’de tüm üniversitelilerin konsey başkanlarının oylarıyla belirlenen Ulusal Öğrenci Konseyi Seçimleri beş yıldır yapılmamaktadır. Mevcut mevzuata göre iki yılda bir yapılması gereken seçimler geçerli hiç bir beyan olmaksızın, tüm hukuk normları çiğneyerek sürekli ertelenmektedir. Her fırsatta milli iradeden dem vuran mevcut iktidar, siyasi hesaplar adına üniversite öğrencilerinin iradesini hiçe saymaktadır. Mevcut iktidar, konsey başkanlıklarını gasp etmek için para dağıtmaktan, tehdit ve şantajdan geri durmamaktadır. Hatta ve hatta dönem dönem öğrencilerin aileleri üzerinden baskı kurulmaya çalışılmakta, aile fertleri; iş vaatleri veya işten çıkarma tehditleri ile karşı karşıya bırakılmaktadır. Tüm bürokrasi siyasi iktidarın talimatıyla öğrenci konseyleri için seferber edilmekte, bakanında rektörüne, il parti başkanından belediye başkanına kadar iktidarın tüm gücü öğrencilerin üzerine taarruz etmektedir. Ülke genelinde devam eden öğrenci konsey seçimlerinde bunlara benzer birçok olumsuz hadise cereyan etmektedir. AKP’nin tüm çirkef oyunlara rağmen kazanamadığı üniversitelerde seçimler iptal edilmektedir. Son olarak, Kocaeli Üniversitesi Umuttepe Yerleşkesi Prof. Baki Komşuoğlu Kültür ve Kongre Merkezi’nde 11.01.2017 tarihinde tekrar edilen öğrenci konseyi başkanlık seçimi istenmeyen hadiselere sahne olmuştur.

Kocaeli Üniversite’sinde 24.11.2016 tarihinde gerçekleştirilen seçimlerin Ülküdaşlarımız tarafından kazanılmasına karşın üniversite yönetimi seçimleri iptal etmiştir. İptal edilen bu seçimlerin hiçbir hukuki dayanağı olmaması ve üniversite yönetiminin bu karara dair resmi açıklama dahi yapmaması akıllarda soru işareti bırakmaktadır. Bu durum demokrasinin temel ilkelerine ve Kocaeli Üniversitesi öğrencilerinin iradesine açık müdahaledir. Hukuksuz iptal kararına rağmen sağduyulu bir tavır sergileyen arkadaşlarımız, yenilenen seçimlere iştirak etmişlerdir. Bu seçimlerde arkadaşlarımızın propaganda yapmaları engellenmiş, seçim esnasında basın mensupları salon dışına çıkarılmış, seçimlerin üniversite öğrencileri tarafından takip edilmesinin önüne geçilmiştir. Adeta, kapalı kapılar ardında yapılan kirli pazarlıkların sonucunda, konsey başkanlığı birilerine peşkeş çekilmiştir.

Bu kirli hesaplara boyun eğmeyen Ülküdaşlarımız, demokratik tepkilerini göstermiş, öğrenci arkadaşlarının iradelerine sahip çıkmış ve seçimleri protesto etmişlerdir. Her zaman olduğu gibi konsey seçimlerine gölge düşürmek isteyenler ve konsey başkanlıklarını usulsüzce ele geçirmeye çalışanlar istenilmeyen hadiselerin ortaya çıkmasına sebep olmuşlardır. Hukuksuz seçimlere, iradelerinin gasp edilmesine karşı çıkan Ülküdaşlarımızın maruz kaldığı çirkin muamele kabul edilemez. Bu çirkin muameleyi Ülküdaşlarımıza reva gören şahsiyetsizlerin ismi hafızalarımızda yer edinirken; demokrasi dışı, baskıcı ve ahlaksız zihniyet er ya da geç hesap verecektir.

Bakanların, milletvekillerinin, yerel yöneticilerin ve üniversite yönetimlerinin müdahaleleriyle karşılaşmalarına rağmen, her türlü göreve talip olan, Türk gençliğine hizmet yarışında en önde saf tutan Ülküdaşlarımızın yaşadığı sıkıntıların hesabı, bu ahlak yoksunu hilekârlardan sorulacaktır. Bu namert baskılarla Konseyleri kazandığını sananlar açıkça yanılgıdadırlar. Zira zafer Hakk yoldan ayrılmayan, yalnız Hakkı tutup sadece Hakkın önünde eğilen Ülkücülerindir !

Hak ve hukuk yolunda verdikleri demokratik mücadelelerden dolayı başta Kocaeli Üniversitesi’ndeki Ülküdaşlarım olmak üzere, tüm Ülküdaşlarımla iftihar ediyor, hepsine en kalbi selamlarımı ileterek, asla yalnız olmadıklarını ifade etmek istiyorum. Kalbi Türk İslâm Ülküsü ile çarpan bir Ülkücü olarak, her zaman ve her şartta imkansızlıkları imanlarıyla aşan ve yenilgi nedir bilmeyen Yiğit Ülküdaşlarımlayım.