Bugün 15 Temmuz Darbe Girişimi’nin 2. yıl dönümü.

2 yıl önce bugün devletin çoğunluğunu ta lise yıllarından itibaren büyütüp yetiştirdiği sözde subaylar milli iradeye, devletin birliğine ve dirliğine karşı alçak bir saldırı düzenlediler.

Kendilerine millet tarafından emanet edilen silahları, cephaneyi, uçakları ve araçları millete karşı kullanmaya kalkıştılar.

Uçakları, helikopterleri, tankları ve silahları millete doğrultmak tarifi olmayan bir ihanetti.

Şükürler olsun ki ordu içerisinde FETÖ’cü subayların talimatları uygulanmadı. Darbe girişimine TSK’nın sadece %1,5 gibi bir bölümü katıldı. Başta cumhurbaşkanımız olmak üzere siyasi iradenin dik duruşu, vatansever subayların ve milletinde gayretiyle kalkışma çok kısa sürede bastırıldı.

15 Temmuz’un ardından devlet FETÖ’den arınmak için mücadeleye başladı. Yaklaşık 40 yılı aşkın süredir sınav sorularını çalarak, mülakat komisyonlarını ele geçirerek devletin her kurumuna sızan bu yapı memleket çocuklarının hakkını çok gasp etti. Dershaneler aracılığıyla en zeki en parlak öğrencileri kapıp beyinlerini yıkayan bu örgütün ülkemizin insan kaynağına verdiği zarar çok daha ciddi boyuttadır.

Benzer hadiseleri yeniden yaşamamak adına sadece FETÖ değil benzer yapıdaki tüm cemaat ve grupların hiçbirinin devlet kadrolarına sızmaması için gerekli tedbirler alınmalıdır. Bunu sağlamanın en iyi yollarından biri hiç kuşkusuz liyakat ilkelerini gözden geçirmek, merkezi sınav yapmak ve çok detaylı güvenlik soruşturmasıdır.

FETÖ’yü sınav merkezli eğitim sisteminin sonucu olan dershaneler, barınma sorunu nedeniyle açtıkları ev ve yurtlar, istismar ettikleri dini duygular, kamuya işe alımlarda yaptıkları usulsüzlükler bu kadar güçlü hale getirdi. Devlet örgütü güçlendiren ne kadar olgu varsa hepsini yok etmeli ve bu tarz oluşumların oluşmasının önüne geçmelidir.

Türk Milleti egemenliğin kayıtsız şartsız kendisine ait olduğunu dost düşman herkese 15 Temmuz günü gösterdi. 15 Temmuz günü millet kurgulanan oyunun ne kadar tehlikeli olduğunu hissedip 80 milyon cumhuriyete, devletine ve bölünmez bütünlüğüne sahip çıktı.

15 Temmuz’da kurgulanan oyun ülkeyi kaosa, iç savaşa sürüklemek, Sevr’i yeniden diriltmek ve bu coğrafyalarda Türk varlığına son vermekti. Türkiye’nin demokrasisini güçlendirmekten, dışarıya karşı içerde bir ve beraber durmaktan, ileri teknoloji atılımı yapmaktan, savunmasını güçlendirmekten, ekonomisini güçlendirmekten başka çaresi yoktur.