MHP'li Büyükataman'dan Hükümete Çağrı
MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman TBMM'de yaptığı basın toplantısında Bursa Karacabey ve Mustafakemalpaşa ilçelerinde meydana gelen dolu afetiyle ilgili açıklamada bulundu.
Bursa Karacabey ve Mustafakemalpaşa ilçelerimizde meydana gelen, çiftçileri olumsuz etkileyen dolu afeti sebebiyle bir araya basınla bir araya gelen Büyükataman; "Bugün çiftçilerimizi konuşacak, onların tercümanı olacak, onların sesini duyuracağız. Zira çiftçi olmadan doymamız, tarım olmadan beslenmemiz mümkün değildir."dedi.
TOPRAK BEREKETİN YUVASI
Tarlada ekilen mutfakta piştiğini, tarlada dikilenin sofrada yendiğini belirten Büyükataman, "bunun itibar payesi elbette toprağını alın teriyle işleyen çiftçimizdedir. Toprak bereketin yuvası, medeniyet ve kültürlerin yurdudur. Toprakta gelecek gören, toprağa var olmanın ruhunu aşılayan çiftçidir, çiftçilerimizdir. Nasır tutmuş elleriyle, güneş yanığı nurlu yüzleriyle, kimi gün hüzünlü, kimi gün umutlu bakışlarıyla milletine hizmet sunmaktan övünç duyan yine çiftçilerimizdir. Ağılda oğlak doğsa ovada otu biteceği devamlı surette kulağımıza fısıldanan bir atasözüdür. Ne var ki, çiftçimizin rızkı telef olmuştur." ifadelerini kullandı.
ALIN TERİ DÖKEN ÇİFTÇİLER...
Çiftçilerin bir çok sorunla birlikte uğraştığını belirten MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman; "Rızkını toprağından, bağından ve bahçesinden temin eden çiftçilerimiz pek çok sorunla baş etmeye çalışmaktadırlar. Bütün bu sorunların üzerinden gelmeye çabalayan, helal rızıklarının peşinde alın teri döken çiftçilerimiz ne yazık ki zaman zaman dolu, kuraklık, aşırı yağış ve sel gibi afetlerle de karşılaşmakta ve emeklerinin karşılığını alamadan büyük zararlarla uğramaktadırlar." diye kaydetti.
100 BİN DÖNÜM ARAZİ ZARARA UĞRADI
Son günlerde ülkemizin çeşitli bölgelerinde meydana gelen afetler nedeniyle çiftçilerin zor günler geçirdiğini dile getiren İsmet Büyükataman; "Bazı bölgelerdeki şiddetli yağışlar bazı yörelerimize dolu olarak yansımış ve sonuçları maalesef çok ağır olmuştur. Ülkemizin en önemli tarım şehirlerinden birisi olan Bursa’mızda da 18 Temmuz 2017 Salı Günü ne yazık ki dolu afeti çiftçilerimizi mağdur etmiştir. Özellikle Karacabey ve Mustafakemalpaşa ilçelerinde etkili olan dolu afeti ekili alanlarda büyük hasara yol açmıştır. Bursa'mızın bu güzide 2 ilçesinde çiftçimiz yaklaşık 100 bin dönüm alanda zarara uğramıştır. Yoğun yağışların yol açtığı sel felaketi de ayrı bir sorun ve tehlike olarak belirginlik kazanmıştır. Bundan dolayı hem iç piyasaya hem de ihracata yönelik faaliyet gösteren üreticilerimiz perişan olmuşlar ve çok zor bir duruma düşmüşlerdir." dedi.
ÇİFÇİLER ALDIKLARI KREDİLERİ ÖDEYEMİYOR
Ürünlerin telef olduğunu ve zararın toplam yekûnu kaygı verici bir noktaya geldiğini, Bu olumsuz gelişmelerin ilerleyen süreçte sebze ve meyve fiyatlarına da yansıyacağını ve vatandaşları da zincirleme olarak etkileyeceğini ifade eden Büyükataman; "Aldıkları kredileri ödeyemeyecek bir hâle düşen binlerce üreticimiz ilerleyen günlerde faiz ve haciz kıskacında can çekişecektir.
