MHP’den ihraç edildikten sonra Ali Babacan’ın kurduğu Deva Partisi’ne katılacağı söylendi. Deva’ya katılması beklenirken “Sayın Babacan’dan, partinin kurucuları arasında yer alma teklifi aldım. Bu konuda kendilerine teşekkür ederim. Ancak, özellikle Samsun’da yaptığımız kapsamlı değerlendirme ve istişareler sonucunda, Parti Programındaki bir kısım görüş ayrılıklarımızdan dolayı bu teklifi kabul edemeyeceğimi ifade ettim” açıklamasını yaptı.

Daha sonra kendisinin parti kuracağı falan konuşulmaya başlandı. Ali Babacan’ın bölücülere sahip çıkan parti programına karşı çıktıysa “Deva’nın büyük hali İP’e hiç katılmaz” diye yorumlar yapıldı. Hele de Erhan Usta’nın “CHP’nin başını çektiği HDP’nin, İP’in ve bazı diğer partilerin de içerisinde olacağı bir ittifak var. Çok acıdır ki bu ittifakı FETÖ de destekliyor” şeklinde bir sözü varken, Meral Akşener’in partisine katılması kesinlikle düşünülmüyordu.

Ama o herkesi yanılttı ve “Bizler aynı mahallenin çocuklarıyız” diyerek Meral Akşener’in taktığı rozetle İP’e törenle katıldı.

O rozet takıldıktan sonra Erhan Usta’ya sormak lazım.

Şimdi, CHP artık bu mahallenin başını çekmiyor mu?

HDP, bu mahalleye artık siyasi mayın döşemiyor mu?

FETÖ, artık bu ittifakı desteklemekten vazgeçti mi?

Ya da Meral Akşener’in İP’i; CHP’den, HDP’den, FETÖ’den vazgeçip milli bir alana geçiş yaptı mı?

Yol aynı, yolcular aynı…

Sadece Erhan Usta da o yolcularla yol yürümek için o mahalleyi seçti…

Erhan Usta tam da “terörist Demirtaş ile Heval Meral” arasında kahvaltı dostluğu ve sıcaklığı kurulduğu günlerde İP’e katıldı. Belki de bu dostluklar onu çok etkiledi ve İP’e katılma kararı oldu.

Ama katılma sebebi ne olursa olsun bize CHP’nin başını çektiği, HDP’nin içinde olduğu, FETÖ’nün desteklediği bu ittifakı enine-boyuna anlatmalıdır.

O cephede değişen bir şey olmadığına göre, Erhan Usta’nın kendinde değişen nedir bize biraz bunlardan bahsetsin…

Siyasetin sosyolojisi adına belki bilgi ve tecrübe sahibi oluruz.

Siyasetteki kıyaslamayı belirleyen yaşanan olaylar, eylemler, söylemler, kavramlar ise Erhan Usta’nın bize anlatacakları olmalıdır.

CHP’nin başını çektiği ve tüm terör örgütlerinin cirit attığı o mahallede nasıl bir yaşam sürecektir?

CHP, HDP, İP, FETÖ hidayete mi erdi yoksa Erhan Usta onları olduğu gibi mi sevmeye başladı?

CHP, HDP, İP, FETÖ birlikteliği aynı ihanetlere devam ettiğine göre Erhan Usta onlara ayak uydurmuştur.

Siyasi kazanç için bu hallere düşen insanlara gerçekten çok üzülüyorum. Bu tür insanlar yüzünden Türk siyasetinin kalitesi düşüyor ve güvenirliliği azalıyor.

Erhan Usta ne diyecek şimdi?

Herhalde “CHP, HDP ve FETÖ ile birlikte Türk milletine hizmet etmek için İP’e katıldım” diyecek hali yoktur.

