Bu sol bir âlem…

            Hele hele aslan sosyal demokrat Y-CHP başka bir âlem…

            Arada bir “Deniz” derler, arada bir “Mumcu” derler, “Che Guavera” derler, sıkışınca “Mustafa Kemal!”

            Şimdilerde kâh “Barzani”, kâh “Esat” derdindeler…

            Dedik ya, bu sol bir âlem…

            “Halkların kardeşliği”, “yaşasın işçi sınıfı ve kahrolsun burjuva” yarenlikleri vardı…

Bir zamanlar, “yanıt”sız, “koşul”suz, “olanak”sız, “ulus”suz, “özgürlük”süz ve “yuttaş”sız konuşmayan dilleri değişti…

“Vatan, millet, vatandaş” deme yarışındalar.

“Başörtülü” elemanları, “varoş temsilcileri” bile var…

*

Bir zamanlar devrimciydiler ya, parka, boyunlu kazak, bot giyer, Birinci cıgarası içerlerdi…

Şimdi takım elbiseler içinde rakı veya viski içiyor, Marlboro veya Parliament tüttürüyorlar.

Sünnet düğünlerinin sonunda “Onuncu Yıl Marşı” eğlencelik…

Viskili resepsiyonlarda “İzmir’in dağlarında çiçekler açar!”

Bir zamanlar “Yankee go home!” diyen ve NATO’ya düşman çocukları vardı…

İstanbul’da ABD 9. Filosu’nu yuhlayıp “kapitalizm”e kafa tutmuşlardı.

Gel zaman git zaman…

“Tam bağımsızlıkçı”lar Sosyalist Enternasyonel üyesi oldu…

“Samanlık kaçkını” solcular PKK sevicisi kesildi…

“Kalpaklı Mustafa Kemal” rozeti taşıyan devrimbazlar, Seyyit Rıza’yı mezarı başında anar oldu!

Türk milliyetçisi Ülkücüler faşist ırkçılardı; Dersimli Gandi, “Ben de Ülkücüyüm” dedi…

Ve…

Şimdi “Yankee düşmanı” Y-CHP, Amerika’dan gelmez oldu…

“Kahrolsun Amerika”dan “Yaşasın Amerika” evrimine geçtiler!

Bir güzel liberalleşip ABD’yi kıble edindiler!

*

AB-D ve NATO yancılıkları ile Nihat Genç’e bile ağız dolusu küfrettiren bu sol bir âlemdir…

İP’ten VP’ye evrilen Perinçekgil, dilinde Mustafa Kemal, Çin’i mesken tutar, döner Putin’i şakşaklar…

Amerikan uşağı alçak FETÖ’nün televizyon ve gazeteleri kapanmasın diye kapısında yatanlarını da gördük…

Bir ara Adalet Bakanlığı’na ne kadar solcu varsa doldurup sonra “adalet yürüyüşü”ne çıkmak da yeni huyları…

            “Gerekirse AB için İzmir ayrılsın” diyecek kadar “millici, kuvvacı, ulusalcı”lar, Alman-ABD şemsiyesi altında ve PKK’nin peşindeler…

Conilerin, AB, PKK/PYD ve IŞİD üzerinden Türkiye düşmanlığı ayyuka çıkmışken…

Dersimli Kemal’in Y-CHP’si şimdi de Zarrab vasıtasıyla güya Erdoğan’a saldırıyor…

Türk adaletine değil, şeytan ABD’nin düzmece yargıçlarına iman etmişler…

*

“Komplo teorileri”ne ve kürsülerde evrak sallamaya…

O evrakları servis eden yancı bürokratlara bayılırlar ama…

Ülkeyi silkelediklerinin farkında değiller!

Söz konusu “para”…

Meclis’teki vekilin cep telefonundan milyonlarca lira millet parasını savuran Y-CHP…

Güya “Kapitalizm düşmanı” sol, Acem oğlu üzerinden Cumhurbaşkanı’nı düşürme derdinde…

“Erdoğan ve AKP’yi teşhir ederek iktidar olacağım” hastalığına tutuldu Y-CHP…

“Atatürk’ün altı oku”nu kullanmaktan imtina edenler, sıkıştıkça “Atatürk’ün partisiyiz” e sığınınca çok komik oluyorlar.

O şimdi kapitalist, elit üst tabakanın “burjuva partisi”…

Valla, rahmetli Uğur Mumcu ve Deniz Gezmiş mezarında dört dönüyordur!

Yanlarına ister Conileri alsınlar, ister PKK/HDP/FETÖ’yü, ister sermayeyi, medyayı alsınlar, 2019’da yaşayacakları hüsrana hazır olsunlar!