Abdullah Gül'ün oyuncağı, ekmeksiz Bebecan
Anadolu'da “ekmeksiz” diye bir tabir vardır. Genelde vefasız, nankör, güvenilmez, kendisini bir yere getirenleri satanlara söylenir. Ali Babacan’ın, MHP’nin 2018 yılında başlattığı ‘Askıda Ekmek Projesi’ni “Askıda ekmek diye bir proje başlattılar. Bu yaptıklarından hiç utanmıyorlar mı? Bir ülkede adaleti, insan haklarını, demokrasiyi askıya alırsanız o ekmeği de askıya koymak zorunda kalırsınız. Bu, iktidarın bir ortağının vatandaşının ekmek parasına muhtaç kaldığını açıkça ilan etmesi demek. Bu nasıl bir önerim anlayışıdır? Bu nasıl bir utanmazlıktır? Söze gelince “yerli” diyorlar, “milli” diyorlar. Milliyetçilik askıya ekmek koymak değildir.” şeklinde değerlendirmesini görünce, direkt aklıma Anadolu’da kullanılan o “ekmeksiz” ifadesi geldi.
Ali Babacan’ın, kendisini hükümette birçok göreve getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı sattıktan sonra, şimdi de Türkiye’yi satma peşinde oluşu onun “ekmeksiz” oluşunun kanıtıdır.
Ali Babacan isimli bu “ekmeksiz”, Deva isimli partiyi kurduğu günden bu yana HDP’ye, terörist Demirtaş’a, bölücülere, Kürtçülere hizmet ederek Türkiye’ye ihanet ettiğine bakmıyor da, MHP’nin sosyal yardımlaşmayı ve dayanışmayı teşvik eden ve Osmanlı’dan bu yana gelenek olan ‘Askıda Ekmek Projesi’ni yaşatmasını eleştirmeye kalkıyor.
“Milliyetçilik askıya ekmek koymak değildir.” demiş Abdullah Gül’ün oyuncak bebeği Bebecan…
Ekmeksiz Bebecan, milliyetçilik hendek-çukur olaylarında PKK’lı teröristleri azmettirerek, asker- polis 793 vatan evladını şehit ettiren terörist Demirtaş’a “Selahattin Demirtaş ile ilgili davalar tamamen garabet”, “Demirtaş’ın temsil ettiği çizginin önü açık olmalı”,”Demirtaş ile ben de kahvaltı yapmak isterim” diyerek sahip çıkmak mıdır?
Terörist Demirtaş’ın azmettiriciliğinde şehit olan o 793 vatan evladı, şimdi evine ekmek götüremiyor ve çocukları yetim kaldı ekmeksiz Bebecan… Teröristlere, katillere sahip çıkmak mıdır milliyetçilik?
Demokrasinin sağladığı imkânlarla belediye başkanı olup, devletin malını, bütçesini terör örgütü PKK’ya yardım ve yataklık olarak kullanan HDP’li belediyelere kayyum atanmasını “Seçilmiş insanların idari kararlarla bir sabah evinden alınıp götürüldüğünü görüyoruz. Bu ister belediye başkanları olsun, isterse meclisler, belediye meclisleri üyeleri olsun. İsterse Ankara’da Türkiye Büyük Millet Meclisinde (TBMM) seçilmiş milletvekilleri olsun. Seçilmiş bir insan demek arkasında bazen 5 bin, bazen 500 bin, bazen 5 milyon insanın iradesi demek. Ve biz çok açık söylüyoruz. Bu demokrasiye darbedir. Ve insanlar başka çözüm yolları aramaya başlar.” şeklinde değerlendiren ekmeksiz Bebecan, bunların terör örgütüne verdiği destekle öldürülenlerin evde ekmek bekleyen çocuklarına sen mi bakıyorsun? Birinin oyla seçilmiş olması hangi hukuk ve demokraside ona insanları öldüren terör örgütüne hizmet etme hakkı veriyor? Bu hainlere destek vermek mi milliyetçilik?
Bu ülkede, terörist Demirtaş’ın HDP Eş Başkanı olduğu dönem, Kobani olayları bahane edilerek, HD(P)KK’lılar bizzat HDP’nin resmi sosyal medya sayfasından sokaklara provokasyon için çağrılarak 53 kişinin ölümü gerçekleştirilmiştir. Bunun hesabının sorulması ekmeksiz Bebecan’a batmış olmalı ki, HDP Eş Başkanı Mithat Sancar’ı telefonla aradığını partisi Deva “Genel Başkanımız Sn. Ali Babacan, HDP Genel Başkanı Sn. Mithat Sancar’ı telefonla arayarak, yapılan gözaltı işlemleri ve gözaltında yaşanan sağlık sorunları hakkında bilgi almıştır. Genel Başkanımız, geçmiş olsun dileklerini ileterek, bu ve benzeri soruşturmaların ve soruşturmaya ilişkin usul işlemlerinin siyasi etkiden uzak, hukuk devleti kurallarına uygun bir şekilde yürütülmesi gerektiğini vurgulamıştır.” şeklinde kamuoyuna duyurmuştur. O Kobani olaylarında ölen 53 kişinin evine kim ekmek götürüyor Ali Bebecan? Sen mi, HDP mi?
