SAYIN CUMHURBAŞKANI BİRAZ SUSSANIZ!

  Sizi sevmiyorum, sevmek zorunda da değilim... Saygımı da bizzat kendiniz kaybettiriyorsunuz. Allah aşkına bir günlüğüne sussanız! Bir gün olsun, hükümete karışmayın, bir gün olsun açılış töreni bahanesiyle muhalefete karşı miting yapmayın! Susun lütfen! Ne T.C. Anayasası umurunuzda, ne ettiğiniz yemin! Bu fakir halkın o katrilyonluk sarayında oturarak, önüne gelene bas bas bağırarak o makama saygımı da kaybediyorsunuz. “Devlet” sizin babanızın çiftliği değil! Siz AKP’nin Genel Başkanı mısınız, Başbakan mısınız, Savunma Bakanı veya Genel Kurmay Başkanı mısınız? “Analar ağlamasın” yalanlı gözyaşınız sadece Mısırlı Esma için mi, sadece Hamaslı için mi ki, Ülkücü Fırat için bir kelime etmiyorsunuz? Beslediğiniz dinci terör, türbe taşırken kurşun atmadan şehit verdirdi, Afganistan’da kahpe saldırıya şehit verdirdi... Hani millî savunmaya çağ atlatmıştınız, evlatlarımıza hala kullandırdığınız demode uçaklar 4 şehit verdirdi! Yandaki utanç verici fotoğrafa bir bakın! Baskılarınızla köle yaptığınız müstemleke medyası, şehit haberini sizin canlı yayınınızla vermek zorunda kaldı! Herkes sizden korkuyor, sizi çok sevdiklerini mi sanıyorsunuz? Millet dört şehit pilotun cenazesinde yanarken, aynı anda siz nasıl TÜRGEV’in töreninde bağıra bağıra konuşabiliyorsunuz? Hanedan vakfının, Bilal oğlanın bunca dedikodusuna rağmen T.C. Cumhurbaşkanı olarak oraya nutuk atmaya nasıl koşabildiniz? Bu tavrınızla yandaş ve çıkarcı çevrelere, yargıya, polise verdiğiniz mesajı bilmiyor mu bu millet? Siz kimin Cumhurbaşkanı’sınız? Tarafsız değil, AKP’lisiniz, güya AKP’ye ama “Başkanlık” için 400 vekil istiyorsunuz! O derece tarafsınız ki, o kadar baskıcısınız ki korkudan TÜRGEV’de konuşmanız için AKP grup toplantısının saatini değiştirdiler! Hani yıllarca Sezer’den çekmiştiniz? Her şeyinize müdahale etmişti? İntikam mı alıyorsunuz sayın reis-i cumhur? “Yasama” yetkisi TBMM’ninse, istediğiniz kanunu AKP grubuna dayatarak çıkarttırmanız faşizm değil mi? “Seçilen Cumhurbaşkanı”nın “eski partisi ile ilişkisi” olabilir mi? Cumhurbaşkanı devletin başıdır, Türkiye Cumhuriyetini ve “Türk milleti”nin birliğini temsil eder! Neden AKP Genel Başkanlığına devam ediyorsunuz? Allah aşkına biraz susun! Kötü örnek oluyorsunuz, memleketin dirliğini bozuyor, AKP’yi çadır tiyatrosuna döndürüyorsunuz! Şu yeni aday adaylarının rezalet afişlerine bir bakın! “Allah’ı referans gösteren” münafıklar türedi, nereye bu gidiş? Sarayı öyle böyle yaptırıp yerleştiniz, eğer AOÇ’den verilen arsaya ABD elçiliğini diktirirseniz bütün saygımı yitireceğim ve anlayacağım ki siz Türk milletinin ve Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet’in Cumhurbaşkanı değilsiniz! Sözde özendiğiniz, örnek aldığınız Abdülhamit Han’ın Filistin’den “one minute” çektiğiniz Siyonistlere toprak vermediğini okumadınız mı? İkide bir muhtar toplayıp nutuk çekerek “kaçak saray”ı mı meşrulaştırıyorsunuz? Orada “vesayete izin vermeyeceğini” söylemek kolay, muhalefet için kâbus olduğunuzu söylemek, muhalefetin iktidara gelmesine hayal demek kolay, siyaset duygusallık götürmez demek kolay... “Akıl” neresinde peki? Cumhurun seçtiği reis, milletin içinde yüzlerce korumayla neden dolaşır? Nedir bu sıkıştıkça üretilen sözde suikastlerin akıbeti? Musul gitti, Süleyman Şah gitti, Türkmenler tedbirsiz kaldı, bu mu zafer, bu mu akıl, bu mu Türk Ordusuna başkomutanlık? Kıbrıs’a çıkartma yaparken şehit düşenler aptal mıydı? Devlet adamı dediğin diline hâkim olan, vakarını koruyandır. Seçilmiş bir muhalefet liderine hakaret etmez! MHP’yi Esad’la hareket etmekle suçlamak hangi danışmanınızın aklı? Sizi sevmiyorum, sevmek zorunda da değilim. “Seçilmiş Cumhurbaşkanı” olarak saygı duyuyorum ama icraatınız bunu bitiriyor... Bunca şikeye karışmış TÜRGEV, “Türkiye’nin millî projesi” ise yazıktır bu millete! Düne kadar övgüler düzdüğünüz, açılışlarında nutuk çektiğiniz cemaat, şimdi mi “Himmet, zekât diyerek topladıkları paraları yurt içi ve yurt dışında Türkiye aleyhindeki lobilere partilere aktarı” oldu? Katrilyonluk sarayda devlet imkânıyla millete gösteri yapıyor, nutuk çekiyorsunuz. AVM’lere, dev şirketlere feda ettiğiniz esnafı toplayıp Merkez Bankası’na yine bindirmişsiniz. Jöleli Yiğit’in aklıyla “bağımsız” Merkez Bankası’na despotizm uygulamak, hele Merkez yöneticilerini lobilerin hegemonyasına girmekle suçlamak “millî irade”nizin iflası değil mi? 17-25 Aralık, “paralelin darbesi”ydi, sıra Merkez Bankası’nın darbesine mi geldi? Her demecinizin doları fırlattığını ne zaman anlayacaksınız? Bu hükümetin Maliye bakanı yok mu? O da mı paralel ya da darbeci? Niye görevde tutuyorsunuz o halde? “Cumhur”un asgari ücretle alın teri döktüğü ülkede, “İtibar” etiketiyle katrilyonluk lüks içinde yaşayan bir “reis” olarak kitleleri saraya toplayıp AKP propagandası yapmak demokrasi ve adalet mi? Size göre demokratik hak “sadece kürsüde” öyle mi? Anayasanın verdiği gösteri, ifade özgürlüğü, grev hakkı demokratik değil öyle mi? Siz millete, muhalefete hakaret ederken, ona buna lâkap takarken Meclis’te değil miydiniz? Siz, sokakta işçi tekmeleyen danışmanın Başbakanı, adam tokatlayan Başbakan değil miydiniz? Ne ekerseniz onu biçersiniz! Susun artık lütfen, biraz susun! Bıktık şu paralel masalından, darbeden, suikast paranoyasından, bıktık! Ne millet umurunuzda ne vatan... Tek hedefiniz var, başkanlık sistemi ile ikbalinizi garantiye almak! Millet anladı zaten, onun için biraz susun lütfen!   Mustafa ÖNDER [email protected]  

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mustafa ÖNDER Arşivi
SON YAZILAR