AKP’Yİ SADECE MHP İNDİREBİLİR!
-Ülkücü Hareket’e Son Çağrı-
Mustafa ÖNDER
Önce birkaç tespit yapalım:
AKP icadı “modern DGM”ler Sulh Ceza Hâkimlikleri, Türkiye’de adalet ve hukuku katlediyor. Şirket basıyor, gazete ve televizyon kapatıyor.
Dalkavukluğun zirvesine çıkmış Star’ın tetikçi yazarı, kararı veren hâkim ve savcının Ülkücü olduğunu söyleyecek kadar yavşaklaşmış!
Rezilliği üzerinden atmak istiyorlar, anladık da, peki bu sözde Ülkücü hâkim neden AKP’li kayyumları atamış?
Geçelim...
Devlet, “Halkın yüzde 52'sinin oy verdiği bir kişiye kendi partisi dahi bir laf edemez, etmemelidir. Cumhurbaşkanlığı Sarayı'ndan daha lüks oteller var. O binanın bilmem ruhsatı yok... Lan git...” diyecek kadar aklını yitirmiş, sarayın yanaşma dalkavuklarına bırakılamaz.
Geçelim...
Millet parasıyla AKP köpekliğine soyunan TRT’de yayınlanan “Fetret” diye güya bir “belgesel”de Ülkücülerden faili meçhulleri işleyen “çete” diye söz ediliyor. Burada da Avni Özgürel gibi devşirmeler konuşturuluyor.
Geçelim...
Büyük ihtimalle “bunamış” olan eski CHP’li, yeni Kürtçü HDP Gaziantep milletvekili Celal Doğan, “PYD teröristse o zaman kurtuluş savaşı vermiş tüm halklar da teröristtir.” diyerek Türk milletine hakaret ediyor, PKK’yi kurtuluş savaşı veren mazlum olarak gösteriyor!
Geçelim...
Arap devşirmesi bir yobaz yazarın, “Erdoğan halife olacak, Ak Saraydaki odalarda hilafet temsilcilikleri açılacak” diyebildiği noktaya geldik.
Geçelim...
92 yaşına giren Cumhuriyet’i “reklam arası” olarak gören kafa AKP’dir.
Gazete basan, gazeteci döven gerici yobaz kafanın AKP’li eski polis olduğu devirdeyiz.
Bunu da geçelim...
İktidarı kaybeden hırsız tayfası, “1 Kasım’dan sonra hepsinin hesabını soracağız” diye milleti tehdit ediyor!
AKP, aklını yitirdi, devleti bitirdi, sadece saraya kulluk safhasında milletle cebelleşiyor!
Ey Türk milliyetçileri, Ey Ülkücüler, Ey Atatürk’ün Cumhuriyet nesilleri!
Kim ne derse desin, AKP’nin tek rakibi MHP’dir.
AKP’yi iktidardan indirecek tek parti MHP’dir, yani Türk milliyetçileridi
Al bayrağınız için, vatanınız için, milletiniz için, çoluk çocuğunuz, torunlarınız için MHP’de birleşmek, iktidar yapmak, yobazlığı, hırsızlığı, din tacirliğini, milleti soyup soğana çevirenleri, millî değerlerimizi yok edenleri, şahsi ikballeri için adaleti yok edenleri iktidardan al aşağı etmek ve diktaya son vermek zorundayız.
Milletin tek ümidi MHP’de kenetlenmek, fitneyi, fesadı, ikbal kaygılarını, sen-ben kavgalarını bırakmak, Türkü ayağa kaldırmak, Cumhuriyeti dipdiri tutmak zorundayız!
Bugün Bahçeli memnuniyetsizliğ
Tarihî bir vebal altında olan Türk milliyetçileridi
Başka nehirlere, başka saraylara, başka hazinelere, başka liderlere ihtiyacımız yok...
“Ülkü” denilen sonsuz deryada bir zerre olarak, üzerimize düşeni yapmak zorundayız!
