Yaklaşık bir yılı aşkın bir süredir bir erken seçimin gerekliliği konusunu dilim döndüğünce anlatmaya çalışıyordum.

MHP Genel Başkanı Bahçeli'nin grup toplantısında yaptığı ‘'Türkiye'nin bir yıl daha beklemeye tahammülü yok, 26 Ağustos 2018 tarihinde erken seçim yapalım.'' çağrısı üzerine 26 Ağustos tarihinde bir erken seçim yapılması kaçınılmaz hale gelmiştir. Bugün saat 13:30'da Cumhurbaşkanı Erdoğan ile gerçekleşecek görüşme ile 26 Ağustos tarihinin netleşeceğini söyleyebilirim.

Ayrıca Bahçeli'nin 26 Ağustos tarihini belirlemesi MHP'nin 18 Mart'taki MHP kurultayının özellikle Çanakkale Zaferi'nin yıldönümüne denk gelmesi gibi 26 Ağustos Malazgirt Zaferi'ne denk gelmesi de bir mesaj ihtiva ettiği anlaşılıyor. Seçim sonuçları ile de hem rakiplerine hem de dünyaya bir mesaj verilmesi amaçlanıyor.

Hatırlanacağı üzere 3 Kasım 2002 seçimlerine ilişkin erken seçim çağrısı da Sayın Bahçeli'den gelmişti. Birçoklarının iddia ettiği gibi MHP'nin seçimden kaçmadığı da bu şekilde görüşmüş oldu. Diğer taraftan da yine bazılarının iddia ettiği ‘'Cumhur İttifakı % 50'yi bulamıyor.'' iddialarının da ne kadar gerçekçi olduğu görülmüş olacaktır.

Yürütücülüğünü yapmış olduğum Optimar Araştırma'nın 2018 Mart Türkiye'nin Nabzı Araştırması sonuçları neticesinde Cumhur İttifakı oy oranı % 54 olarak görülmektedir. % 11,9 oranındaki bir kesim de henüz bir fikir sahibi değil Cumhur İttifakı'nı destekleme ya da desteklememe konusunda. Partiler bazında desteklenme durumuna bakacak olursak da; Ak Parti tabanında % 87 ve MHP tabanında ise % 78 destek gördüğü anlaşılıyor. Cumhur İttifakı'nı desteklemeyenlerin oranı ise % 34'tür. Dolayısı ile % 34'lük bir kesim kesinlikle oy vermeme eğiliminde diyebiliriz.

Aynı araştırmada ayrıca Cumhurbaşkanlığı için Erdoğan'ın ilk turda rahatlıkla seçileceğini söyleyebiliriz. Ayrıca 2013 yılından beri yaptığımız birçok araştırma ve 2014'teki Cumhurbaşkanlığı seçimleri 16 Nisan 2017 Halk oylaması vb gibi sonuçlar da gösteriyor ki Erdoğan'ın kişisel oy oranı % 51- 53 arasıdır. Cumhur İttifakı ile bu oran daha da yukarı çıkacaktır.

Seçimlerin ise Cumhur İttifakı lehine en az % 54 gibi bir oran ile neticeleneceğini -bir ay kadar önceki yapmış olduğumuz araştırmaya göre – söyleyebilirim.

Genel ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin neticesi belli, adayların ve partilerin öncelikli olarak yerel seçimlere odaklanmaları gereklidir. Neden? diye soracak olursanız Ankara ve İstanbul gibi illerin iktidar açısından çok önemli ve iki ilin de çeşitli sebeplerden dolayı değiştirilen belediye başkanları var. Muhalefet bu iki şehirde belediye seçimlerini kazanmak istemektedir. Nitekim CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da dünkü konuşmasında hedef olarak bu iki ili göstermiştir.

Sonuç olarak tekrar edecek olursak, genel seçimlerin ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinin sonuçları belli, oranları partilerin seçim kampanyaları belirleyecek, asıl önemli olan bundan sonra yerel seçimlerdir. Çünkü, yerel seçimlerdeki bir hezimet Ak Parti için sonun başlangıcı, CHP için ise iktidar için ilk adım olabilir.