Kamuoyu, Kaç-Ak Saray ve 17-25 Aralık’ın örtbası için atılan “Dersim isyanı” ile yemlenedursun... Gizli gizli buluşmalar, basına sızdırmalar falan... Birileri orada burada MHP’lileri zehirleyecek yeni bir parti için toplantı yapadursun... (Tek iktidar alternatifi olarak görünen MHP’nin önünü kesmek için Ülkücü Hareket’in sofrasına zehirli mantar sunacaklar güya!) Hırs, nefret, koltuk kapamama, parti içi demokratik mücadeleyi göze alamama ve ahlâksızlık, siyasetçilere parti kurduruyor... Seçildikleri partiden ayrılanların yeni kurduğu partiler, Anadolu’daki zehirli mantarlar gibi... Hani şu bir tadımlık aş için toplayanları zehirleyen mantarlar gibi... “Adam yerine” konup aday gösterildiği partiden istifa ederek parti kurmak nasıl bir egodur acaba? Bir nevi “Özgürlük” ve “Demokrasi” kılıflı “şahsî ikbal” arama metodu mu? Halkın o parti içinde oy verdiği kişiler, neden “halk iradesi”ni hiçe sayıp istifa eder, parti kurar? Siyasi tarihimiz bu kafanın kurduğu parti çöplüğü... Bu konuda CHP, amip gibi çoğalan bir parti, AP de çok doğurgandı. CHP, Feyzioğlu’nun Güven Partisi’ni yavrulamıştı. Silindi gitti. Adalet Partisi’nden doğan Bozbeyli’nin Demokratik Partisi’nden eser yok. DYP’den Cindoruk’un Demokrat Türkiye Partisi yok oldu. ANAP’tan Hasan Celal Güzel’in ve Bedrettin Dalan’ın partileri silindi. Ecevit de CHP’den ayrılıp DSP’yi kurmuştu, DSP-MHP-ANAP hükümetini yıkmayı göze alan Kemal Derviş, İsmail Cem ve Hüsamettin Özkan’ın Yeni Türkiye Partisi âdeta ettiklerini çekti! MHP’den kopan Yazıcıoğlu’nun BBP’sinin hali belli... Parayla kurulmuş Genç Parti’nin sonu ise malûm! Sadetin Tantan’ın Yurt Partisi, sadece tabelada var. Saadet Partisi’nin yavrusu Has Parti’nin başkanı Kurtulmuş, soluğu AKP’de aldı. Pamukoğlu’nun partisi tabeladan ibaret! Bugünlerde AKP ve CHP doğum sancısında! AKP’den istifa eden İdris Bal ve İdris Naim Şahin birer parti kurdu. CHP bir yandan dinci ithalatında, bir yandan da parçalanmada. Önce Emrehan Halıcı, Rahşan annesiyle “Elektronik Parti” kurdu. İki gündür, AKP’nin cemaatle seviştiği dönemin davalarının yıldızı, eski hâkim, YARSAV kahramanı Emine Ülker Tarhan’ı konuşuyor! Bu hâkimlikten gelme, YARSAV’ın şöhreti kadını CHP alıp milletvekili, grup başkan vekili yapmıştı. 2013’te yeniden grup başkan vekili seçilemedi. İhsanoğlu’nun adaylığına karşı çıktı; Süheyl Batum, onu Cumhurbaşkanı adayı gösterdiği halde aday olamadı. Seçimden sonra Kılıçdaroğlu’nu istifaya çağırdı. Kurultay’da ise ne aday oldu, ne de İnce’ye destek verdi. İstifa etti, 3 yıllık bir siyaset tecrübesiyle “Genel Başkanlık”a soyundu! Apar topar toplanmış saçları, mimiksiz ve gülmeyen yüzü ve Einstein gözlüğü ile tanıyor millet onu... Şimdi Aydınlık yazarı general, ANAP’lı işadamı, eski CHP’li belediye başkanı, gazeteci ve eski DSP’li isimlerle “Anadolu Partisi”ni kurdu... CHP'den istifasını "CHP yönetiminin vahim tercihlerini değiştirmeyeceğini anladığımdan" ifadesiyle açıklayan Tarhan’ın kurduğu Anadolu Partisi’nin amblemindeki güneş, Anadolu ve umudu; ay çiçeği ise Trakya'yı sembolize ediyormuş! Ambleme bakılırsa, daha başından “iki parçalı” memleket! Partinin odağında “insan” varmış! Diğerleri neyi koymuştu acaba? Eski ANAP’lı Yunus Yunusoğlu, "CHP'yi bölmek için yola çıkmadık” açıklamasını niye yaptı? Kırkbeş kişi bir araya gel, bir bina kirala, bir tabela, gidip dilekçe ver, al sana parti! Bu insanlar, neden siyasete girdikleri, ideolojisini benimsedikleri partide kalıp mücadeleyi sürdürmez, sırasını beklemez, delegenin ve üyeleri kazanmayı denemezler? Memleketin şartları çetin, polis devletine yürüyen, dinciliği, bölücülüğü körükleyen bir hükümet varken, saray debdebesine inat yolsuzluk ve yoksulluk halkın belini bükerken, çevremiz ateşle çevrili iken ve en önemlisi seçim kapıya dayanmışken yeni parti, yeni koltuk hevesi kime hizmet eder? Programınız, tüzüğünüz, kongreniz, il ve ilçelerde teşkilatlanmanız ne zaman yapılacak, halka neyi anlatacaksınız? Parti yönetmeyi mahkemede önüne gelen dosya ve delillere göre adam yargılamak sanıyor galiba eski hâkim Tarhan! Koca tabanlı, gelenekli, AKP’ye karşı tavrını koymuş partileri bölmek, olsa olsa yeni bir AKP oyunu olsa gerek! Yem olanlar, “ümit” diye halkın sofrasına “zehirli mantar” sunmaktan başka bir şey yapmıyor! Kimse zor olanı göze almıyor; kolayı seçerek sadece “şans” deniyor!   Mustafa ÖNDER [email protected]