HDP destekli adamların T.C. istismarı
ÇÖZÜM sürecinin en büyük yanlışlarından birisi de bazı resmi kurumlardan T.C. ibaresinin kaldırılması olmuştu. İlk olarak Sağlık Bakanlığından ve Ziraat Bankasından bu uygulama başlamıştı. Fakat öyle bir haldi ki, dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan bile “TC’nin kaldırılması olayından hiç haberim yok. Bursa’da valilik dediğimiz zaman Rusya-İngiliz valiliği mi akla gelecek? İngiltere’de falan bu yerlerde sadece numara yazar. Ama bu karar alındıysa, arkasında durulmalıydı” açıklamasını yapmıştı. Durum ortada iken sahiplenen bile yoktu. Bu olayın neresinden bakılırsa bakılsın tarihi bir yanlıştı. O dönem sosyal medya üzerinden vatandaşın çok büyük tepkisi yansımış, milyonlarca insan, isminin önüne T.C. ibaresini koymuştu.
Dönemin Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Ziraat Bankasından T.C. ibaresinin kaldırılmasıyla ilgili Mecliste verilen önergeye “T.C. ibaresi müşteri unutmasın diye kaldırıldı” şeklinde komik bir savunma yapmıştı. Dönemin Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu ise , “Bakanlığın altındaki kurumlarda T.C. kullanılmasına gerek yok. Bundan sonra böyle devam edecek” demişti. Oluşan büyük tepkilerden sonra ‘’Birilerinin bu anlamda algısına da herhangi bir leke getirmemek adına da logomuzun altında ay yıldızlığı bayrağın altında, Sağlık Bakanlığı’nın önüne de T.C. ibaresini koyacağız. Önceki gün bunun talimatını verdik. Bu anlamda bir tartışmayla kamuoyunun zihninin meşgul edilmesini doğru bulmuyorum.’’ diyerek T.C. logosonu geri koydurmuştu. Şu an zaten tüm bakanlıklarda, resmi kurumlarda T.C. ibaresi kullanılıyor, kaldırılması söz konusu değil… T.C. ibaresinin kaldırılmaya teşebbüs edildiği günlerde, kaldırılmasına karşı çok net mücadele veren bir hareketin mensubu olmanın gönül rahatlığında yazıyorum bunları…
“Çözüm süreci” aldı altında yapılan her şey yanlıştı. Çok şükür bugün mevcut iktidar PKK ve HDP’yi mutlu edecek değil, çok üzecek adımlar atıyor. AKP hükümetinin terörle mücadele anlayışı olması gerektiği gibi yerindedir ve terör örgütü PKK’ya kan kusturan pozisyondadır. Yanlıştan dönmek büyük erdemdir. Bu erdem sürdüğü müddetçe elbette destekleyeceğiz. AKP hükümeti PKK ve HDP’yi üzerken, şimdi sevindiren kim peki? Elbette CHP ve ona kuyruk olan yancıları…
Son dört yıldır PKK-HDP çizgisinde birliktelik sergileyen bir CHP karşımızdadır. CHP son yerel seçimlere PKK’nın siyasi uzantısı HDP ile ittifak yaparak girmiş ve bu durumu da böylelikle bir kez daha tescillemiştir. CHP şimdi bu kötü sicilini temizlemek için “T.C. ve Atatürk resimleri üzerinden” algı çalışması yapmaktadır. “CHP ile birlikte T.C. geldi”, “CHP’li Başkan Atatürk resmi astırdı…” “Terör örgütü PKK’nın siyasi uzantısı HDP ile ittifak yapan CHP” konusunu ne yapacağız peki? Türkiye Cumhuriyeti’ni yıkmak isteyen PKK’nın siyasi uzantısıyla birlikte olup, “T.C. astırdık” havası nedir yahu? Şu an zaten tüm bakanlıklarda T.C ibaresi kullanılıyor. Ortada böyle bir yasak yokken, “CHP bu yasağı kaldırıyor” gibi algı ancak ahmaklar üzerinde tesir edebilir?