İlave olarak, bu alanda ücretli olarak çalışanlar da işlerini kaybetmişler ve işsizler arasına katılmışlardır. Hükümet, zararları telafi edilmeyecek bir aşamaya gelen üreticilerimizi rahatlatmak ve problemlerini gidermek için bir an önce harekete geçmelidir.
Bu çerçevede akla gelen ilk tedbir olarak; şiddetli yağış ve dolu felaketi neticesinde ürününü kaybedenlerin zararlarını hiçbir şart ileri sürmeden karşılamak olmalıdır. İkinci olarak ise, üreticilerin bankalara olan kredi borçlarının geri ödemesinin ertelenmesi ya da bir bölümünün devlet tarafından üstlenilmesi şeklinde ortaya çıkabilecektir. Bu itibarla çiftçilerimizin ve üreticilerimizin muhatap oldukları sorun alanlarının etkisizleştirilmesi ve önlerinin açılması için her türlü katkı verilmeli ve çaba gösterilmelidir.
Değerli basın mensupları, Afetten en fazla etkilenen bölgelerden; Mustafakemalpaşa ilçesinin Durumtay, Çeltikçi, Koşuboğazı, Tepecik, Yeşilova, Ormankadı, Kumkadı Mahallelerinde 80 bin dekar alanda 240 bin ton ürün zarar görmüştür. Karacabey'in ise Bakırköy, Ovahamidiye ve Ovaesemen Mahallelerinde 10 bin dekardan fazla alan zarar görürken, 60 bin ton ürün zarar görmüştür." dedi.
İsmet Büyükataman açıklamalarını şöyle sürdürdü:
1350 ÇİFTÇİ MAĞDUR...
10 köyde etkili olan, yarım saat devam eden ceviz büyüklüğüne ulaşan doluda yaklaşık 300 bin ton sebze ve meyve zarar görmüştür. Çiftçilerimizin yıl boyunca sarf etmiş oldukları emekleri heba olmuş, yer yer yüzde 95’lere varan ürün kaybı meydana gelmiştir. Özellikle tarlalardaki domates, biber, karpuz, kavun ve mısır ürünlerinin yüzde 95’i tarlada kalmıştır. Zarar tespit çalışmalarının bir an önce sonuçlandırılması, üreticilerimizin yaşamlarını sürdürebilmeleri ve yeniden ürün yetiştirebilmeleri için desteğe ihtiyaçları vardır. Afetin boyutunu en iyi anlatan olay ise doluya yakalanan yüzlerce sığırcık kuşunun tünedikleri ağaçtan kıpırdayamayarak oldukları yerde dolunun çarpmasıyla parçalanarak telef olmasıdır. Yaklaşık 500 adet sığırcık kuşu aynı yerde telef olmuştur. Hafta sonu bahsi geçen iki ilçemizi ziyaret edip çiftçilerimizin zararını yerinde gördük. Her iki ilçenin Ziraat Odası Başkanları ile görüştük. Her iki ilçede toplamda bin 350 çiftçinin mağdur olduğu ve toplam mali zararın 230 milyon liranın üzerinde olduğu tarafımıza ifade edilmiştir.
