CAMİ BAHÇESİNDEKİ ŞEHİT…
Asla bir Türkiye partisi olmayan Kürtçü HDP’li vekillerin TBMM çatısı altında “Kürdistan”dan bahsettiği sıralarda…
TSK’nin aylardır havadan bombaladığı Kandil’deki inlerinde saklanmaya devam eden PKK’li katil Karayılan'ın "Kendinize güveniyorsanız gelin bu yoldan geçin, kontrol bizde" dediği Tunceli-Pülümür karayolunda düzenlenen operasyonda PKK'ye ait mevziler ve sığınaklar yerle bir edilirken…
Şehirleri köstebek yuvasına çevirip savaş alanına çeviren PKK zulmünden bıkmış Kürt halkının memleketlerinden göç ettiği günlerdeyiz.
Kürtçü Balüken’in 15 polis ve asker PKK’nin elinde iddiasında bulunurken…
Hainler, memlekette cami ve okul bombalarken…
Nusaybin'de PKK'nın açtığı hendekleri kapatmak ve barikatları kaldırmak için operasyon yapan güvenlik güçlerine teröristler ateş açarak 38 yaşındaki Özel Harekat polisini şehit ederken…
ABD’de akıl hocaları ile görüşüp dönen Kürtçü Demirtaş ile devşirme Kürkçü, Kuzey Irak’ta görüşmeye gidiyor, Süleymaniye’de iken jetlerimiz Kandil’i bombalamaya başlayınca apar topar Türkiye’ye dönüyorlar!
Yamalı bohçaya dönmüş Irak, Türkiye’ye rest çekiyor.
Türk Dışişleri acilen oradaki vatandaşlarımızın ülkeye dönmesini istiyor!
Postal yalayıcı Barzani sarayda misafir… Ama o önce MİT’e gidiyor, sonra saraya…
Geldiğimiz nokta “çözüm süreci” denen muamma sayesinde savaş tamtamlarını dinlemek…
Habur’da eşkiyaya davul zurna çaldıranlar, Diyarbakır’da Şivan’a övgü düzenler, “PKK ezan susturan örgüt” demeye başladı…
Hele şu Anayasa bir değişsin, hele şu Başkanlık sistemi bir faaliyete geçsin, yine bakarız buzdolabındaki çözülmeye!
24 Kasım’dan beri uçuş yok, Irak’a eğitime gönderilen askerlerine ABD bile onay vermiyor, Irak NATO’yu çağırıyor…
O sıralarda PKK/HDP’li vekiller, şehirdeki eşkiyalar gibi Mardin Valisi randevu vermedi diye TBMM Başkanlık Divanına yürüyüp arbede çıkarmakla meşgul…
Diyarbakır-Sur’da, yakılan tarihi Kurşunlu Camii bahçesindeki patlayıcıları imha eden polislere keskin nişancı tüfeği Kanas ile ateş açıyor. Teröristlerin açtığı ateşle ateşle bomba imha uzmanı polis memuru 32 yaşındaki Haydar Çetin şehit düşüyor, 1 polisimiz de yaralanıyor.
Bölgeyi AKP’nin hataları yüzünden özerk bölge ilan eden DBP/HDP/PKK, hiçbir insani kural tanımıyor, Kürt halkının menfaatine hiçbir girişimde bulunmuyor.
Camide çevredeki insanların zarar görmemesi için patlayıcıyı imha etmeye çalışan polis memurunu kahpece Kanasla vuruyorlar.
Bölgeye Kandilin kahpe dölleri yerleşmiş, kadrolaşmış, silahlanmış, barikatlar kurmuş, bomba döşemiş, devletle çatışıyor…
Namussuzlar bununla da yetinmiyor, uzaktan kumanda ile bölgedeki patlayıcıyı patlatıyor, 1 polisimiz daha yaralanıyor.
İnançsız, ahlaksız, kahpelik numunesi bu katil sürüsünün ülkeyi parçalamaktan başka gayesi yok; Kürt halkı bunu kavramalı, bunları içlerinde, sokaklarında, mahallelerinde, şehirlerinde barındırmamalıdır!
Çatışmalar, bölge insanını canından bezdirmiş durumda, esnaf iflas noktasına dayanmış… Kimi göç ediyor.
İçimizdeki PKK seviciler kına yakabilir, ruhlarındaki sinsi anarşizm oralarda yaşanıyor, HDP/DBP/PKK/DHKP-C işbirliği ve tatlısu solcularının medya maymunlarının desteği ile Güneydoğu cayır cayır yanıyor!
Bunca gözyaşının, hele hele o cami bahçesindeki şehidin ahı sizi yok etmeye yetecektir! Allah, vatan, bayrak ve millet aşkına yeminimiz var!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.