VAZİYETLERİ HAYRA ALAMET DEĞİL!

Çillerli DYP’den ANAP’a, oradan AKP’nin kuruluşuna, kafası yatmayınca aracılarla MHP’ye demir atan Topuklu…

Devlet Beyi öve öve bitiremeyen ikiyüzlülük…

Milletvekili yapılmayınca depreşen nankörlük…

Ardından Esenboğa tarlaları, mahkemeler, Y-CHP’nin kolları, sermayenin, FETÖ’nün desteği…

Egosunun emrinde, ille genel başkan, ille başbakan olma hastalığı…

MHP’yi eğip bükemeyince safra atıklarıyla Ülkücülüğü terk edip iyi olacağını sandığı bir hırsı…

Eski müsveddelerin omzuna basarak kurulan parti...

Sonra ilk işi “Ülkücü bir parti olmadıklarını” deklare etmek olan Topuklu…

Bir türlü istediği olmayıp Anayasa referandumunda da ters köşe olunca…

“Yüzde 10” barajı beklerken, “50+1”e çarpınca çaresiz kalınca…

İkinci tura kim kalırsa o ‘hayır bloku’ndan elbette ki biz sonuna kadar onun yanında durup çalışacağız” dedi…

Eski hastalığı depreşince “İlle Cumhurbaşkanı olacağım” dedi…

“HDP ile Sayın Erdoğan’ın görüşeceğini sanıyorum” dedi…

“İyi Parti kurulunca AKP-MHP ittifakı yapıldı” dedi…

“CHP ile ittifak yok” dedi…

Şimdi gizli gizli Y-CHP/HDP/SP/DYP ile ittifak görüşmeleri yapıyor Topuklu…

Vaziyeti hiç hayra alamet değil!

*

Her gittiği partiye Katolik nikâhı kıyıp keyfine göre boşanarak ihanet etmekle ünlü…

Koltuk ihtirasının örnek siyasetçisi olma yolunda…

Önce “Türk askerinin Afrin’de ne işi var” de, sonra şov yapmak için gittiğin Özel Harekâtçıların kapısından içeriye gireme!

Önce “ittifak mittifak yok, ben Cumhurbaşkanı adayıyım” de, sonra “ikinci turda ittifak için” SP’yle, CHP’yle, HDP’yle gizli gizli görüş!

Meselenin “yüzde 50+1” olduğunu biri ona söylemeli…

*

Bozkurtu, Başbuğ’u yasakla, Renan milliyetçiliği uydur…

Yeme içme, Ülkücülerin lideri Bahçeli’ye, Ziya Gökalp’i, Mümtaz Turhan’ı, Erol Güngör’ü bilmediğini”söyle…

Devlet Bey’in atakları karşısında ezilip büzülünce “medyatik olmak” uğruna O’na söylediği ve her yere çekilebilecek “eylemsiz doçent” gafı ise yenilir yutulur gibi değil!

Bir İdare Mahkemesi daha TDK’nin “eylemsiz” kelimesine yasak getirebilir!

*

Durup dururken psikolojik vaka alametleri gösteriyor…

Akşamın bir vakti attığı tivite bakın:

Biz İstanbul’u, Fatih Sultan Mehmet için, Yahya Kemal için, Nedim için ve İstanbul aşıkları için alacağız, yöneteceğiz ve tarihi mirasına yeniden kavuşturacağız.  İstanbul, seni alacağız!  İstanbul Türk’ün olacak!”

İstanbul İYİ olacak!” 

İstanbul iyilerin olacak!”

“Topuklu milliyetçiliği”nin mucidinden inciler…

İstanbul yıllardır Rumların elindeydi herhalde!

Allah hayır etsin…

*

Onunla “İstanbul Türk’ün olacakmış” ya…

Partiye, CIA’cı, Kürtçü, Rotaryen, sosyalist dinci, Y-CHP’li doldururlar…

Kongrede İstiklal Marşı okumayı unuturlar!

Bu “iyi”ler, geçen gün Afrin’de şehit düşen askerler üzerinden algı operasyonuna kalkar, çok sayıda şehit olduğunu yayarlar!

İdrar yolu enfeksiyonu olan askeri şehit ilan ederler!

Çünkü bunlar, “Beka sorunu yaratabilecek Afrin savaş senaryolarına tamamen karşıyız” açıklaması yapanlardır…

“Türk” nerede bu devşirme partide?

Bunlar olsa olsa, ihtiras ve ikbal düşkünü…

Yeni bir öğütme ve hayal değirmeni…

Gölgesi boylarını aşmış, cüce devlerin oluşumundan başka bir şey değiller…

Vaziyetleri hayra alamet değil…

Gözbebeğimiz “Türk İstanbul”a düpedüz hakaret ediyorlar!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mustafa ÖNDER Arşivi
SON YAZILAR