Bugünlerin mesajı aslında Erhan Usta’nın kızının düğünündeki konuklardan verilmişti. Düğünler çoğu zaman kişilerin birbirine yakınlığını belirler. Düğünde Meral Akşener’in, Ali Babacan’ın, Ahmet Davutoğlu’nun aynı masada bulunması ve onların nikâh şahidi yapılması aslında yakınlıkların göstergesiydi. Erhan Usta’nın Türk milliyetçisi duruşu olsa yahut bu duruşu devam etse Ahmet Davutoğlu gibi Türklük düşmanı adamların o düğünde ne işi olurdu?

Meral Akşener de zaten onunla aynı yolun yolcusudur. Meral Akşener geçenlerde Gelecek Partisi Genel Merkezi’ne ziyarete gittiğinde Ahmet Davutoğlu onun partisi İP için “Gerek parti programlarımızın karşılaştırılmasında gerekse sohbetimizde birçok konuda benzer kanaatlere sahip olduğumuz, benzer kaygılar taşıdığımız, birlikte çalışmamız durumunda ciddi bir sinerji oluşabileceği kanaati bizde hasıl olmuştur” demişti.

Meral Akşener’in partisine katılmak demek aslında CHP’ye, HDP’ye, Gelecek’e, Deva’ya, Saadet’e katılmak demektir. Aralarında hiçbir düşünce ve fikir ayrılığı yoktur.

 Ali Babacan’a, Ahmet Davutoğlu’na milletvekili verebileceğini söyleyen Meral Akşener, yarın ihtiyaç hasıl olduğunda Erhan Usta’yı zaten onlara gönderir. Ali Babacan demek Meral Akşener demektir. Ahmet Davutoğlu, Meral Akşener demektir.

Aslında yazımızın başında “Erhan Usta’nın, Ali Babacan’ın partisine katılacağı bekleniyordu, katılmadı” dememiz bile inanın gereksiz bir cümle olmuştur.

Erhan Usta’nın da belirtiği gibi CHP’nin başını çektiği bu siyasi zillet ekibinin siyasi refleksleri aynıdır. Bunların hepsi aynı fabrika ürünü robot gibidir. Sahipleri ana karta ne misyon yüklerse hepsi onu uygulamaya geçer.

Zeytin Dalı Operasyonu’na yahut diğer terörle mücadele operasyonlarına mı karşı çıkılacak, hepsi birden karşı çıkar.

Terörist Demirtaş’a mı sahip çıkılacak, hepsi birden sahip çıkar.

HDP’nin sözde siyasetçilerine, belediye başkanlarına mı sahip çıkılacak, hepsi birden sahip çıkar.

Türkiye’nin Doğu Akdeniz ve Libya politikalarına mı karşı çıkılacak, hepsi birden karşı çıkar.

Milli savunma gücümüzü arttırmak için Rusya’dan S-400 alınmasına mı karşı çıkılacak, hepsi birden karşı çıkar.

Bunlar aynı vücudun organları gibidir. O yüzden Erhan Usta, İP’e katılarak sadece Meral Akşener’in partisine değil, hepsine katılmış gibi oldu. CHP’nin başını çektiği zillet ittifakı Erhan Usta’ya hangi yolculuklar yaptıracak göreceğiz…

Erhan Usta, CHP-HDP ittifakının yancısı olan İP’e “Bizler aynı mahallenin çocuklarıyız” diyerek katıldıysa, o mahalledeki her türlü ihanetten de sorumlu olacaktır.

Erhan Usta dönekliğin ustası olmak ve böyle bir mahallede figüran olmak yerine emekli olup köşesine çekilseydi kalan itibarını korumuş olacaktı… Ama o, ülkeye ihanet etmek için her türlü ustalığı sergileyenlerin Erhan Usta’sı olmak istedi…

Ve CHP’nin başını çektiği o mahallenin muhtarı Kemal Kılıçdaroğlu içeriden seslenir: ERHAN USTA, ÇEK ORADAN BİZE BOL ACILI BİR İHANET…