Ekrem İmamoğlu’nu ekranlardan tanıdığım günden beri onunla ilgili tarifim hep “Sinsi, yapmacık, kurnaz” bir profil sahibi olduğuna yönelik olmuştur. Mazbatasını aldıktan sonra bu profilini bir kez daha göstermiştir. Ekrem İmamoğlu mazbatasını aldıktan bir gün sonra antrikot ve musakka tiyatrosu, 250 bin liralık saati ve terörist Demirtaş hayranlığıyla gündem olmuştur.

Ekrem İmamoğlu seçimlerden önce çıktığı televizyon programlarında kendisine terörist Demirtaş sorulduğunda “Tanımıyorum, bilmiyorum” diyordu. Ama nasıl olduysa mazbatayı aldıktan bir gün sonra dili çözüldü ve terörist Demirtaş’ın hayranı çıktı.

Barzani’nin televizyonu olarak bilinen Rudaw isimli televizyon kanalına yaptığı açıklamalarla terörist Demirtaş’ı öve öve bitiremedi.

Aynen şunları söyledi: “Sayın Demirtaş’ın siyasette aktif olduğu dönemde çizdiği çizgiyi beğenenlerden biriydim. Gerçekten de barışçıl, uzlaşmacı ve evrensel değerleri öne çıkaran dili vardı. Bundan da çok mutluluk duydum. Hatta kendi adıma bunun Türkiye için bir fırsat olabileceğini ve birçok duvarı yıkabileceğini de dile getirdim. Bugün de hala aynı kanaatteyim. O dilin geçerli olduğu bu ülkede çok daha mutlu olabileceğimizi görüyorum. Bu bağlamda böyle siyasi bir çizgisi olan bir insanın benim hakkımda pozitif bir şey söylemesi elbette beni mutlu etmiştir.” 

Terörist Demirtaş’ı bizler tanımasak, Ekrem İmamoğlu bize Selahattin Demirtaş’ı “barış güvercini, demokrasi kahramanı, Türkiye için bulunmaz bir fırsat” olarak yutturmaya çalışacak…

“Çizdiği çizgiyi beğeniyorum” dediği terörist Demirtaş şuan cezaevinde terör örgütü PKK’ya yardım ve yataklıktan yatmaktadır. Terörist Demirtaş hiçbir zaman barıştan yana olmamıştır. Her daim terör örgütü PKK’nın siyaset sözcüsü olmuştur.

Terörle mücadele eden askerimizi, polisimizi "Gazetelerine bir bakın. Büyük temizlik operasyonuymuş. Silip süpürme operasyonuymuş. Siz kimsiniz ya? Kimi nereden süpürüyorsunuz? Bu toprakların ancak kanalizasyonunu temizlersiniz. Başka da bir şeyi temizleyemezsiniz. Haklıyız, kazanacağız" sözleriyle aşağılayan ve teröristlere destek veren birisi nasıl “barışçıl, uzlaşmacı” biri olabilir?

"14 yıldır İmralı’da bir beton çukurunda direnen Kürt halkı önderinin posterini Kürdistan'a asamayacakta nereye asacak bu halk. Posterlere alışsanız iyi olur. Çünkü biz daha başkan Apo'nun heykelini dikeceğiz, heykelini" diyen terörist Demirtaş Türkiye için neyin fırsatı olacaktır?

“Biz PKK’yı silahlı halk hareketi olarak tanımlıyoruz” diyen terörist Demirtaş’ın terör örgütünü meşrulaştırmaya çalışan bu çizgisi Ekrem İmamoğlu’nu nasıl etkilemiştir?

“PKK’lının cenazesine gitmeyen vekile soruşturma açtırırım” diyen terörist Demirtaş hangi barışa katkı sağlamış oluyor Ekrem İmamoğlu?

 Terörist Demirtaş’ın sicili hep bu ve benzeri eylem ve söylemlerle doluyken, Ekrem İmamoğlu onun hangi çizgisini beğenmiş, çıkıp bunları tane tane Türk milletine anlatmalıdır.

Seçimden önce tanımadığı terörist Demirtaş’ı, seçimden hemen sonra övgülere boğması HDP’ye olan diyetini ödemenin bir başlangıcıdır.

Şu an geçici yahut kalıcı oturacağı o koltuğa HDP’nin oylarıyla oturduğunu çok iyi bildiği için, partisi CHP’nin can yoldaşı HDP’nin her şeyine sahip çıkmak zorundadır.

Seçimden önce ilk televizyon programında “HDP ile ittifakımız var” diyen ama zamanla bunu daha gizli tutmaya çalışan Ekrem İmamoğlu, HDP Eşbaşkanı Sezai Temelli’nin "CHP'nin Ankara ve İstanbul adayları Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu bilecek ki seçilmişse HDP oylarıyla seçilmiştir" sözlerinden sonra dağılmıştı.

