Tam da CHP-HDP-İP-SP arasında taslak Anayasa hazırlıklarının yapıldığı tartışılmaya başlanmışken CHP sözcüsü Faik Öztrak “Ülkemizin içine düştüğü buhrandan ancak yeni kurallarla, yeni kurumlarla ve yeni kadrolarla çıkılabileceğini düşünüyoruz. Yeni kurallar, yeni Anayasa... “ açıklamasını yaptı. HDP’ye diyet borcu olan CHP’nin hazırlayacağı her Anayasa elbette HDP’yi tatmin etmek zorundadır. Taslak Anayasa hazırlığı görevi verilen Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu 2018 yılında Evrensel gazetesine verdiği bir röportajda aynen şunu demişti: Millet İttifakı ve HDP kazanırsa o zaman yeni bir anayasa umudu doğacak. Bu bakımdan gerçekten kader ve temel bir oylamadır.

2019 yılında Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu televizyon ekranlarına bağlanarak “Bu konu 2018’in ocak ve nisan ayında 4 parti arasında yapılan anayasa çalışmasına ilişkin bir bilgidir. Doğrudur. Cumhuriyet Halk Partisi, HDP, Saadet Partisi ve İYİ Parti uzmanlarıyla yetkilileriyle bir ortak faydalar oluşturan anayasa raporu hazırlandı. Ama bu 2018 yılının başlarında yapılan bir çalışmaydı“ açıklamasını yaparak CHP’nin başını çektiği muhalefetin ihanetlerini “yeni Anayasa” adı altında hayata geçirmeye çalıştıklarını ortaya döktü.

Geçmişte AKP hükümetinin yaptığı ve sonra terk ettiği ne kadar yanlış varsa, bugün o yanlışları CHP ve onun yancıları üstlenmiştir. AKP’nin en büyük yanlışı terör örgütü PKK’yı muhatap alarak “çözüm süreci” adı altında açılım yapmasıydı. Bu “Kürtlerin temsilcisi PKK” algısının yaratılmasından ve terör örgütü PKK’nın güçlenmesinden başka hiçbir şeye hizmet etmedi. AK Parti hükümeti son beş yıldır terör örgütü PKK’ya böcek muamelesi yaparak hem onu eziyor, hem de terör örgütü PKK’nın asla Kürt kökenli kardeşlerimizin temsilcisi olmayacağını tekrar tekrar herkese vurguluyor. Terör örgütü PKK ve onun uzantısı HD(P)KK’yı Kürtlerin temsilcisi olarak gören şimdi CHP, İP, SP, Deva, Gelecek gibi partiler olmaktadır. AK Parti hükümeti ve Cumhur ittifakı şimdi terör örgütü PKK neyi hak ediyorsa ona o muameleyi yapmaktadır.

CHP ise sürekli HD(P)KK ve diğer yancılarıyla son beş yıldır çözüm süreci peşindedir. CHP’nin son beş yıldır PKK’dan ayrı düşündüğü hiçbir konu yoktur. CHP hem eli silahlı kanadına destek oluyor, hem de terör örgütü PKK’nın siyasi uzantısı HD(P)KK’ya yasal zeminde kurulmuş parti kılıfıyla her konuda destek oluyor, onunla ittifak yapıyor.

“Yeni Anayasa” lakırdıları da işte bunun için HD(P)KK’ya nefes aldırma çabasıdır.

CHP’nin başında “Anayasa’nın 2. ve 3. Maddelerini değiştirelim” diyen Kemal Kılıçdaroğlu gibi biri olduğu sürece Türkiye’yi bölmeye çalışan tüm terör örgütleri CHP’yi umut olarak görecektir.

Birlikteliklerinin adına “Millet ittifakı” adı verenlerin, HDP’yi de sözde gizli ortakları yapıp Türk milletini bölme projeleri hazırlıkları yapması aklı başında herkesin gördüğü bir konudur. “Millet ittifakı” adı vererek adeta Türk milletiyle dalga geçmektedirler.

Türkiye Cumhuriyetini kuran Atatürk’ün miras bıraktığı parti, Türkiye Cumhuriyetini yıkmaya çalışanlara alan açmaya çalışıyorsa bu partideki garabeti, ihanet oluşumlarını Türk milleti görmelidir.

Kemal Kılıçdaroğlu PKK’nın kapatılan televizyonuna çıkıp, “Anayasa’nın 2. ve 3. Maddelerini değiştirelim” dediğinde bu parti içinde zerre tepki görmüyor ve ondan sonra iki kere CHP Genel Başkanı olarak seçiliyorsa bu durum CHP içinde ihanetin alışkanlık haline geldiğini göstermektedir.

Allah bu CHP’ye iktidar yüzü göstermesin, Allah bu CHP’deki zihniyete ülkeyi yönetme alanı açmasın, çünkü Atatürk’ün miras bıraktığı CHP’yi nasıl terör örgütlerin maskarası haline getirdilerse, Atatürk’ün emanet ettiği Türkiye Cumhuriyetini de düşmanlarımıza maskara haline getirirler.

ABD’nin yeni başkanı Joe Biden Türkiye üzerinde düşmanca düşüncelerini yansıttığı halde, neredeyse ona dünyadaki “sizinle çalışmayı dört gözle bekliyorum” yalakalığını ilk yapan Kemal Kılıçdaroğlu’nun yönettiği CHP Türk milletine ihanetten başka ne verebilir?

CHP’nin hazırladığı Anayasa taslağına bakın, ihanet hazırlıklarını nasıl yaptıklarını anlayın…

Atatürk’ün miras partisi CHP’yi HD(P)KK ile eşitleyen Kemal Kılıçdaroğlu ve yancılarından Türkiye’yi korumak en büyük vatanseverliktir.