Siyasi ortağınız olan HDP Eş başkanı Sezai Temelli seçimlerden önce “Kürdistan’da kazanacağız” dediğinde zaten Türkiye Cumhuriyeti’ni o küçücük beyninde bölmüştü. Kemal Kılıçdaroğlu ve herhangi bir CHP’li yönetici, Meral Akşener ve İP’li herhangi bir yönetici tepki gösterdi mi? Geçici yahut kalıcı olduğu tam netleşmeyen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, belediye binasına T.C ibaresini astırmış ve sosyal medyadan da “T.C. ibaresini seviyoruz, her yerde olmasını istiyoruz” cümlesini paylaşmış… Seçimlerden önce çıktığı ilk televizyon programında “HDP ittifakınız içinde var mı?” sorusuna “HDP de ittifakımız içinde” cevabını vermiş olan, mazbatasını alır almaz da “Demirtaş’ın çizgisini çok beğeniyorum” açıklamasını yapmış birisinin göz boyama ve yapmacık olma dışında bir özelliğinin olması mümkün mü? Ekrem İmamoğlu aynen bu özellikleri taşıyor. Ekrem İmamoğlu’nun bu halini gördükçe Nasrettin Hoca’nın fıkrası aklıma geliyor:
Nasreddin Hoca’nın yanında seslice yellenen biri, kabahatini örtbas edebilmek için ayağını tahtaya sürtmeye başlamış. Hoca gülümsemiş; - Haydi sesini uydurdun diyelim. Ya kokusunu ne yapacaksın?
Keza HDP destekli Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş için de bu geçerlidir. 4 yıldır PKK ve HDP ile yol yürüyen CHP’den seçilmiş bir belediye başkanısın, T.C levhası astırınca bu sicil ortadan mı kalkıyor? Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş HDP Eşbaşkanı Sezai Temelli’nin “Mansur Yavaş da bilecek ki seçilmişse HDP oylarıyla seçilmiştir. HDP’lileri yok sayarak, Kürtleri yok sayarak, Ankaralıları yok sayarak siyaset yapamaz. O da işte bizim gücümüzdür. Ekrem İmamoğlu seçilmişse bilecek ki o kentte yaşayan 3 milyon Kürt’ün oyuyla seçilmiştir. Kürtlere rağmen siyaset yapamayacağını bilecektir. Yapmaya çabalarsa zaten siyaseten bir karşılığı olmayacaktır. O kentin belediye başkanı olmayacak, o olsa olsa o kentin kayyumu olur. Biz bu riski alıyoruz. Seçmenlerimize diyoruz ki biz bu riski alacağız ve Türkiye’yi değiştireceğiz” şeklindeki sözlerinin muhatabı olan kişilerdir.
Sezai Temelli bu sözleri çok bilinçli söylemiş ve HDP tabanını CHP’ye yönlendirmede fire yaşanmasın düşüncesini uygulamıştır. Bir önceki seçim üzerinden Ankara ve İstanbul’daki oy oranlarına bakın, HDP büyük oranda Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’a oyunu kullanmıştır. Terörist Demirtaş’ın “çizgisini çok beğendiğini” söyleyen Ekrem İmamoğlu’nun, “HDP eleştirilerim yanlış anlaşıldı. Dilim sürçmüş olabilir” diyen Mansur Yavaş’ın Atatürk fotoğrafları, T.C levhaları istismarı suç bastırma argümanı olmuştur.
Ekrem İmamoğlu da, Mansur Yavaş da, terör örgütü PKK’nın siyasi uzantısı HDP ile ittifak yapan CHP’nin mahsulüdür. Bunlar T.C astırsa ne olur, astırmasa ne olur? Bana göre sadece bu milletle dalga geçiyorlar. Kaldı ki, CHP’nin başında PKK’nın kapatılan televizyonu IMC’ye katılıp “Anayasa’nın 2. ve 3. maddelerini de değiştirelim! Söyledik bütün bunları” diyen Kemal Kılıçdaroğlu vardır. Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş Anayasanın 2. ve 3. maddesini bilmiyorsa öğretelim!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.