İSTİFA EDİN BAY DERSİMLİ KEMAL!

İşiniz gücünüz kriz ve kaos…

Başkasının gözündeki çapağa değil de kendi gözünüzdeki merteğe bakın bir kere…

Yenilgiye doymayan yalancı pehlivanlara döndünüz…

Komisyonlara girmez, çıkarılan anayasaları mahkemelere taşımaya kalkarsınız…

Cumhuriyet tehlikede nutukları atar, cumhuriyeti tehdit edenlerle kol kola gezersiniz.

AOÇ’deki Saray’ı laf olsun diye protesto eder, oraya yerleşecek adamı kendi ellerinizle önce meclise sokar başbakan yapar, sonra cumhurbaşkanını halkın seçmesini sağlar, koşa koşa Saray’a ziyarete gidersiniz.

FETÖ’cülerle kol kola gezer, gazete ve televizyonlarında nöbet tutar, 15 Temmuz’dan sonra laf olsun diye Yenikapı mitingine katılırsınız, 16 Nisan’dan sonra da halkı sokağa çağırırsınız.

Vatandaşı yurttaş, milliyetçiliği ulusalcılık, Nutuk’u Söylev yapmayı becerir, milletin kafasını karıştırırsınız.

Ambleminizde “altı ok” taşır, o oklardan birinin Türk milliyetçiliği olduğunu unutturursunuz…

El âlemin partisiyle uğraşacağınıza kendi evinizin içindeki kavgayı ayrıştırın önce…

Bastırdığınız “hayır” broşürlerine CHP damgasını vuramayacak kadar korkak ve provokatörsünüz.

Türkiye’de kendi başınıza yüzde 28’den fazla asla oy alamayacağınızı bildiğiniz için faşist dediğiniz, yobaz dediğiniz adamlarla işbirliğinden bile çekinmiyorsunuz.

Ülkenin demokrasisine bu hendekleri yarattığınız krizlerle siz kazdınız…

MHP, bu kaosun çözümünün anayasa değişikliği olduğunu gördü ve gündeme taşıdı.

Türk milleti de 16 Nisan’da evet dedi ve işi bitirdi, oyuncağı alınmış çocuklar gibi mızıkçılığınız bir işe yaramayacak.

Başbakandan bahsedebildiğiniz ve okumadığınız anayasayı binbir uydurma bilgi ile tartışmak nasıl bir duyguydu?

Anayasa Meclis’ten geçtiği zaman AYM’ye gidecektiniz, ne oldu da tırstınız?

Şimdi de milleti sokağa çağırıyor, AYM’den, AİHM’den bahsediyorsunuz.

Gittiğiniz yol, yol değil Bay Dersimli Kemal…

Azıcık memleketin gündemiyle, milletin dertleriyle uğraşın…

Etrafımızdaki ateş çemberiyle uğraşın, bölücülükle mücadeleye katkı verin…

Yenilgiye doymuyorsunuz, demokrasi dediğin kabak gibi Türk milletinin verdiği yüzde 51,4’tür!

Nasıl bir “ulusalcılık”tır ki, milli iradeyi PKK’nin temsilcileriyle dolu AGİT’e, Türk düşmanı Batıya, AİHM’ye şikâyete kalkışırsınız?

Sizin hiç mi “milli duruş”unuz olmayacak Bay Dersimli kemal?

Partiye, sosyalist dincileri, PKK’li bölücüleri, Romanları, Ermenileri alıp “yaşasın halkların kardeşliği” demeyi hüner sayıyorsunuz da, “Ne mutlu Türküm diyene” diyemiyorsunuz…

İstifa edin Bay Dersimli Kemal…

Şu ikide bir “Mustafa Kemal’in partisiyiz” demekten de vazgeçin siz…

Türk milletinin evlatları ile dalga geçmekten de vazgeçin…

Bölücülerle anlaşarak oralarda “özerklik ve eyalet”ten bahsedip, sadece Erdoğan’ı hedef alıp Anayasa’nın eyalet sistemi getireceği yalanını uydurmak nasıl bir ikiyüzlülüktür?

MHP’nin safra atıklarını CHP’li belediyelerde hayır için konuşturmak nasıl bir omurgasızlıktır?

PKK’nin gizli evetçi olduğunu pompalayıp oralardan hayır çıkınca onlara methiye düzmek nasıl bir omurgasızlıktır?

Artık yaşlılık ibareleri gösteren Baykal’ı da bir susturun, siz AYM lafları ederken o 16 Nisan mağlubiyetini çoktaaan kabul etti de, 2019’da hesaplaşmaktan bahsediyor!

Korkak, CHP damgasız reklamlarla, MHP’nin safra atıklarıyla, medyanızla, para babalarınızla, sosyal medyadaki yalanlarınızla halkı kandıramadınız.

Referandum sonuçlarının kerametini kendinizde arayın.

Yoldaşlarınız MHP üzerinden boş yere yalana sarılmasın…

Kendinizi kandırıyorsunuz, koltuğunuzu önümüzdeki zamanda birilerine teslim edeceğiniz kesin… Hukuktan bahsedip Baro’yu siyasete alet edenlerle, partiden kovduğunuz Atatürkçü adamlar yerinize birini hazırladı bile…

Ne ekerseniz onu biçersiniz Bay Dersimli Kemal…

İsterseniz MHP’den ihraç birileri de yakışır size..

İstifa edin siz en iyisi… Bıktık bu krizlerinizden!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mustafa ÖNDER Arşivi
SON YAZILAR