Suriye’nin geleceğinde Türkmenlerin belirleyici rolü

Suriye Halkı’nın Aralık ayında Esad Rejimi ve müttefiklerine karşı elde etmiş olduğu zaferin ardından Suriye’nin yeniden inşası için hemen hemen Türkiye Cumhuriyeti nezdinde bütün ülkelerin el birlik olduğunu gayet görüyoruz. Ancak bu hassas süreç içerisinde elbette ki bazı engellerin var olduğunu, bunlardan son günlerde sahil kesiminde yaşana olaylardır. Bu ise Esad kalıntılarının dış güçlerin desteğiyle bir darbe girşiminin veyahut ayaklanmanın hafife alınacak bir durum değildir. Yaşanan olaylar sürecin aksaklı ilerleyeceği kanıtıdır. Suriye halkının da bunca zalimliğe uğradığı, artık güvenli bir yaşam sürdürmesi konusuna mutabık kalacağımız bir konudur. Diğer taraftan Dürzi’lerin Şam (Damascus) hükümeti ile halen bir diyalog içinde olmaması geçmişten kaynaklanan bir olaydır. Dürzi liderinin yani Hikmet Heceri’nin geçmişte olan Esad Rejimine yönelik desteğiyle bilinmektedir. Bu iki durumun bir tesadüf olmadığı gayet nettir. İşgalci İsrail Hükümeti ile olan yakınlaşmaları da göz ardı edilmemesi gerekir. İşgalci İsrail Hükümeti’nin yeni Suriye Hükümeti’nin İslami yönünü bahane ederek bir tehdit oluşturduğu algısını oluşturduğu, bundan yola çıkarak Dürzi kesimini kışkırtarak Suriye güneyinde bir kaosun yaratılması için yırtındığı apaçık bellidir. İran’nın kolu olan Hizbullah terör örgütünün Suriye-Lübnan sınırında olan ihllalleri konusu Suriye Devleti tarafından somut bir askeri adımın atmasına müsebbibi olacak. Bundan yola çıkarak iki ülke arasındaki geçmişteki gerginliği arttırarak bambaşka bir boyut kazandırmaya yönelik bir hamlenin olduğunu düşünüyorum.

Suriye’nin yeni inşası konusu, alt-üst yapının düzenlenmesi, imar, ekonomi ve maliye, merkezi ve yerel mahalli idarelerin kurulması, faaliyete geçmesi, ordu birliklerinin eğitilmesi, belki de askeriyenin kurulması, savunma konusu, ticaret, sosyal ve eğitim açıdan olumsuz ve negatif bir durumda olduğunu bilmekteyiz. Böyle karmaşık bir sürecin içinden sorunsuz bir şekilde çıkmanın, çözmenin veyahut başarılı ve demokratik bir geçişi sağlamanın pek kolay olmayacağı görünemktedir. İmar konusunun geniş çaplı bir planlamaya ihtiyaç duyduğu, ülkedeki yıkık binaların, harabeye dönen ilçe ve illeri göz önünde bulundurarak sürecin uzunluğu, çevre-kent olayının karmaşıklığı içinde alt-üst yapının düzenlenmesi uzun bir süreye ihtiyaç duymaktadır. Anayasa'ya göre hareket edecek olan merkezi ve yerel idarelerin, askeri ve ordu birliklerin, ekonominin, sosyal, ticaret ve eğitim alanlarının yeniden düzenlenmesi konusu ayrı bir süreçtir. Buradaki Türkmenlerin belirleyici rolü önemlidir. Bildiğimiz gibi Suriye Devrimi'nden bu yana Türkmenlerin Esad Rejimi'ne karşı olan duruşunun değişmediği, bu devrim içinde binlerce şehit verdiğinide bilmekteyiz. Suriye Hükümeti'nin Türkmenlerle ilgili herhangi bir açıklama yapmaması, itibar etmemesi şüphe verici olduğunu da hatırlatmalıyız. Suriye Türkmenlerinin nüfus sayısıyla ilgili belirleyici bir aktör olduğu, geçmişteki deneyiminden, gelecekteki gelişmelerle ilgili faydalanabiliniz. Anayasa ve idare haklarının, eşitlik konusu içindedir. Haklarının zedelenmesi konusu ise asla kabul edilebilir bir konu değildir. Siyasi arenanın gücünü değiştirebileceği