CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu her fırsatta haykırıyor:

-Yeni anayasayla Cumhurbaşkanı hesap vermeyecek, Cumhurbaşkanı'ndan hesap soramayacağız diye...

Aynı keza CHP Genel Başkan Yardımcısı Tezcan da CHP'nin anayasa değişikliğine neden hayır dediğini açıklamak için yayınladığı kitapçıkta "Cumhurbaşkanı hiç kimseye karşı sorumlu değil. Kimseye hesap vermeyecek. Ayrıca denetlenmeyecek." diyor.

****

Şuan anayasa değişim sürecinde henüz değiştirilmedi.

Soralım öyleyse...

Siz CHP olarak yıllardır mevcut sistemle Cumhurbaşkanı'na hesap sorabildiniz mi?

****

Siz mevcut sistemde ABD'nin Türkiye'ye NATO'dan ibaret bir güvenlik algısı dayatmak için hazırlattığı "Ortak Vizyon" belgesini imzalayan, dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'den hesap sorabildiniz mi mesela?

Açılımlara onay vermesinin hesabını sorabildiniz mi Gül'den?

Ya da PKK'lı Leyla Zana ve ekibinin, cezaevinden çıkar çıkmaz ilk iş olarak Abdullah Gül'ü Dışişleri Konutun'da ziyaret etmesinin hesabını...

Leyla Zana'nın "Bizim serbest kalmamız için ne kadar çaba gösterdiğinizi çok iyi biliyoruz. Bunun için hapisten çıkar çıkmaz sizin yanınıza gelip, teşekkür etmek istedik'." demesinin karşılığında  "Siz uzun süre hapiste kaldınız. Bu süre içinde Türkiye çok değişti. Bundan sonra Kürt sorununun demokratik yollardan çözümü konusunda umarım destek ve katkı verirsiniz" cevabını vermesinin hesabını sorabildiniz mi Abdullah Gül'den?

Mevcut sistemde siz bugüne kadar Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan hangi konuda nasıl bir hesap sordunuz?

Yargılayabildiniz mi Erdoğan'ı?

Balyoz sürecinde  o "pardon" kısmı öncesi şerefli Türk Subaylarının sanık sandalyesine oturtulmasının hesabını sorabildiniz mi Erdoğan'dan?

Hadi diyelim ülkenin akıbetini ilgilendiren bu konular sizin "ilgi alanınıza girmiyor"

Diyelim ki bunlar sizin "meseleniz değil"...

Peki ya eski genel başkanınız?

Siz mevcut sistemle bu hükümetten eski genel başkanınıza kurulan kaset kumpasının hesabını sorabildiniz mi?

****

Birileri var...

PKK seviciler, HDP'nin yol arkadaşı zihniyetler, Türk Milleti'ne düşmanlıkla varlık gösterenler her ne kadar:

-Türkiye'nin El Bab'ta ne işi var dese de?

"Gönül coğrafyası kavramını idrak edemeyenler Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni 81 vilayetten 782 bin kilometreden sınırlı tutarlar. Semerkanddan Ötüken'den yayını çekerek cihan hakimiyeti ülküsüyle yola çıkan bir milletin evlatları İslam'la şereflenip Nizam-ı Alem, İlahi kelimetullah davasıyla, Allah'ın davasını Dünya'da yeryüzüne hakim kılmak ve adaleti tesis etmek üzere yola çıkmış olan bir medeniyetin bugünkü temsilcileri olarak bu meclisteyiz ve aziz Türk Milleti'nin ferdi olarak bugün El Bab'ta da dün Yemen'de Galiçya'da ne işimiz varsa, Çanakkale'de ne işimiz varsa, Kafkasya'da ne işimiz varsa, El Bab'ta da aynı ruh ve aynı karakterle Ankara'nın Diyarbakır'ın ve büyük Türk Milleti'nin güvenliği için gidiyor ve şehadet şerbetini aslanlar gibi içebiliyoruz. Gerekirse bugün Türk Milleti'nin şerefli mensubu bir parlamenter olarak orada şehadete talip olduğumu ve görev istediğimi ifade ediyorum. Çünkü inanıyorum ki;

Vatan ne Türkiye'dir Türklere ne Türkistan

Vatan büyük ve müebbet bir ülkedir Turan" 

diyebilen, ayakta alkışlanacak birileri var...