Bu elim afet tam hasat zamanına denk geldiği için çiftçimizin tarladan yeni bir mahsul alabilmesi de söz konusu değildir. Bu durum çiftçinin mağduriyetini artırmakta ve devletin bu zararı tazminini elzem kılmaktadır. Yaşanılan afet nedeniyle ziyaret etmiş olduğumuz afetzede çiftçilerimiz yaşamış oldukları afet dolayısıyla uğramış oldukları zararın giderilmesi için devletimiz tarafından gerekli desteğin sağlanacağına inanıyor ve bu haklı beklenti içindeler. Tarım sigortası yaptıran çiftçiler yaşanan afette kısmen etkilenirken sigorta yaptıramayan çiftçiler ise devletimizden yardım beklemektedir. Miraslı arazilerin Çiftçi Kayıt Sistemine kayıt olamamasından dolayı çiftçi sigorta yaptıramamıştır. Afet dönemlerinde çiftçilerin yanında olunması adına Çiftçi Kayıt Sistemine kayıtlı olmayan ve TARSİM sigortası yaptıramayanlara da sahip çıkılması ve mağduriyetlerinin giderilmesi gerekmektedir.
Afetzede çiftçiler, zararlarının karşılanması için Kanun Hükmünde Kararname çıkarılmasını istemektedirler. Bizim de beklentimiz Bursalı çiftçimizin bu haklı taleplerinin Hükümet tarafından dikkate alınması, çiftçilerin bu mağduriyetlerinin en kısa sürede çözümlenmesi ve zararların karşılanmasıdır. Zarar gören çiftçilerin Ziraat Bankası başta olmak üzere kamu bankaları ile tarım kredi kooperatiflerine olan borçları uzun vadeli ve faizsiz olarak ertelenmelidir. Ayrıca, çiftçilerin yaralarını sarmak ve bu çiftçilerimizi gelecek yıla hazırlamak amacıyla faizsiz ve uzun vadeli kredi de verilmelidir.
HÜKÜMET ACİLEN ÇİFTÇİLERİN ZARARLARINI KARŞILAMALI
Hemen hemen her yıl bu dolu zararları yaşanmaktadır. Bu zararların etkili olduğu yerlerde TARSİM sigorta primleri ortalama yüzde 100 oranında artırılmaktadır. Dolayısıyla, geçen yıllarda dolu nedeniyle ürün elde edemeyen çiftçiler bir de TARSİM sigorta primleri yüzde 100 artırıldığı için sigorta yaptıramamaktadır. Bu nedenle TARSİM sigortası olsun veya olmasın, zarar gören çiftçilerimize Ziraat Odası kayıtları ve sulama birliği kayıtları dikkate alınarak dekar başına destek verilmelidir. TARSİM’e sigorta yaptıran çiftçiler TARSİM’den gelen zarar tespit eksperlerinin hazırlamış olduğu raporların gerçek zarar oranlarını yansıtmadığını da iddia etmektedir. Bu uyuşmazlıkları gidermek amacıyla her ilçenin ziraat odası başkanının TARSİM’in hasar tespit eksper heyetinin doğal üyesi olmasına ve zarar tespit çalışmalarına katılmasına yönelik düzenlemelerin yapılması gerekiyor. Bu vesileyle bu dolu afetinden zarar gören çiftçilerimize bir kez daha geçmiş olsun diyor, Hükûmetten acilen çiftçilerimizin zararlarının karşılanmasını talep ediyoruz.
MAĞDUR EDİLMEYECEKLERİNİ UMUT EDİYORUZ
Her zaman çiftçi kardeşlerimizin yanında bulunacağımızın, dertlerinin ortağı olacağımızın bilinmesini isteriz. Milliyetçi Hareket Partisi; 2023’e Doğru Yükselen Ülke Türkiye hedefinin gerçekleştirilebilmesi için; ülkemizin tarımda kendine yeterli olmanın ötesine geçerek bölge ve dünya pazarına yüksek katma değerli işlenmiş tarım ürünü satabilir hâle gelebilmesini öngörmektedir. Bu hedef doğrultusunda çiftçilerimizin sorunlarını yakından takip etmekteyiz. Her daim çiftçimizin yanında olmaya devam edeceğiz. Sözlerime burada son verirken mahsulü tarlada kalmış, umutları afetlerle kaybolmuş çiftçilerimizin mağdur edilmeyeceğini umut ediyor, sizleri hürmet ve muhabbetlerimle selamlıyorum.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.