bir güce sahip olması, bir tehdit oluşturacağı anlamına gelmez. Burada gördüğümüz üzere bunca gelişmeye rağmen halen sessiz kalan bir halk olmasının bir değer görmesini de umuyorum. Gelecek Suriye Yönetimi'nde Suriye Türkmenleri'nin bulunmaması utanç verici bir durum oluşturacağı konusu gayet açıktır. Gelecek Suriye'nin siyasi arenasında Suriye Türkmen'lerinin bulunması zaruretten ziyade en doğal haklarıdır. Netice olarak, Suriye Türkmen'lerinin stratejik olarak o bölgelerde tekrar bir temsil hakkına sahip olmaları gelecek yıllar için ehemmiyet taşımaktadır. Böyle bir adımın beklendiği, bu göreve hazır olan birçok siyaset bilgisi ile donanımlı olan Türkmen gençlerinin beklediğini görüyorum. Suriye Türkmen Meclisi ise acil bir ekip değişikliğine gitmesi ve yeniden yapılandırması gerekir. Türkmenler için yapılması gereken çokça adımın olması zorlayıcı olduğu anlamına gelmez. Öncelikli olarak siyasi müesseselerinin yeniden yapılandırılması gerekir. Türkmen Milleti'nin varlığının korunması, temel ve yüksek desteğin sağlanması, diğer alanlarda da destek görmesi zaruridir. Yoğun olarak ikamet ettikleri bölgeler ziyaret edilmelidir. Yaşanan siyasi durgunluğunun, Türkmen Milleti'ni derin umutsuzluğa yol açan nedenlerin tespit edilmesi ve sebep olan liyaketsiz kişileri tasfiyesi, yeniden Yeni Suriye Yönetimi arasında olmasının sağlanması önemlidir. . Bu hassas süreç içerisinde ülkenin kalkınması, ihya edilmesi adına topuykün değişimlerin olması zaruridir. Suriye Halkının el birliği içerisinde olduğunu görmek hepimizin temennisidir. Ancak birçok kurum, otorite ve ülkenin temel haklara ilişkin açıklamarında Türkmen Milletinin varlığından bahsedilmemesi veya zikir edilmesinden kaçınması halkımız içinde bir kaygı oluşturmuştur. Bildiğiniz üzere Suriye Türkmenleri diğer Suriye toplumlarıyla beraber devrim sırasında Esad'a karşı el birliğini uzatmış ve bu devrimin davası uğuruna binlerce şehit vermiştir. Ayrıca Kuzey'de PKK-YPG terör örgütlerine karşı savaşmış ve birçok projeyi yerle yeksan etmiştir. Unutulmaması gereken temel konumuz ise Türkmenlerin Suriye'deki çoğunluğu ve nufüs oranıdır. Esad Rejimi'nin Türkmenlere karşı başlatmış olduğu politikaları yok oluşuyla tekrar görmek istemediğimizi, Suriye Cumhuriyeti'nin inşası için el birliği içerisinde olmak istediğimiz devrim içerisinde vermiş olduğumuz birlik mücadelesinden bu yana temel hedefimizdir. Bu vesileyle, ilerde yaşanacak herhangi bir Anayasal süreç veya kabine değişikliği içerisinde Türkmen toplumunun olması doğaldır ve zaruridir. Türkmen Milleti bölücü fikriyetten uzak, bütünleşme konusuna yakın ve samimidir. Ortadoğu'nun ve Suriye'nin yeni şekilleyeceği bir tablo çizdiğini, Türkmen Milletimizin ise bu tablo içerisindeki en temel hedefleri; Kurum ve milli birlik. Siyasi sahanın iç bölgelere genişlemesi. Suriye Devleti'nin toprak bütünlüğünün korunması. Türkmen Milletimizin anayasal, temel hak ve hürriyetletinin temin edilmesidir. Böylece, Türkmen Milletimizim anayasal hukuku çerçevesinde, temel hak ve hürriyetlerini koruyacak kanun ve anayasa çalımalarında çalışmalarımızın hazır bulunduğu ve tartışmaya açık olduğumuzu beyan etmek isterim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Vesim TOKATLI Arşivi
SON YAZILAR