Silkinin, bu Cuma’nın bereketiyle bereketlenin, Türklüğün yiğitliğiyle bilenin, yüzde 17-18’ler bizim hakkımız değil, bizim hakkımız yüzde 35-40’lardır diyerek sandıkta Bozkurt gibi dirilin!
Sivas’ın ötesi de berisi de bizimdir.
Bilge Kağan’ın, Dedem Korkut’un, Yesevi’nin, Alparslan’ın, Şeyh Edebali’nin, Fatih Sultan Mehmet’in, Ziya Gökalp’in, Atatürk’ün yoldaşları!
“Bir yılda terörün kökünü kazırım” demişti Başbuğ, şimdi çözüm diye milleti çözdüler; görev yine bize kaldı…
Sessizliğimizi kuzuluğumuza yoruyorlar, tarihi tekerrür ettirmeyelim dedikçe kuzu sanıyorlar…
Önkuzular vardı, Özmenler vardı, bir bir şehit düştüler; şimdi Fıratlar, Cengizler, “ülkü” uğruna yine şehitler…
Eşkıya vatanımda nara atıyor, görev yine hedefi Turan, rehberi Kur’an olan bize kaldı…
Müslümanız diye gelip inananları soyup soğana çevirdiler, görev yine bize kaldı…
Orak-çekiçli bayrakların yerini bölücü terörist paçavraları aldı, görev yine Türk bayraklı bize kaldı.
Milli irade diye milletin yüzde ellisinin oyunu alarak iktidar olanlar, millete kara lastik giydirip kendileri katrilyonluk saraylara taşındı, görev yine bize kaldı.
İmam-Hatip açıp fani liderlerini Allah’ın elçisi, Tanrı vasıflı, halife ilan eden münafıklar türedi, görev yine Allah, bayrak ve millet yolunda bize kaldı…
“Şeref” ve “namus”u unutanlar, istiklal ve istikbalimizi hayınlarla pazarlık konusu yapanlar çıktı, görev yine “taviz”i olmayan Ülkücülük şerefiyle bize kaldı…
Bize “Şehit cenazelerinden nemalanıyorlar” deyip şehit cenaze evinde miting yapanlar türedi, görev yine Allah yolunda bize kaldı…
“Hürriyet” kelepçeli, “adalet” sokak yosması, “din” ayakkabı kutusu, “Cumhuriyet” dikta, “kardeşlik” kahpelik, “tesettür” siyaset logosu, “Atatürk” deccal, “meczuplar” âlim oldu, görev yine Bozkurtlara kaldı…
Hırsızlar hazineye dadandı, idareciler lükse daldı, mahkeme mahşere bırakıldı, görev yine bize kaldı…
Memleket darda, millet zorda… MHP’ye inandık, kadrolara güvendik, Bizans hastalığından kurtulduk, safraları attık, 9 Işık elde yürüyoruz, görev yine bizde…
Bu son dönemeç, bu son ümit, düşmek yok, ayakta ve koşarak Milliyetçi Hareket’in iktidarına yürüyeceğiz!
1 Kasım’da “bütün”leşip “istiklal” ve “Cumhuriyet”i bitirmelerine fırsat vermeyeceğiz!
Kendini Ülkücü, Milliyetçi, Hareketçi, Türkeşçi, MHP’li bilenler mutlaka gidip oyunu kullanmalı, asla “oyum ziyan olmasın AKP veya CHP’ye vereyim” dememelidir!
Bu noktada ihanete tahammül yok; Türk’üm ve Müslümanım diyen bir ülkücü için MHP’den başka oy verecek parti yok; aksini yapan çok büyük vebal altındadır!
Başka yolumuz, başka çaremiz, gidecek başka ülkemiz yok!
MHP, yolunu sapıtmış AKP’deki yüzde 15’ini mutlaka geri alarak onu alaşağı etmelidir!
MHP’den başkası AKP’yi indiremez! O yüzden MHP üzerinden oyun oynuyorlar!
Ey Türk milliyetçileri tarihî görev başına!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.