Türkiye'yi yönetenler eğitim sistemimizi dördüncü sanayi devriminin dijital dönüşümüne göre, bu Kovid-19 salgın sürecini kullanarak hazırlamalıdır.

Bütün dünyada yapay zeka temelli robotlar, periyodik işleri yapar hale gelecek. Bu insanımızı eğiterek yeni alanlara yöneltmeliyiz.

Daha net ifadeyle sanayi, sağlık, hizmet ve servis alanları, danışma elemanına kadar tamamen robotlara devredilecek.

Üniversitelerimizden başlayarak gelen zamana göre, iş tanımı yapmalı, her alan alt dallarını ve diğer dallarla ilişkisini tanımlamalı.

Artık tasarım üretim ve dijitalleşme bir disiplinle yapılacak işler olmaktan çıkmıştır.

Yeni zamanda eğitim süreklilik arz eden bir hal alırken, 4'üncü sanayi devriminin ruhuna uygun olarak, nesnelerin birbiriyle ve insanla iletişim kurabileceği bir zeminde gelişecek; ve bütün dünyayı bu anlamda dönüştürecektir.

Bütün bu süreçler, insan idrakinin üstünde bir hızla, anı zamanın kapattığı bir hal alacak.

Önümüzdeki süreçte, sınır güvenliğinde toplumsal olaylara, hatta istihbarata varıncaya, tarımsal üretime girecek robotlarla hayatın tamamını yeniden okumaya, Devletimizi, şehirlerimizi, aile yapımızı ve ikili ilişkilerimizi, inancımızı, milli kimliğimizi, gelecekten beklentilerimizi ve hayallerimizi anlamlandırmaya ve anlamaya ihtiyaç duyacağız.

Bizim Endüstri 4.0'dan 5.0'a giderken yeni parasal sistemi doğru okumamız gerekir. Yani eski para sistemi ile dünya gidemez. Yeni dijital para sistemi ne kadar bir alanda ne kadar kişi tarafından kullanılacağı, aynı coğrafyadaki üretim ve tüketim kapasitesi belirleyici olacaktır. Kuantum bilgisayarların hayatımıza girmesiyle güvenilirlik problemi ortadan kalkacak. Ancak kavga, Ulus devletlerle, küresel şirketler arasında kontrol ve sahiplenme alanında olacaktır.

Son söz, her şey değişirken, güç merkezleri ve sınırlarda değişecektir.

Dr. Abdullah BUKSUR
İnsan Hakları Eksperti
(İHAF) İnsan Hakları Avrasya Formu Gn. Sek.