Padişahın konuşma metinlerini solcular yazıyor! En iyi danışmanları, “akil adamları” da ünlü solcu-komünistlerdi. Şimdi Perinçek’in evrim geçiren partisi cemaat avında AKP kuyruğunda... 1968’lerde solu paramparça etti... Yıllarca Kürt Enstitüsü’nün açılmasını isteyecek kadar Kürt milliyetçiliğiyle geçindi. Sık sık komplo teorileri üretmekle ünlü... Şimdilerde hidayete erdi, Atatürk’ün büyüklüğünü keşfetti, ulusalcı kesildi, yani bazen Maoist, bazen nasyonalist! Yani Atatürkçülüğe virüs bulaştıran adamdır o! Bugün geçirdiği evrim sonucu yıldızını parlattığı Aydınlık gazetesi, Kaynak Yayınları ve Ulusal Kanal’ın ekmeğini yiyor. Dönek sağcısı, solcusu, devrimbazı, antikapitalist dincisi elbirlik yazıyor, konuşuyor, Perinçek’i cilalıyorlar. Eski Ülkücü müsveddeleri ile Kızıl Elma mitingleri düzenleyen Perincek… 1970'li yıllarda binlerce gencin ölümüne sebep olan anarşide katkısı olan... 1980'li yıllarda 12 Eylül darbesinin mimarı ve Türkiye'yi 12 Eylül rejimine götüren gladyo eylemlerinin patronu NATO'ya bağlı, darbeden haftalar önce sol örgütlerin haritasını isim isim, adres adres gazetesinde yayınlayan... 1990'lı yıllarda terör örgütü PKK’nin meşrulaştırılıp sisteme monte edilme projesinde "gazeteci" sıfatıyla ve gerilla giysileriyle Bekaa vadisine gidip Apo itiyle görüşen, PKK için "gerilla", "kürdistan" ve "şehitler" ifadelerini ilk kullanan dergiyi yayınlayan... Ve 7 Nisan 2014’te Cemaat-AKP kavgasının Silivri duvarlarında yarattığı çatlaktan "özgürlüğe" süzülen ve Amerikancı-islamcı-faşist iktidarın en azgın yayın organı Akit’e "Cemaat'e karşı Erdoğan'la birlikte olacağız" diyen Perinçek... 1991'deki bir konuşmasında “demokratik kurallar çerçevesinde Türkler ve Kürtlerin gönüllü ve eşitlik temelinde temsil edildikleri federal bir sistemi” savunduğu için DGM tarafından suçlu bulunan Perinçek... Masum başlayan Gezi olayını Erdoğan’a karşı TGB’lilere zehirleten sonra da eski dostu Arapçı Dilipak’ın gazetesinde AKP ile cemaate karşı birlikteliğini ifşa eden Perinçek... Dev-Genç çeşmesinden içtiği “eylem”lerle, Türkiye İhtilalcı İşçi Köylü Partisi’nde başlayan maceralarıyla hapishane kuşu olan devrimci, hep “af”larla paçayı kurtardı. Aydınlık’ı önce dergi, sonra gazete olarak yayınladı. 1991’de Sosyalist Parti’nin genel başkanı, parti kapatılınca kurulan İşçi Partisi’nin genel başkanı, Pazar günü Vatan Partisi’nin yeni genel başkanı olacak... 28 Şubat sürecinde "Cumhuriyet Devrimi Kanunları Uygulansın" kampanyasını başlatıp "Ordumuz tankları resmigeçit için almadı" ve "TSK, Cumhuriyet devriminin mevzilerine girmiştir" sözlerini eden de Perinçek’tir. Ona göre Özal, mafya-tarikat diktasının mimarı, Çiller ise CIA ajanıydı. Ergenekon soruşturması 2008’de gözaltına alındı. Yapılan sorgunun ardından tutuklandı, 10 Mart 2014 akşamı tahliye edildi. Şimdi partinin adını değiştirip “Vatan” yapmakla, milliyetçi, devrimci, yurtsever olarak halkı kandıracağını sanıyor! Partinin adı, amblemi, bayrağı, yönetim şeklinden sloganına kadar hepsi değişiyormuş. Ambleminde “yıldız” ve “buğday başağı” varmış. Perinçek, 7 Haziran’dan önce TBMM içinde oradan buradan devşirdikleri vekillerle Vatan Partisi de olacakmış! MHP’den bile katılım varmış! Orada olsa olsa dönek, devşirme, MHP ve Ülkücü Hareket içinde bir baltaya sap olamamış eski müsveddeler vardır! Daha önce başka yerlerde birleştiklerini itiraf edenler, şimdi vatanda birleşiyormuş! “Nuh’un gemisine benzettiği meşhur Bandırma vapuru”nu yeni keşfedip binecekmiş muhteremler! İşçi sınıflı sosyalizmden, Maoculuktan sonra geldiği noktaya bakın... Evrim! Şimdiii... Aziz okuyucularıma bir soru: Neden AKP’den İP’e kadar herkesin gözü MHP’de, Ülkücülerde? İyice düşünün ve sakın ülkenin tek “kurtuluş yolu” MHP’den sapmayın! MHP’nin iktidarı yakın Ülküdaşlarım, yakın!   Mustafa ÖNDER [email protected]