Sıcak para bitti... Ekonomide çanlar çalıyor. Padişah, ikide bir “IMF’ye borç veriyoruz” deyip duruyordu ya... O IMF, cari açığın risk oluşturduğunu ikaz ediyor. Dış ticaret açığı 54 milyar doları, borç stoku 400 milyar doları aştı... Enflasyon çift haneye yaklaşıyor. İşsizlik yüzde 9,9 olmuş... İnşaat, sanayi ve tarımda bile istihdam kaybı var... Yanlış politika ile Suriye ve Kuzey Irak’ı başımıza bela edip 2 milyon mülteci Arap ve Kürt’ü beslemenin bedeli de milyarlarca dolar... Kardeşmiş, dostmuş, aptal Araplar ne zamandan beri Türk dostu oldu, Kuzey Irak ve Kuzey Suriye’deki PKK/PYD/IŞİD ne zamandan beri kardeş oldu yahu? Padişahın sarayına Kalkınma Bakanlığı’ndan 1,5 milyar dolar kaynak var. Süper uçağına, otomobillerine milyarlık kaynak var. Asgari ücret 891 lira... Emanetçi yetim Ahmet, kamuda tasarruf isterken devletin kiraladığı makam aracı masrafı 171,5 milyon lira... Onca binaya sığmayan devlet, kiralık lüks binalara milyarlar ödüyor. Eskiden en büyük bütçe gideri personel içindi, şimdi hizmet alımları başı çekiyor. Yemek, servis, taşıt, bina kirası... Hepsi “insan kasabı” taşeronda... TMSF’nin eşe dosta peşkeş çektiği malların parası nerede? Mesela Sancak’a satılan Akşam ve Star ile BMC’nin satış parası neden TMSF’nin tahsilatında yer almıyor? Akşam Grubu 62 milyon dolara, BMC şirketi de 751 milyon liraya satıldı, nerede bu para? Ya şu Merkez Bankası’na cahilce “faiz indir” baskısı ne demek oluyor? Derken... Sabahın onunda Enerji Bakanı açıkladı. İlk baskın ondan! Yağış azmış. Dolar yükselmiş. Zam yapmaya mecburmuş! Elektrik ve doğalgaza yüzde 9 zam! Kış kapıda... Üstelik bu zam 3 aylık. İstikrar ve ekonomik başarıyla övünen AKP, üç yılda doğalgaza yüzde 57,9, elektriğe yüzde 39 zam yaptı, soran yok! Peki, koca devletin stoku yok mudur? Ucuz Azerbaycan gazı yerine pahalı İran gazını niye alıyorsunuz? Saray yapmak, lüks uçak almaktan, rantı yüksek yol, havalimanı ve inşaattan başka hüneri olmayan AKP hükümeti neden büyük yatırımlara gitmedi? Nerede kaynağı bol termik santralleriniz, nükleer santralleriniz? * Gelelim sabahki ikinci baskına... Gazete kapanmıştı zaten, internetten yayın yapıyordu. Yine sabahın onunda polis, Karşı Gazetesi’ni basıyor. Polisler, 25 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonuyla ilgili bir haberin kaldırılmasını istiyor! Üstelik polisler internet sitesindeki haber kaldırılıncaya kadar gitmeyeceklerini, aksi halde siteyi tamamen kapatacaklarını söylüyor. İleri demokrasi, basın özgürlüğü, AKP’nin Yeni Türkiyesi! Sitede iki haber dikkat çekiyor. Biri, eski Bakanlar Çağlayan, Güler, Bayraktar ve Bağış hakkındaki yolsuzluk ve rüşvet iddialarını araştıran Meclis Soruşturma Komisyonunun, fuhuş iddialarını da aydınlatmaya çalıştığı hakkında! Karşı, bir iddianameye ulaşıyor, iddianamede bakan oğulları Barış Güler, Salih Kaan Çağlayan, Rıza Sarraf ve Halk Bankası eski Genel Müdürü Süleyman Aslan'ın da aralarında yer aldığı 32 şüphelinin kurduğu suç örgütü aracılığıyla, Dubaili emniyet görevlilerine kadın sağlandığını öne sürülüyor. Fuhuş da girmiş akçeli işlere! Karşı’daki diğer haber ise, 17-25 Aralık soruşturmasında padişaha ait ses kayıtlarının montaj olmadığının ortaya çıktığına dair. İstanbul Emniyetinde mülkiye başmüfettişlerinin yaptığı çalışmaların ardından, 17 ilde "Emniyette Paralel Yapı" gerekçesiyle operasyon düzenlenmiş, "17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonu" sırasında Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürü görevinde bulunan 33 polis gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınan polislerin, Emniyetteki ifadeleri sırasında çok önemli bir detay ortaya çıkıyor. İfade alacak polislerin avukatlara dağıtıp "Bu iddialar dâhilinde ifadelerinizi hazırlayın" dediği CD'de,Padişahaait 300’den fazla telefon görüşmesi"Yasama Dokunulmazlığı"başlıklı klasörde toplanmış. Klasördeki görüşmelerin hiçbirinde bizzat Padişahın"Hedef Kişi"olarak dinlenmediği, TİB kayıtlarına geçen konuşmaları, danışmanları ya da"17-25 Aralık Yolsuzluk ve Rüşvet"soruşturması kapsamında"Hedef Kişi"olarak dinlenen şahıslar aracılığıyla gerçekleştiği belirtiliyor. Sabah sabah polisin yaptığı baskın yine kirden arınmaya yönelik ama... Ne yaparlarsa yapsınlar yolsuzluk ve rüşvetin hesabını mutlaka verecekler!   Mustafa ÖNDER [email protected]