İktidarla yol yürürken AKP çok mükemmeliyetçi bir parti. Cumhurbaşkanımız süper ötesi dünya lideri. Ne zaman iktidarla yolları ayrıldı eyvah eyvah. Başladı bizimkiler kıvırmaya.

         Önce bizimkiyle başlayayım. İki koyun güdemez aslında. Hasbelkader Devlet beyin teveccühüyle önce il başkanı sonrada milletvekili oldu. Lidere övgüler Cumhurbaşkanı’na övgüler değme gitsin. Densizlik edip ihraç edilince bir süre acaba ne ütebilirim telaşıyla övgülerine devam etti. Sonra bir baktım mecliste bizimleyken kavga edip küfürleştiği Özgür Özel ve Veli Ağbaba’yla miting yapıyor. Övgüler methiyeler dizdiği hükümete hadi lan ordan naraları atıyor.

         AK Partinin bir dönem kadrolu ekonomi bakanına ne demeli. Dünya lideri Tayyip Erdoğan iken kabineden şutlanınca rantiyeciye dönüverdi birden. Dönmek ne dönmek ama. Ne kadar koltuk kaybeden varsa hepsi yanında. Sadullah’tan tutun İdris Naim’ine kadar. Şimdi AKP tu ka ka oldu birden.

         Stratejik Çukur’un mucidine gelelim. Bütün komşularımızla aramız iyiydi. Hatta Yunanistan’la bile. Adam bir geldi Dışişleri Bakanı olarak. Devreye soktu Stratejik Derinliğini. Derinlik dediysem onun tabiri bu. Bana göre Stratejik Çukur. Sorun yaşamadığımız ilişkilerimizin iyi olduğu kimse kalmadı. Allah aşkına Azerbaycan, Pakistan, Kazakistan ve Türkmenistan dışında dost bir ülke daha sayabilir misiniz? Açılım sürecinde teröristlerin sınırda davul zurnayla karşılanması da onun eseri. Bu gün bizi Suriye’de kurşun sıkan PYD'li teröristlerinde bizim ülkemizde bizim sınırlarımız boyunca bizim askerimizin eskortluğunda seyahatleri de onun eseri. Hadsiz herif bunları ben yapmışım gibi yine sahnelerde.

         Gelelim ablamızaaaa... Aday gösterilmeden hemen önce. Bir televizyon programında konuk. Sunucu Ahmet Şafak. Soru şu; ilke, bilgi, inanç, dürüstlük, karakter ve tarihsel liderlik desem ne dersiniz? Sayın Akşener cevaben Sn. Dr. Devlet Bahçeli derim diyor. Ta ki listede yer alamayana dek. Başladı fitneye. Önce partiye operasyona kalktı saz arkadaşlarıyla. Olmayınca parti kurup çürümüş fikirlilerle yoluna devam etmekte. Yalnız bu yola çıkış da sorularla dolu. Türkiye’nin her il ve ilçesinde teşkilatlanmak ve buralarda binalar daireler tutup tefrişatını yapmak az para olmasa gerek. Kaynak neydi kafamda oturtamıyorum.

         Bir gün iyi dediklerine ertesi gün kötü demek omurgasızlık değil de nedir. Eğer kötü idiler ve siz bunu bilerek orada koltuğunuz elinizde kaldı diye sustu iseniz kişilik sorunu yaşıyorsunuz demektir.

         Bu değişkenliğiniz ayrıldıktan sonra kötü olduğunu farkındalığı oluşturuyorsa sizde o zaman daha sıkıntılı bir durum var demektir ortada. Zira eğer böyle ise de zeka sorununuz var demektir. Bu zekaya da ülke teslim edilemez. Kalın sağlıcakla.

         Ne Mutlu Türk’üm Diyene!..