“GELMEKTE OLAN” NE OLA Kİ?
Y-CHP’li Dersimli Kemal’in sloganı: “Geliyor gelmekte olan!”
Atatürk’ün kurduğu partinin başındaki ne demek istiyor diye dönüp baktık “gelmekte olanlar”a:
Bay Dersimli’nin yoldaş edindiği, “Yedili masa”nın terörist ortağı HDPKK’nin eş genel Başkanı Buldan’ın “PKK bir terör örgütü değildir” itirafını hatırladık önce…
HDPKK’nin mapusta yatan terörist Selo’nun “Apo’nun heykelini dikeceğiz, heykelini!” sözünü hatırladık…
Başka bir HDPKK’li hükümlünün “Biz sırtımızı PKK/YPG/PYD’ye yaslıyoruz” dediğini hatırladık…
Başka bir HDPP’linin “PKK sizi tükürüğüyle boğar, tükürüğüyle” dediğini hatırladık…
Üç gün önce Dersimli Kemal’in yoldaşı HDPKK’li Sakık’ın “Bizim küçük hesaplarımız yok. Biz 100 yıllık Cumhuriyeti değiştireceğiz… Önümüzdeki yıl özgürlük yılı olacak!” sözlerini duyduk!
Ve bu HDPP’li Sakık, Y-CHP’lilerin yüzüne baka baka, “Mustafa Kemal'in generali olsanız ne yazar, it sürüleri” diyen adam değil miydi?
Daha geçen gün HDPKK’li Sancar, “Demokratik çözüm ve barış için tecrit kalkmalıdır” demişti…
Hastalık bahanesiyle mapustan kurtulan HDPKK’li Türk, geçen gün, “Bu dönem Öcalan için özgürleşme dönemidir” demişti.
Vay ki vay halimize… Bay Dersimli Kemal, “seninle gelecek olan musibetler”den biri bu mu?
*
“Geliyor gelmekte olan” dedi ya Bay Dersimli, bakıyoruz:
Madımak Oteli’nde kardeşlerinizi yakmakla suçladığınız Karamollaoğlu’nu nasıl bağrınıza bastığınızı hatırladık birden…
Erbakan’ın mirasını Y-CHP’ye peşkeş çeken Temel Bey’in, insanı hayretler içinde bırakan “Ayasofya’nın bir kısmı turistlere açılabilir” ikiyüzlülüğünü hatırladık…
Vay ki vay, Y-CHP’nin asla müzeye çeviremeyeceği Ayasofya’yı ancak Karamollaoğlu’na kapattırabilirsiniz demektir bu…
Sözde “millî görüşçü” Bekaroğlu ve Mollaoğlu’nun sığındığı Bay Dersimli Kemal’le gelecek olan musibetlerden biri de sapık LGBT’lilere bayrak açtıran İstanbul Sözleşmesi’nin yeniden imzalanması mı?
*
“Geliyor gelmekte olan” diyorsun ya, dönüp baktık:
Uzun zamandır, savcılara, hakimlere, bürokratlara, bakanlara, askerlere şantaj yapıp duruyordun…
“Onu yapmayın, bunu imzalamayın, gelirsek hesap soracağız” diyordun…
“FETÖ’ymüş, PKK’li teröristmiş, KHK’lıların hepsini serbest bırakacağız, görevlerine iade edeceğiz“ diyordun…
Daha önce de “Yerel yönetimler özerklik şartını kabul ediyoruz” demiştin…
Türkiye’yi kaça böleceksiniz, kimlere pay edeceksiniz Bay Kemal?
Geçen gün Y-CHP Grubunda, "Bu salon, bu kürsü aslında benim evim. Bu kürsüde insanlarımızın onuru ve demokrasimizin kaderi adına son kez konuşuyorum. Umutluyum dostlar, gerçekten umutluyum. Bugün zalimlerin tahtlarını yıkmaya çok yakınız” demiştin…
Soruyoruz, Hangi krallığı, hangi tahtı yıkacaksınız?
Eminiz ki Allah muhafaza kazansanız, Külliye’deki o “taht” dediğiniz Cumhurbaşkanlığı makamına güle oynaya oturacağınızdan ve “tek adam olarak zalimleşeceğiniz”den eminiz!
Vay ki vay halimize, seninle gelecek olan musibetlerden biri” taht kavgalarının başlangıcı” mı?
Yoksa sen, bu Y-CHP ve Yedili Masa, Atatürk’ün Cumhuriyetine hiç inanmayanlardan mıydınız Bay Dersimli?
Yoksa sen ve ekibin Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni “muz cumhuriyeti” mi sanıyorsunuz? Atatürk’ün devletçilik ve milliyetçilik ilkeleriyle hiç işiniz olmaz mı?
*
Aziz Türk milletinin gözünün önünde bütün çevirdiğiniz dolaplar…
Hele bir 9 Nisan’ı görelim, hele bir 14 Mayıs’ı görelim Bay Dersimli…
“Gelmekte olan” neymiş, “Devlet” neymiş, “Türk milletinin iradesi” neymiş bir görelim!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.