SESSİZ ÇIĞLIĞA SES VERİLMELİ: SURİYE TÜRKMENLERİ:
Gerçek şu ki Suriye'deki yaşanan iç savaşın yarattığı kaos ve siyasi belirsizliğin, ülkenin farklı etnik ve mezhepsel grupları için büyük zorluklarla karşı karşıya bırakmıştır. Ancak, Suriye'nin kadim halklarından biri olan Türkmenler, bu süreçte sadece savaşın değil, aynı zamanda sistematik bir siyasal dışlanmanın da mağduru oldular. Son kurulan Suriye Hükümeti, Türkmen milletinin beklentilerini bir kez daha boşa çıkararak onların siyasal arenadaki varlığını neredeyse yok saymıştır. Bildiğimiz gibi, Suriye Türkmenleri, yüzyıllardır bu topraklarda yaşayan ve Suriye'nin sosyal dokusuna katkı sağlayan önemli bir toplumdur. Başta Halep, Hama, Humus, Şam, Rakka ve Lazkiye gibi bölgelerde yoğun olarak yaşayan Türkmenler, Suriye'nin çok kültürlü yapısının vazgeçilmez bir parçasıdır. Dolayısıyla, Türkmenler, gerek Baas rejimi döneminde gerekse iç savaş sonrasında sistematik olarak marjinalleştirilmiş, hakları göz ardı edilmiş ve hükümetlerin kara alma mekanizmalarından dışlanmıştır.
Son dönemde oluşturulan yeni kabinede Türkmenlerin temsil edilmemesi, Suriye'nin geleceği açısından büyük bir soru işareti yaratmaktadır. Türkmenler, savaşın başından beri hem rejime karşı direnişte hem de muhalif saflarda aktif bir rol oynamışlardır. Buna rağmen, siyasi arenada hak ettikleri yerin kendilerine verilmemesi, bilinçli bir dışlama politikası olarak yorumluyorum
Bu dışlanma, sadece Türkmenlerin siyasal haklarını ihlal etmekle kalmıyor, aynı zamanda Suriye'nin demokratikleşme sürecine de zarar vermektedir. Eğer bir ülkenin hükümeti, içinde bulunduğu toplumun tüm kesimlerini adil bir şekilde temsil etmiyorsa, o yönetimin meşruiyeti her zaman tartışmalı olacaktır.
Suriye Türkmenleri, tarih boyunca bu toprakların asli unsurlarından biri olmuştur ve olmaya devam edecektir. Ancak, siyasal alanda sürekli olarak yok sayılmaları, Türkmen toplumunun geleceğini ciddi anlamda tehlikeye atmaktadır. Türkmenlerin siyasi temsil hakkı, sadece onların değil, aynı zamanda Suriye’nin birlik ve bütünlüğü açısından da hayati önem taşımaktadır.
Bugün Suriye Türkmenlerinin çığlığına kulak vermek, sadece bir topluluğun değil, Suriye’nin demokratikleşme mücadelesinin bir parçası olmaktır. Eğer gerçekten adil ve kapsayıcı bir Suriye inşa edilmek isteniyorsa, Türkmenler siyasal arenada hak ettikleri yeri almalıdır. Aksi takdirde, Suriye’deki huzursuzluk ve ayrımcılık, ülkenin geleceğini daha da karanlık bir noktaya sürükleyecektir.
VESİM TOKATLI.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.