Ölmeye ve öldürmeye programlanmış terör örgütünün siyasi uzantısı bir destek veriyorsa bu ölmüş teröristlerin hayrına değildir elbette. Bir karşılığını almıştır. HDP Eşbaşkanı durduk yere “İstanbul’u biz yöneteceğiz” der mi?

Ekrem İmamoğlu’nun Selahattin Demirtaş gibi eli kanlı olan, her daim teröristlerin arkasında durmuş birine yaptığı bu övgüler gösteriyor ki, Ekrem İmamoğlu HDP’ye çoktan biat etmiştir.

Zaten CHP’li Barış Yarkadaş terörist Demirtaş’ın cezaevinden yaptığı “Oyumuzu CHP ve İYİ Partiye vereceğiz” açıklamasının çok etkili olduğunu belirterek milyonların huzurunda yaptığı  “Sağ olsunlar CHP’ye Küçükçekmece’de 65 bin oy, Esenyurt’ta 106 bin oy vererek iki belediyeyi de kazanmamızı sağladılar. Adana’da, Mersin’de, İstanbul’da ve Ankara’da bütün siyasi ayrımları bir kenara bırakarak iktidara da bir uyarıda bulundular. (...) Bu seçimlerin en etkili aktörlerinden birisi Selahattin Demirtaş’tır” açıklaması gösteriyor ki, CHP HDP’ye ne yaparsa yapsın bu diyetini ödemeyi asla bitiremeyecektir.

Fatih Sultan Mehmet’in fethettiği, Atatürk’ün işgalden kurtardığı İstanbul’da Bizans oyunları oynanmaktadır. Yapmacık, sinsi, kurnaz bir profil olan Ekrem İmamoğlu’nun terörist Demirtaş’ın “çizgisini beğenmesi” Türk milletine ihanet ve çok büyük hakarettir.

Bu ihaneti ve hakareti Barzani’nin televizyon kanalında vermesi de ayrı bir anlam taşımaktadır. Çünkü CHP geçtiğimiz yıllarda kurumsal olarak Barzani’ye "Bölgesel Kürt Yönetimi bütün yumurtalarını sadece AKP sepetine koymasın. Çünkü AKP bugün var yarın yok. Bütün siyasi oluşumlarla ilişkilerin götürülmesi uzun vadede Bölgesel Kürt Yönetimi'nin de işine yarar. Şu an Türkiye gibi bir dostlarının olması  hem merkezi Irak Hükümeti hem de Bölgesel Kürt Yönetimi için bir avantajdır. Bu avantajı kullanırken de olabildiğince geniş bir perspektifle, her kesimle diyalog kurmak daha faydalı olur." çağrısında bulunmuş ve Barzani'nin sözcüsü ve heyetini CHP Genel Merkezi'nde konuk etmişlerdi. Geçmişte Barzani ile ilişkileri çok iyi olan AKP hükümeti bile Barzani’nin “bağımsızlık referandumuna” karşı çıkıp mücadele etmişken, Kemal Kılıçdaroğlu destek vermişti. Bunu da Özgürlük ve Sosyalizm Partisi Genel Başkanı Sinan Çiftyürek  "Kemal Kılıçdaroğlu görüşmemizde bütün milletlerin olduğu gibi Güney'in de referanduma gitmeye hakları olduğunu söyledi." cümlesiyle deşifre etmişti.

Ekrem İmamoğlu’nun mazbatayı alır almaz Barzani’nin televizyonuna röportaj vermesi ve Demirtaş gibi teröriste buradan övgülerde bulunması bu açıdan önemlidir.

Ekrem İmamoğlu’nun maskesi koltuğa oturur oturmaz düşmüştür.

Zaten Atatürkçülük üzerinden Ekrem İmamoğlu parlatması yapanlar, Ekrem İmamoğlu’nun terörist Demirtaş’la ilgili övgülerini dinleyince süt dökmüş kediye döndüler.

Biz de diyorduk ki, HDP’liler niye Ekrem İmamoğlu’nun yolunu çevirip niye "Koyu bir HDP'li olarak arkandayız. Bize Selahattin Başkan'ı anımsatıyorsun." diye sarılıyor diyorduk…

Meğerse Ekrem İmamoğlu ruhunda terörist Demirtaş sevgisini taşıyormuş…

Bir de şeyi merak ediyorum. Her türlü ihaneti meşrulaştırma da algı çalışması yapan Oda Tv, Yeniçağ ve Sözcü gazeteleri niçin Ekrem İmamoğlu’nun terörist Demirtaş sevgisini niye manşete taşımadılar? Ayıp değil mi?