Ali Bebecan, HDP kongresine “Sayın Pervin Buldan ve Sayın Sezai Temelli, Halkların Demokratik Partisinin 4’üncü Olağan Büyük Kongresine davetiniz için teşekkür ederim. Kongrede alacağınız kararların ülkemizin demokrasisine ve toplumumuzun huzuruna katkı vermesini ümit ediyorum. Bu vesileyle selamlarımı iletiyor, kongrenizin hayırlı olmasını diliyorum.” şeklinde kutlama mesajı gönderirken bu partinin katkı, destek, yardım ve yataklığında şehit olan askerlerimizi, polislerimizi hiç düşündün mü? O şehit çocuklarının, şehit ailelerinin evine nasıl ekmek gittiğini hiç akıl ettin mi?
Sen bunları nerede düşüneceksin?
Zaten öyle milli, vicdani ve merhametli bir düşüncen olsa HD(P)KK’nın her olayına avukatlık yapmazsın… Sen işte böyle bir “ekmeksiz” adamsın ve Türk milletine ihanet etmek için rolünü oynuyorsun…
İngiltere’nin Ankara Büyükelçisi ile istişare ederek parti kuran bir adamdan da zaten beklenen budur.
Bak ekmeksiz Babacan!
“Askıda Ekmek Projesi” Osmanlı’dan günümüze geleneksel süren bir yardımlaşma olayıdır. Senin Ekonomi Bakanı olduğun dönemlerde de Türkiye’nin her yerinde “Askıda Ekmek Projesi” uygulanıyordu… Bu durumun ekonominin iyi yahut kötü olmasıyla bir alakası yoktur. Dinimiz, kültürümüz zaten bunu her daim öneriyor. “Komşusu açken tok yatan bizden değildir” diyen Hz. Muhammed gibi bir peygamberin ümmetiyiz.
Ekonomi çok iyi denildiği günlerde bu ülkenin garibanı, fakiri mi tükenmişti?
“Askıda Ekmek Projesi” MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin 2018 yılında ekmek fiyatlarının artış gösterdiği, bu konuda tartışmaların yoğunlaştığı bir dönemde başlattığı ve “Hali vakti yerinde her vatan evladı kendisine en yakın ekmek fırınına gitmeli. Eğer 2 ekmek alacaksa 3 ekmek parası ödemeli. Bir ekmeğin askıya alınmasını fırıncıyla paylaşmalı. Fakir fukara kardeşlerim, durumu yerinde olmayan insanlarımız fırına veya ekmek satılan yerlere gittiğinde ‘Bana askıdan bir ekmek verebilir misin?’ diyebilmeli. Böylelikle kültürümüzün dayanışma ve yardımlaşma dinamikleri harekete geçirilebilmeli. Unutmayalım ki inancımız ‘Komşusu açken tok yatan bizden değildir.’ esasına dayanmaktadır.” (26 Temmuz 2018) şeklinde yorumladığı bir sosyal olaydır. Yani bu yeni bir olay değil, MHP İstanbul İl Teşkilatı ise bu sosyal olayı güncellemiş ve sosyal dayanışma- yardımlaşma adına bugünlerde devam ettirmiştir. Meselenin özeti budur.
Bu durum Ali Bebecan’a niçin batmaktadır? Bölücülerle, Kürtçülerle, HD(P)KK’lılarla kol kola giren Ali Bebecan’a MHP’nin ekmek paylaşımı mı rahatsızlık vermektedir?
MHP’nin ekmeğinde ihanet olmaz, o ekmekten garibana lokma olur ama sadece hainlere lokma olmaz. Ali Babacan hangi hainlerle sofra kurduğuna baksın da ondan sonra MHP’nin asırlardır süren bir geleneği yaşatmasına laf etsin… Binlerce kişinin azmettirici katili olan terörist Demirtaş ile “Kahvaltı yapmak isterim” diyen bir adamın MHP’ye yapacak bir eleştirisi olamaz. Haddi de değildir. MHP’nin “Askıda Ekmek Projesi”, Necip Fazıl Kısakürek’in “Eğer tadını bilirseniz ekmeği paylaşmak ekmekten daha lezzetlidir.” sözünde anlamını bulmaktadır.
Türk milletinin ekmeğine kan doğrayan HD(P) KK’lılarla iş birliği içindeki Ali Bebecan gibi adamlar o lezzeti bilmez, tanımaz. Türk milleti böyle ekmeksizleri çok iyi tanımalıdır. Bir adam HD(P) KK’lılarla kol kola yürüyor, sürekli MHP’ye saldırıyorsa emin olun orada Türk milletini ekmeksiz, susuz ve vatansız bırakma projesi vardır.
Ali Bebecan’a askıda HD(P)KK’lı verin, ona çok mutlu olacaktır. Ama Türk ordusu sarı torbada bol bol terörist leşi sergiliyor, Ali Bebecan’ın üzüntüsü de bunun içindir. Terörle mücadelenin her alanda sürdürülmesi Ali Bebecan’ı kahretmektedir.
Abdullah Gül, Bebecan isimli oyuncak bebeğine söyle MHP’nin kutsal ekmek paylaşımıyla uğraşmasın… Gitsin terörist Demirtaş ile cezaevinde içine kan doğranmış ekmekle kahvaltısını yapsın…
Tekrar tekrar söylüyorum, Bebecan isimli “ekmeksiz” önce kendi siyasi ihanetlerine bakmalıdır. MHP utanılacak bir şey yapmaz. Hele hele “Askıda Ekmek Projesi” utanılacak değil, yardımlaşma, dayanışma adına gurur duyulacak bir meseledir.
Bunu sadece EKMEKSİZler bilmez, EKMEKSİZler anlamaz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.