YETTİ GARİ BE ABLA!

10 yıl İzmir İl Başkanlığı, Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığı, milletvekili adaylığı ve Genel Başkan adaylığına soyundu, seçilemedi, başaramadı…

Sonra Ablanın yanında çelik duvar gibi bitiverdi.

“Değişim” diye tutturdu, “paradigmayı değiştirecek” Ablanın yanındaydı!

Dediğine göre Ablanın 100 bin liralık İzmir mitingini o yapmıştı, paraya sıkıntı yoktu.

Ama her konuşmasında 2012’de elini öpmek için kendini paraladığı Sayın Bahçeli’ye de saygılarını sunmaktan vazgeçmiyordu.

İlk defa15 Mayıs’ta Esenboğa tarlalarında, Rubil’i tartaklarken asabi kimliğini ve Ablanın eşiyle kavgasını çektirirken organizasyonculuğunu görmüştük.

19 Haziran’da otelde delegelere nasıl baskı uyguladığını, salonda nasıl bir provakasyona yöneldiğini de duyduk…

Tarafsız olması gereken Çağrı Heyeti, uyduruk delege sayısıyla kongre açtırdılar.

Divan başkanı oldu, yanına aldığı “Lider”e muhalif kesilmiş Belediye Başkanları ve S.Oğancı eski kadın vekille olmadık işlere kalkıştı.

Ne kadar ihraç edilmiş, disiplin suçu işlemiş, lidere ihanet etmiş adam varsa affetmeye, kendini 10 Temmuz’daki kongrede hem Genel Başkan hem de MYK yetkileriyle donatıp aslan kesildi…

Kesilmesine kesildi de, ne mahkemeler, ne İlçe Seçim Kurulu, ne YSK ve ne de Yargıtay bekledikleri kararı vermedi…

Lider yine ayakta ve eli kuvvetlenmişti; 18 Mart 2018’deki toyumuza buyurun diyordu!

Korsan kongrenin genel başkan yetkili(!) divan başkanı küplere biniyordu.

Şimdilerde olan bitene akıl erdiremiyor olmalı ki, Ablasını ilk terk eden, Facebook sayfasından özgürlüğünü ilan eden adam olmuştu…

Galiba “Yetti be gari Abla!” deyiverdi…

Resti çekti.

Mahkemeye veren delege Cemal Enginyurt’u bile hedef aldı.

İkisi de Ordulu idi…

Lakin biri partisinin ve liderinin peşindeydi, diğeri DYP’den ve AKP’den kopup gelip MHP’ye baş olmaya kalkan bir kadının…

Biri Ülkücüydü, diğeri Ülkücü olduğunu iddia edip “paradigmayı değiştirmeye kalkan” Ablanın yoluna güller serpiyordu…

Şimdi kılıcı çekmiş…

Bütün vebali ona yüklemişlerdi.

Hem S.Oğan’a hem Aydın’a orada burada verip veriştiriyor. 30 Kasım’dan beri geçen süreçte ne filmler çevirdiklerini bir bir ortaya seriveriyor. Boş kağıtlara imza attırdıklarını, delegeden habersiz nasıl aday çıkardıklarını, ihraçları, disiplin cezalarını nasıl affedeceklerini bir bir anlatıyor.

Mahkeme kararını adaletsiz buluyor, Bahçeli ile plan yapmakla suçluyor.

Genel Merkezi hem davalı hem davacı buluyor. İtiraz üzerine itiraz ettiler, sonuç sıfırdı!

Sonunda dayanamadı, sessizliğe bürünen, sık sık avukatını fırçalayan Ablaya kızdı.

Şimdi yeniden imza toplayacak birilerini arıyor.

Facebook sayfasının kapak resmini bile değiştirip resti çekmiş: "Benim şahsi ve vicdani kanaatlerimi etkileyebilecek bir mahkeme kararı çıkarılamayacağına göre değişen birşey yoktur.”

Görelim bakalım, şimdi Facebook’a koyduğu o takayla nerelere yelken açacak?

Deniz Özkök

 

Kaynak:ÜlkücüMedya

 

Kanak Göstermeden Yayınlayan Haber siteleri hakkında yasal işlem başlatılacaktır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Deniz ÖZKÖK Arşivi
SON YAZILAR